"Lordum bu evliliğin zoraki bir evlilik olduğunu herkes biliyor ve sizinde leydi Bella'dan uzak durarak kendinizi sadece toprakları korumaya ve askerleri yetiştirmeye kendinizi adadığınızı görebiliyoruz. Birbirimizi sevmiyor olsak da gerçekleri söylemezsem Tanrı'ya ihanet etmiş olurum," dedi ve samanların üzerinde gezen bakışlarını Eric'e doğru kaldırdı. Onu dinleyen lordu sakinliğini koruyarak göğsünde birleştirdiği kolları ve derin nefesleriyle bir plan yapmaya çalışıyor gibi görünüyordu.
"Devam et asker seni dinliyorum, sanırım bunca zamandır dışarıdan bakan bir çift göze ve zamanla açılan korkusuz bir dile ihtiyacım varmış," diyerek askerine hiç beklemediği bir anda övgü yağdırarak, onun rahatça konuşmasını sağladı.
"Lordum bu evliliğin gerçek, leydi Bella'nın da mutlu olduğunu krala göstermelisiniz. Toprakların güvenliğinden, surların sağlam oluşundan, kalenin kendini koruyabilecek durumda oluşuna kadar her şeye kral inanmak zorunda. Yoksa size karşı savaş açma hakkını kendisinde bulacaktır," dedi ve tüm bunları nefes bile almadan söylediği için başı döndü. Eric ise saçlarını çekiştiriyor yüzünü saran sakallarını ovuşturuyor aklına gelen planları tek tek eleyerek her seferinde çaresizliğine içten içe lanetler yağdırıyordu.
Kral büyük bir dert demekti ve ben bu büyük derdin bana doğru geldiğini gecenin köründe öğreniyordum.
"Lordum eğer başımın gövdemin üstünde duracağına söz verirseniz size bir şey daha söylemek istiyorum," dedi ve cesaretine sarılarak Eric'in gözlerinin içine bakmaya devam etti. Eric ise bir sonraki konuşmaya dayanabileceğinden emin değildi ama askeri dinlemekten başka şansıda yoktu.
"Seni dinliyorum asker konuş ve şunu asla unutma, biz İskoçlar ölmeyi hak etmeyen birini asla öldürmeyiz!"
"Lordum kral gösterişi ve eğlenceyi çok sever. O buraya geldiğinde onu oyalayacak şeyler yapmalısınız. Güçlü askerlerinizi onun askerlerine karşı yarışa sokmalı, güzel kadınlarımızı etrafında pervane etmeli, lezzetli yemeklerimiz ve şaraplarımızla aklını bulandırmalıyız. Kalenin avlusunda düzenleyeceğiniz balolar her şeyin yönünü değiştirebilir ve size düşünmek, harekete geçmek için fırsat sunabilir," dedi, gözlerini ayırmadan izlediği samanlar arasında kendisine saklanacak bir yer aradı. Eric ise gözlerinden ışıklar saçarak iki elini de askerin omuzlarına koydu. Kendine olan güveni geri gelirken askerin kulağına eğilerek konuşmaya başladı.
"Benden korkmak ya da ölmek için çok zeki bir adamsın, kendine güven, karşında duran bir lord bile olsa daima dimdik dur, korkusuz ol genç adam," diyerek koşarak ahırdan dışarı çıktı Eric. Temiz havaya, düşünmeye ve Bella'ya ihtiyacı vardı. Ne yapması gerektiğini biliyordu. Bella hariç diğer her şey elinin altındaydı, kendisine güveniyordu ama söz konusu bir kadın olduğunda ondan daha kötüsü yoktu.
*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hadi Kalbim Yeniden Sev (İngiliz Çiçekleri 2. Kitap) *Tamamlandı*
Ficción históricaYaralı bir adam... Güçlü bir adamın yardımına ihtiyacı olan bir leydi... *** Leydi Bella babasından kalan toprakları korumak ve kendisini güvende hissetmek istiyordu ama bunun için yenilmez bir savaşçıya ihtiyacı vardı. *** E...