Ben geldim! Hola asi bebekler!
Nasılsınız bakalım güzellerim, neler yapıyorsunuz?
Kitabımızın kapağı değişti, nasıl buldunuz bakalım yeni kapağı, bence tam uydu.
Upuzun bir bölümle geldim, bol bol satır arası yorumlarınızı da bekliyorum aşk bebekler.
Keyifli okumalar,
Sınır: 860 oy, 5.6K yorum🗝⛓
Alayına Karşı|49"Benimle evlenir misin İzmir'im? Alayına karşı, her şeye inat benim olur musun?"
Denizhan'ın dudakları arasından dökülen sözlere eş olarak parıl parıl parlayan yüzük ve onun güzel gözleri benim kalp ve akıl sağlığımı bozmak için birebirdi.
Resmen ölüm fermanım falandı sanırım karşımdaki bu görüntü.
Denizhan'ın gözlerimdeki gözleri, elindeki yüzükten dahi daha güzel parlıyordu. Daha önce gözlerinin böyle parladığına hiç şahit olmamıştım. Küçük bir çocuk gibiydi, sanki annesinden dışarıya çıkıp arkadaşlarıyla oyun oynamak veyahut daha fazla çikolata yemek için izin isteyen bir çocuk gibi umutla ve heyecanla bakıyordu gözlerime.
Ama ne annesinden dışarıya çıkmak için izin istiyordu ne de çikolata yemek için. Buz mavisi gözlerini gözlerime dikmişti ve istediği şey hayatlarımızın bir olmasıydı. Ömür boyu birlikte olup, aile olmaktı.
Yutkundum. "Denizhan..." ne diyeceğimi, ne tepki vereceğimi hiç bir şeyi bilmiyordum. Zaman, mekan kavramım kaybolmuştu. Bilincim kesinlikle benimle değildi. Kendimde değildim. Gerçekten kendimde değildim. Yere yığılmam, bayılmam an meselesiydi.
Bütün kızlar evlenme teklifi aldıklarında böyle oluyorsa bu kısa yoldan bir intihar falandı herhalde çünkü asla akıl kârı bir şey değildi. Şahsen ben ölebilirdim her an.
Denizhan benim çocukluk aşkımdı başta. Gözümü onunla açmıştım ben, hep imkansızım olmuştu ve şimdi karşımda diz çöktüğünü, gözlerime umutla baktığını görmek...
Hani, hani Denizhan daha evlenmek için erken olduğunu söylemişti? Üstelik evet, erkendi de. Hem de epey bir erkendi. Henüz yeni sevgili olmuştuk. Ortalık karışıktı. Şimdi böyle bir anda evlenme teklifi... Çok doğru bir karar mıydı emin olamıyordum. Çete olayları git gide karışıyordu. İsmi "Yanık" olan bu saçma çetedekiler onların peşinde olduğumuzu biliyorlardı ve bize pusu kurmak için fırsat kolluyor olduklarına emindim. Biz ise buna daha da ağırlık vermeliydik bu zamanlarda, üstüne üstlük babam...
Denizhan'ın gözlerimdeki gözleri kısıldı. Kaşlarını çattı. "İzmir?" Dedi gözlerime bakarak.
Tekrardan yutkunup boğazımdaki yumruyu gidermeye çalıştım. Etrafta "Evet de!" Diye yükselen sesler vardı ama idrak edemiyordum. Bir kulağımdan giriyor öbüründen çıkıyordu. Asla beynime ulaşmıyordu etraftaki hiç bir ses.
"O adam seni çukura atıyor farkında değil misin?! Sen nasıl bir uyuşturucu baronuyla olabilirsin!? Hiç mi geleceğini düşünmüyorsun?!"
Babamın Denizhan için söyledikleri beynimde yankılanmaya başladı. Derince yutkunup titrek bir nefes aldım.
"Uyuşturucu baronu, tecavüzcü bir adamın oğlu o! Kızım için endişelenmem gayet normal değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alayına Karşı
General Fiction"Unutma fırtınam," Dedi kolumdan tutup beni kendine çekerken. Dengemi kaybedip yere düşmemek için onun omuzlarına tutundum. Denizhan, elini belime yasladı. Başımı kaldırıp onun esen rüzgardan dolayı hareketlenen siyah saçlarına ardından da buz mavis...