-4-

12.5K 714 39
                                    


...

"Dostum benimle alay mı ediyorsun, görmüyor musun hâlâ biraz topallıyorum, tam olarak iyileşmiş sayılmam. Bu halimle sana nasıl yardım edebilirim," dedi Eric çaresizliği onu dibe doğru çekerken. Aslında Eider'e tamam demek, ne istersen yaparım demek istiyordu ama dönüp kendi haline baktığında her şey boğazına takılı kalıyordu. Kendisine bile faydası yokken başkasına asla yararı olmazdı.

Şu an senin için gözyaşı döküyorum!

Eric onunla alay eden sese hırlayarak cevap verdi ama o sesteki haklılığı da görebiliyordu. Bu kadar kötü durumda olmasının tek sebebi kendisiydi ve girdiği çukurdan çıkabilecek tek kişide oydu. Nasıl düştüyse öyle de kalkmasını bilmeliydi.

"Bana yardım etmeyeceksin dostum, Leydi Bella'ya yardım edeceksin," dedi Eider, Eric'in kafasında oluşan soruların üzerine akın etmesini bekleyerek. Arkadaşının biraz olsun heyecanlanmasını ve bu konu hakkında ona onlarca soru sormasını istiyordu. Ama Eric hâlâ sessizdi ve kendi haline acımaktan vazgeçmeyecek gibi görünüyordu.

"Ben hiç kimseye yardım edemem Eider, hele bir kadına asla!" derken ağzından tükürükler saçıyor ve öfkesini kontrol etmek için ellerini açıp kapıyordu. Lisa'dan sonra ne zaman bir kadın yüzü görse kusacak gibi olmuş, en sonunda çareyi yalnızlığın kollarında bulmuştu. Tüm kadınlardan ve onu yanlışa sürükleyecek şeylerden kendisini soyutlamıştı.

"Sakin ol Eric ve sadece beni dinle," diyerek Eric'in kolundan tutarak onu yere oturttu ve kendiside İskoç'yanın eşsiz manzarasına karşı Eric'in yanına oturdu. Eric'in ona karşı çıkmayıp boyun eğişi Eider'i endişelendirse de arkadaşının sakinleşmesi karşısında mutlu olmuştu. Belki eski Eric asla geri gelmeyecekti ama arada sırada onu böylesine sakin görmek Eider'e iyi geliyordu.

Eric, "Leydi Bella da kim dostum, sen yine neler karıştırıyorsun?" derken gözünü karşısında duran güzel manzaradan ayırmamıştı. Duyacağı şeylere kesinlikle hazır değildi ve Eider'in iyi şeyler demeyeceğini hissedebiliyordu. Ufak bir çocuk gibi elleriyle oynayan ve sürekli ellerini yüzüne süren bir Eider McDuck'dan daha kötü bir şey olamazdı. Bu onun ne yapacağını bilemediği anlarda sergilediği davranışlarıydı. Eric onu herkesten iyi tanıyordu.

"O çok zengin bir lordun tek varisi dostum. Babasını birkaç hafta önce kaybetmiş ve topraklarına sahip çıkacak başka kardeşi ve akrabası olmadığı için her şey onun üstüne kalmış durumda, Kral Edward onun kadın başına onca toprağı idare edemeyeceğine inanıyormuş!" dedi ve Eric'in sorusunu beklerken nefes almayı bir kenara bıraktı. Eric büyük ellerini iyileşmekte olan diz kapakları üzerinde gezdirdi ve boğazını temizleyerek Eider'e doğru döndü. Konunun düşündüğünden çok daha derin olduğunu yeni yeni anlamaya başlamıştı.

"Bu topraklar ve kadın neden bu kadar önemli dostum?"

"Leydi Bella Quer'in toprakları önemli ve güçlü noktaların üstünde yer alıyor. Topraklar bazı beyliklerin sınırına kadar sokulmuş durumda ve İngiltere'nin deniz ticaretinin büyük bir payını elinde tutuyor. Onlarca gemisi olduğunu ve İngiltere'nin en önemli körfezlerinden birine sahip olduğunu biliyorum. Anlayacağın o topraklar Edward'ın eline geçerse bize karşı kullanacağı bir şeye daha sahip olmuş olacak işte bu yüzden Leydi Bella çok önemli, çünkü o bunların tam ortasında Eric."

Eric bunlara mani olacak kadar güçlü bir orduya ya da mevkîye sahip olmadığının farkındaydı ve Eider'e nasıl yardım edebileceğini merak etmeye başlamıştı. Eider ise arkadaşının merakla parlayan gözleri karşısında rahat bir nefes alarak sıradaki sorunun ağırlığına hazırlanmaya çalıştı.

Hadi  Kalbim Yeniden Sev  (İngiliz Çiçekleri 2. Kitap) *Tamamlandı*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin