Alayına Karşı| Tanıtım

46K 1.5K 1.6K
                                    

🧸💙🏀
" Bizzat yaşanmış bir hikayeden esinlenilmiştir."
-Mavili yazar...

Hepiniz , yeni hikayemize ya da dünyamıza hoşgeldiniz efenim !!!

Gerçekten ne kadar heyecanlı olduğumu anlatmaya kelimeler yetmez .Yepyeni dünyalara açılıp yepyeni karakterlere can vermeyi o kadar özlemişim ki anlatamam !

Umarım sizde bu mutluluğuma ortak olursunuz. Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın güzel kızlarım - ya da varsa yakışıklı beyler .

Öncelikle klasik bir kurgu değil bunu bir belirteyim. Ayrıca hiç bir seven erkek de -sözde- sevdiği kızı ezmiyor bu hikayede. Kızlarım , pasif karakterlerde değil. Gurursuz değiller. Canları yanınca , acımadan can yakarlar. Erkeklerim de adamlık yaptığını sanıp sevdikleri kızı ezen , horgören , geri plana atan şerefsizlerden de değil. Tam tersi her koşulda kızlarımı destekler onların yanında dimdik durur , kızlarımı güvende hissettirirler.

Eğer böyle bir kitap okumak istemiyorsanız. Yok biz alıştık artık kızların ezilmesine erkeklerin bir tek kızlara gücünün yetmesine, diyorsanız. Yollarımız burada ayrılıyor.

Anlaştıysak eğer , artık başlayabiliriz !!!

O halde buraya tarih bırakarak ilk adımımızı atalım mı 'Alayına Karşı' dünyasına ?

⛓🗝
Alayına Karşı|Tanıtım

Gelecek bölümlerden...

Gözlerimi havlama sesleriyle aralarken rahatsızlıkla gözlerimi ovuşturup yatakta doğruldum. Önümdeki cam duvardan bebeklerimin neden havladığını anlamaya çalıştım ama bu çabam boşa gitti. Çünkü bahçe oldukça karanlıktı. En azından olan ışıklar aydınlatmaya yetmiyordu.

Ayağa kalkarken bakışlarımı üzerimde gezdirdim. Yine darmaduman yatmıştım. Geceliğimin bir askısı düşmüş , eteği oldukça yukarıya çıkmıştı.

Ayağa kalkıp üzerimi düzelttim. Pufun üzerine gelişi güzel attığım geceliğimle aynı renk olan Zümrüt yeşili sabahlığı üzerime geçirip belindeki kuşağı bağlayarak odadan çıktım.

Gözlerim karşı taraftaki odaların kapılarında gezindi. İkizimin odasının kapısı kapalıydı. Sanırım hala uyuyordu.

Merdivenlerden inip çıkış kapısına ilerledim. Kapıyı açıp dışarı çıktığımda esen soğuk rüzgarlar tenimde gezindi.

Bebeklerim - dört tane oluyorlardı.- hepsi birbirinden asi , hırçın , saldırgan olan dört Dogo Arjantin annesiydim.

Onların yanına ilerleyen taş yolda adımlamaya başladım. Yolun iki tarafında belli mesafelerle dikili olan lambalardan neler olduğunu çözmeye çalıştım. Ama bebeklerim bir yere bakarak havlamalarından başka bir şey görememiştim.

Esen sert rüzgarlar sabahlığımı geriye doğru uçururken omuzlarından biri geriye doğru düşmüş ve omzumu açıkta bırakmıştı. İrkilirken adımlarımı hızlandırdım. " Şşt ! " Dedim ikaz edercesine. Bebeklerimin yanına doğru ilerleyip yere çömelirken. " Ne oluyor bakayım ? Siz bu kadar havlamazdınız ?"

Gözlerim bembeyaz kürklerinde ve gözlerinde gezindi. Üçü bana bakarken alfaları olan Safir, mavi gözlerini gözlerime diktikten sonra tekrar aynı yere odaklanıp havladı. Kaşlarım çatılırken ayağa kalkıp Safir'in zincirini çıkarıp elime aldıktan sonra beni yönlendirmesine izin verdim. Safir bunu bekliyormuş gibi hızla atıldı. Bahçe duvarının dibinde gördüğüm bedenle kaşlarım çatılırken Safir onun üzerine atlamaya çalıştığında zincirinden tutarak onu geriye çekmeye çalıştım.

Alayına KarşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin