Hola beybiler...
Aynen 🐥 bu şekil mekana giriş yapıyorum.Nasılsınız bakayım, keyifler yerinde mi?
Çok tatlı bir bölüm olduğunu düşünüyorum. Biraz sakin ama olsun gelecek bölümlerde çok nefeslerimizi tutacağız zaten.
Bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.
Keyifli okumalar...
Sınır: 300 oy, 900 yorum⛓🗝
Alayına Karşı|12Elimdeki bardağı dudaklarıma yaslayıp içerisindeki sıcak bitki çayından bir yudum daha aldıktan sonra acı gelen tadıyla yüzümü buruşturup oturduğum koltukta arkama yaslandım ve gökyüzünü izlemeye devam ettim.
Kar yağıyordu. Etraf bembeyaz bir örtüye bürünmüştü ve İstanbul gibi bir şehirde bu manzarayı görmek artık çok zordu. Bu nedenle de fırsatı kaçırmamış odamın cam kenarında duran sallanan sandalyeye çökmüştüm hemen.
Yeni yıla gireli bir hafta kadar oluyordu. Yılbaşı gecesini aslında pek de iyi hayal etmemiştim. İşin içinde sonuçta Ahenk vardı, kalbimin katili olan Denizhan vardı. Biraz durur sonra bir bahane bulur eve gelir ve yılbaşını yalnız geçiririm diye düşünmüştüm ve buna da kendimi hazırlamıştım. Ama hiç düşündüğüm gibi olmamıştı. Yeni yıla içimde çok farklı bir huzurla, ne kadar beni kendine hapsedip ondan kurtulmama izin vermese bile aşık olduğum buz mavisi gözlerin içine baka baka girmiştim.
Bu yaptığım aslında düşünülünce çok yanlıştı. Denizhan'ın bir sevgilisi vardı. Kız ne kadar pek iyi şeyler yapmasa da Denizhan'la beraberlerdi ve ben sürekli onun ayağına çelme takmaya çalışırken, Denizhan'a gitgide çekiliyordum.
Elimde değildi. Canımı çok yakıyordu. Yakmaya devam ediyordu. Ama kendime engel olamıyordum. Altı yıl, altı yıldır ona aşıktım ve hep onu uzaktan sevmiştim. Öyle alışmıştım.
Denizhan ise beni kendine her daim mahkum etmişti. Onu umursamamaya çalışıp başkalarına yaklaşmıştım. Onu unutmak için her şeyi yapmıştım. Olmayınca olmuyordu. Onu sevmek artık bir his olmaktan ziyade vücudumda oluşmuş bir organ gibiydi. Nasıl kalbinizi, böbreğinizi söküp atamıyorsak, bende onu içimden atamıyordum
Çok isterdim. Duygusuz olmayı. Gaddar olmayı. Bencil olmayı.
Kötü olmayı çok isterdim. Kalbimin kırılmasına izin vermemeyi, açtır açtır ağzıma geleni söylemeyi. Ama ben ise ne kadar böyle olmaya çalışsam da içinde bir yerde hep bir masumluk ve salaklık vardı.
Ama ben gerçekten kötü olmak isterdim.
Denizhan da çok masum değildi. Hep bi kötü çocukluğu vardı. Kırardı, incitirdi. Umursamazdı ama her şeye rağmen güçlüydü, hırslıydı. Merhametli olduğunu görmemiştim. Eyvallahı hiç mi hiç yoktu zaten.
Ağrıyan başımı koltuğun arkasına yasladım. Elimi alnıma koyup kendi kendime ateşimi ölçmeye çalıştım.
Yılbaşında ne kadar üşüsem de umursamamış kar topu oynamıştım. Çünkü bir anda altı yıl önceye gitmiştik. O anları her şeye rağmen yeniden yaşamak paha biçilemezdi.
O gün gece çok geç bir saatte eve dönmüştük. Döner dönmez sıcak bir banyo yapıp ki çok rahatladığımı söyleyebilirdim. Odamın banyosu büyüktü. Küveti sıcacık suyla doldurmuş bir süre köpüklerin içerisinde kendimle vakit geçirmiştim. Daha sonra da yatıp neredeyse ertesi günün akşamına kadar uyumuştum.
![](https://img.wattpad.com/cover/97877334-288-k820717.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alayına Karşı
Fiction générale"Unutma fırtınam," Dedi kolumdan tutup beni kendine çekerken. Dengemi kaybedip yere düşmemek için onun omuzlarına tutundum. Denizhan, elini belime yasladı. Başımı kaldırıp onun esen rüzgardan dolayı hareketlenen siyah saçlarına ardından da buz mavis...