•Buraya kitabı okuduğunuz tarihi ve saati bırakır mısınız lütfen?
●Tanıtım Videosu mevcuttur.●
|Bu kitap seni tam beynin ortasındaki el değmemiş cennetinden etkilesin.|
🍷
Viskiler adına boğulan menekşeler. İliklerime kadar korkuyordum.
Buraya hiç gelmemeliydim. Evet evet, hiç gelmemeliydim. O yaşlı bunağa hiç gitmemeliydim.
Hem de gece vakti gelmiştim, adam beni gelinlik giydirip otuz bir yerimden bıçaklayıp tecavüz etse kimsenin haberi olmazdı. Keşke düne dönebilsem ya da buraya hiç gelmeseydim.Dün:
Korkuyordum ama bu farklı bir korkuydu, bir çocuğun annesini kaybettiğinde ki korku gibiydi.
Gidiyordum,ona daha fazla gidiyordum. Her attığım adım sanki kalbimi parçalıyordu ama ben aldırış etmeden gidiyordum, evimin önüne bırakılan bir adres ve benim değişik hallerim. Ne ironik ama, neyim olduğunu bilmiyorum ama karşımdakilerin düşüncelerini okuyorum. Evet evet yanlış duymadınız. Bu yüzden korkuyorum ya it gibi...
Karşıma her şey çıkabilirdi. Kağıtta yazan adrese gelmiştim. Karşımda bir kapı vardı. Tahtadan çürümüş bir kapı, içime korkunun tohumlarını düşüren bir kapı.
Bir ses duyuyorum,bu birinin düşüncesi muhtemelen kapının ardındaki kişinin.Ne yapmalıyım ? Dönmeli miyim? Buraya kadar gelmişken olmaz. Kalbim en büyük akıntının fahili meçhul cinayetleri sundu bana.Ve tekrar o ses doldu kulaklarıma. O kadar içten konuşutu ki, sanırsın Selçuk Yöntem.
"Neredesin artık gel."
Adam birini bekliyor.Bu kişi ben miyim? Ya da bende olmaya bilirim.
Köpeklerin sesini işitiyorum. Köpek fobim yoktur fakat ıssız bir yerde köpek sesi duymak...Nasıl desem vahşice.Artık girmem gerekli bunu anlayabiliyorum fakat cesaret edemiyorum. Elimi kaldırıp sertçe kapıya vuruyorum. Ben kapıya vurunca kapıdan tozlar yükseliyor,
O kadar eski bir kapı. Eski kapı yüreğime birşeyler katıyor sanki çekiliyorum o kapıya.Bir defa daha çaldım.
Sonunda kapı açıldı. Karşımda 60 yaşlarında bir bunak. Ne yani bu mu beni buralara kadar sürükledi?
Alnındaki çizgiler farkedilmeyecek gibi değil, beni görünce hafif bir tebessüm etti."Bende seni bekliyordum. "
İşler git gide daha da merak uyandırıcı bir hâl alıyor.
Beni neden bekliyor? Acaba tecavüz etmek için minletin evinin önüne adres mi bırakıyor? Ama düşünceleri çok masum . "Umarım içeri girer." bunu çok masum söylüyor. En fazla ne olabilir ki ? İçeri ilk adımı mı atıyorum. Dışarısına göre burası fazla sıcak dışarıda ocak ayının keskin soğunu hissederken, içerisi yaz ayında gibiydi. O kadar üşümüşüm ki gidip şömineye en yakın yere oturuyorum. İçeriyi inceleme fırsatı buluyorum,Çok küçük bir yer burası çalışma masası ve bir koltuk var birde evin üst katı var. Şöminenin önüne bir hayvan postu serilmiş Bu buraya ayrı bir hava katmış. Yaşlı bunak karşımda ki sandalyeye oturup. Gözlüklerini ona has bir tavırla çıkarıyor Artık sıkılmaya başlamıştım. İhtiyar da bunu anlamış olacak ki söze girişiyor." Efsa."
İsmimi nerden biliyor bu ihtiyar?
Ben,Efsa Mercan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜLHEM
Fantasy"Ben nasıl bir kadınım?" Sigarasını dudaklarının arasına götürüp, içine çekti. "Sen..." Düşünüyormuş gibi bir hali vardı. Heyecanla cevabını beklemeye başladım. "Sen eli öpülecek kadınsın...Efsa." Beni tam kalbimin ortasından vurduğunu bilmeden bu c...