67.BÖLÜM:"Tam Gaz"

51.2K 2.4K 72
                                    


"İşte geldik!!!"

Batunun gösterdiği yere doğru başımı çevirdiğimde küçük çaplı bir şok yaşamıştım. Ölece durdum ve ağzım açık bir şekilde etrafıma göz gezdirdim.

Büyük geniş bir alandı burası. Kocaman bir parkurdu ve ileride, benim görüş alanıma girmeyen yerlere kadar devam ettiğine emindim.
Akşam saatleri olduğu için etraf karanlıktı fakat yer yer içinde ateş yakılmış büyük tenekeler vardı ve bunlar etrafı aydınlatmaya katkı sağlıyordu. Bu yüzden her yeri rahatlıkla görebiliyordum.

İleride, insanların toplandığı bölgede yaklaşık yirmi tane motor duruyordu. Hepsi birbirinden çok farklıydı ama hepsi etkileyici gözüküyordu. Bazıları doluydu, bazıları boş...

Dolu olanlardan çevresi en kalabalık olan çocuğu gözüme kestirdim ve insanları incelemeye başladım. Çok ukala birine benziyordu ve çevresinde toplanan insanlar yalaka gibi gözüküyordu.
Kendini onun bedenine dolamış olan kızsa neredeyse çıplaktı. Giydiği minicik şortu (sadece birkaç parmak), üstündeki büstiyeriyle giyinik sayılırsa tabi. Bu kız fazlasıyla aykırıydı. Mora boyattığı kısacık saçları, giydiği postallar, dudaklarında, kaşlarında yer yer piercingler ve karnındaki dövmeler... Melis bile bu kızın yanında aykırı gelmemişti bana.

Batu elini gözlerimin önünde salladı ve düşüncelerimden sıyrılmama neden oldu.

"Uyan Ada, uyan. Sakın unutma, burada bir an bile uyursan bam!!!"dedi ellerini birbirine vurup gürültülü bir ses çıkmasını sağlarken.
"Burada eğer bir an bile uyursan seni ezerler saf kız!!!"

Batu'ya baktım ve umursamazca omzumu silktim. "Beni kim neden ezsin yaa? Beni kim ne yapsın?"

"Onu Mert'in sevgilisi olmadan önce söyleyebilirdin. Ama artık tehlikedesin anlasana ödev taşıyıcısı. Şimdi herkes senin peşine düşecek!!!"

"Ya saçmalama Batu!!!"

Bana göz kırptı ve sırıttı.
"Yakında anlarsın taşıyıcı!"

Dikkatimi ondan ayırdım çevremde göz gezdirdim. İnsanlar yarışa hazırlanıyordu. Kızlar ellerinde kemer ve kumaş parçalarıyla geziniyordu. Bu görüntü beni ürkütmeye yetmişti. Bir motorun arkasına elleri ve gözleri bağlı olarak oturtulacaklardı ve onlardan yarış boyunca, tüm o manevralar yapılırken korkmadan, pes etmeden durmaları beklenicekti.

Ya o kızlar aptal mıydı? Neden böyle bir şey yapıyorlardı, hayatlarını bir hiç uğruna neden... neden tehlikeye atıyorlardı?

Bize yaklaşan Bora ve Melis'i gördüğümde bütün dikkatimi onlara verdim. Melis'in ellerinde kemer ve siyah kumaş parçası vardı ve bana doğru gülümseyerek ilerliyordu.

Yanıma geldiğinde beni kendine çekti ve sarıldı. Çok sıcak ve sevecendi.

Burnuma gelen koku... Melis'in kokusu. Yasemin'le karışmış sigara kokusu. Bu güzel kokuyu içime çektim. Beni rahatlatmıştı.

Melis benden ayrıldı ve elinde tuttuklarını bana göstererek "Katılıcaksın değil mi Ada?"diye sordu ve bütün sırıtışını yüzüne takındı.

Elimi saçlarıma doğru götürdüm ve önüme düşen parçaları geriye attıktan sonra derin bir nefes aldım ve "Ben... ben yapamam Melis. Bu çok korkunç bir şey. Ben buna dayanabileceğimi sanmıyorum."dedim.

Melis dudaklarını büzdü.
"Hadi amaaa. Sandığın kadar zor değil. Hem bende katılıcam tatlım. Unutma sen artık bizimlesin. Sen bir kuralsızsın!!!"

Batu araya girdi ve "Zaten en başından bizimle olmamalıydı. Onu pislettiniz!!!"dedi. Ardından umursamazca elindeki sigarayı yere attı ve üzerine basıp söndürdü.

KURALSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin