-46- (+18)

10.9K 434 0
                                    


Bella o günü hiç unutmamıştı ki. Onu duvara dayararak yutarcasına öpen adamı, dudaklarını ısırıp yalayarak arzusunu körükleyen adamı hiç aklından çıkarmamıştı. Bella olanları tekrar yaşıyormuş gibi terlemeye başladı. Dizleri üzerinde kalkarak bu sefer Eric'in bedeninden uzak durdu. Şimdi sadece onun elini tutuyordu. Erkekliğiyle ne yapması gerektiğineyse sonra karar verecekti. Gözlerini kapayarak kalbinin sesini dinledi. Eric'in ona dediğini yaptı. Yavaş yavaş kendine gelmeye başlayan Eric'in yorgunluğundan yararlanabileceği birkaç dakikası daha vardı ve Bella bunu duyduğu onlarca ahlaksız hikâyeden alıntılar yaparak tamamlayacaktı.

Eric elinin siyah eteğin altında kayboluşunu dişlerini sıkarak izledi. Bella tek eliyle altındaki kumaş parçasını aşağıya çekmeye çalışıyor diğer eliyle Eric'i sonsuz mutluluğuna sürüklüyordu.

Eric dakikalar içinde yerine gelmeye başlayan gücünü kullanarak Bella'yı gafil avladı. Bella güçlü parmakların onu okşamaya başlamasıyla başı önüne düştü. Nefes almaya çalışıyor tutunacak bir yer arıyordu ama hiçbir şey yoktu. Her şey elinden kayıp gidiyordu. Dizleri üzerinde olan o olasada Eric onu parmaklarıyla yerle bir etmişti.

Sevdiği adamın durmaksızın hareket eden koluna iki eliyle tutunarak Eric'in dudaklarına yapıştı ve bu sefer dudaklarına aynı ilgiyi gösterirken hiç çekinmedi. İçine giren her parmağın ardından Bella zevkle Eric'i daha büyük bir kuvvetle öpüyor onu ısırdığını fark etmiyordu bile.

"Ölü bedenimi canlandırdın!"

"Ölen ruhumu canlandıran adama bu kadarını borçluydum."

"Bunu bir borç ya da özür için yaptığını söylemeye çalışmıyorsun değil mi Bella," dedi Eric elinin hareketlerine son verdiği sırada, Bella onun durmasını istemediği için doğru kelimeleri bulmaya çalıştı ama Eric'le yataktayken mantığının işlemesini istemek onun için zor oluyordu.

"Benimle evlendiğin andan itibaren seni yatağımda görmek istedim."

"Bunu halkın için istedin!"

"Bunu halkım için istediğimi sanıyordum ama aslında istediğim sendin! Gerçekten bir kadın gibi hissetmek istedim!"

Bella son sözlerini küçük tatlı bir çığlıkla sona erdirmişti. Eric iki parmağınıda derinlerine sokmuş onu nefes nefese bırakmıştı. Gözlerini açtığında Eric'inde kendisini zorladığını ve sınırda olduğunu anladı. Kalbinde yankılanan sese uyarak genç adamın kulak memesini dişleri arasına alarak konuştu.

"Söyle, bana hissettirdiğin şeyleri sana nasıl hissettirebilirim?"

Eric gülümsedi ve hafifçe araladığı yeşil gözleriyle onu süzdü.

"Kalbinin sesini dinle Leydi Bella."

Bella onun içinde gezen parmaklarının izin verdiği ölçüde hareket ederek dilini Eric'in kulağından aşağıya doğru kaydırmaya başladı. Eric onda kalıcı hasara yol açan kadını tereddüt ederek izledi. Gerçekten yapmak istediği bu muydu?

Bella onun minik göğüs uçlarını dişleri arasına sıkıştırdı ve yırtıcı bir kuşun avından koparmaya çalıştığı bir etmiş gibi çekiştirmeye başladı. Eric duyduğu acının zevke dönüşmesini iliklerine kadar hissetti. Bella ona yaptığı büyüsüne devam ederken o parmaklarına hiç dur demedi ve ellerine akan sıcak sularda yıkanmak isteyen erkekliğinin sesini bastırmaya çalıştı. Bella Eric'in iki göğüs ucununda kızardığından emin olarak göbek deliğine diliyle ince bir yol çizdi. Dudaklarını Eric'in erkekliğine doğru yol gösteren sarı tüylerine sürttü.

"Rezil ettiğin kocana bu kadar ilgi göstermen çok tuhaf!"

Bella onu susturmak için dudaklarını ürkekçe aşağıya kaydırdı. Parmak uçlarıyla dokunduğunda onun sıcaklığı karşısında şaşırdı ve ellerini Eric'in erkekliğine sararak dudaklarını şiş, mor damarlar üzerinde gezdirdi. Eric ise çoktan dediğini unutmuş Bella'nın dadaklarının verdiği hissin içine atmıştı kendisini.

Bella ne yapması gerektiğini tam olarak bilmemesine rağmen ufak tefek şeyler hatırlamaya başladı. Kulak misafiri olduğu onca konuşma ve gördüğü onca iğrenç görüntü şimdi aklında temize çıkmaya ve anlam kazanmaya başlamıştı. Eric'in sert yumuşaklığını bir iki kez daha sıkıp başından gelen sıvıyı dudakları arasına alarak tadına varmaya çalıştı. Eric'se onun lezzetli bir yemeği tadarmış gibi mest oluşu karşısında iradesinin son noktasına gelmişti. Tam her şey son buluyor derken Bella o yemeğin hepsini yemeğe karar vermişti.

Ve Eric cennetin kapılarına kimi zaman koşarak kimi zaman zıplayarak ulaşmıştı...

Bella onu dudaklarıyla sömürmüş ve yırtıcı bir aşk kuşuna dönüşerek tırnaknalarının sert bedeninde çıkardığı izleri memnuniyetle izlemişti. Eric onun ağzına boşalmak istemesede kendisini çekecek gücü bulamamıştı. İpler onun elinden alınmıştı ve Bella sahip olduğu atı istediği gibi sürüyordu, Eric sürülmekten memnundu.

Cennetin kapılarına kadar gelebildin İngiliz. Bir de içeri girdiğini düşünsene!

Eric hafifçe kaldırdığı başını yorgunlukla yastığa geri bıraktı ve beklide yıllar sonra mutlulukla attığı kahkahasını dinledi. Bella onun kollarını arasına çekilmişti. Ait olduğu yerde sahip olduğu adamın yanındaydı. Onu olduğu yerden yalnız ölüm ayırabilirdi.

"Neden gülüyorsun Eric?"

Eric ona cevap vermedi çünkü çoktan uyuyakalmıştı.

Genelde uyuyakalan kadınlar olurdu İngiliz! Bunun için kendinden utanmalısın!

Tanrı gür bir kahkaha atarak Eric'i yalnız bıraktı.

'Gücümü topluyorum, dönüşüm muhteşem olacak...' diye geçirdi içinden Eric. Mutluydu ve bu mutluluğun sürmesi için önüne hangi engel çıkarsa çıksın savaşmaya ve kazanmaya kararlıydı. Uykusunda mıraldığının farkında değildi ama ona sıkıca dolanmış olan sıcak bedenin pekâlâ farkındaydı.

Gerçekten gülümsüyor olabilirim...

Hadi  Kalbim Yeniden Sev  (İngiliz Çiçekleri 2. Kitap) *Tamamlandı*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin