72. BÖLÜM: "Geceye Sızan Duman"

51.3K 2K 154
                                    


Telefonum çalıyordu, gözlerimi hafifçe kırpıştırdım ve elimin tersiyle ovalayıp kendime gelmeye çalıştım.

Yanımda uyuyan Mert'e baktım ve hafifçe gülümsedim. Bunu söylemek onun için fazlasıyla garipti ama bebekler gibi uyuyordu. Çok saf ve masumdu. O kadar derin uyuyordu ki telefonun o kulakları tırmalayan sesine rağmen uyanmadı.

Kollarının arasından sakince sıyrıldım ve ellerimle destekleyerek yattığım yerde doğruldum. Yataktan indim ve çıplak ayaklarımın zemine değmesiyle dişlerimi sıktım. Bu soğuk, tüylerimi ürpertiyordu.

Yavaş ve sessiz adımlarla yerde duran çantamın yanına gittim ve hızlıca çekiştirerek fermuarı açtım. Elimi içine attım ve telefonu çekiştirerek çıkardım. Mert'i uyandırmak istemediğimden ses yerini elimle kapattım ve yanıp sönen ekrandaki ismi okudum.
Eylül

Aramayı hızlıca kabul ettim ve kulağıma yaklaştırıp ayağa kalktım. Kapalı kapıya doğru yürüdüm ve ses çıkarmamasını umarak kolu döndürdüm.
Ben kapıdan çıkarken Eylül konuşmaya başlamıştı.
"Alo, Ada iyi misin?"

Odadan dışarı çıktım ve kapıyı arkamdan olabildiğince sessiz bir şekilde kapattıktan sonra Eylül'e cevap verdim.
"Evet, ben iyiyim de asıl sen nasılsın? Gecenin bu saatinde aramazsın sen."

Telefondan gelen ağlamaklı sesini farketmiştim ve sesimi biraz yükselterek "Eylül neler oldu?"diye sordum.

"Ben, ben hiç iyi değilim Ada. Ben gerçekten..."

"Eylül sakin ol lütfen, ne oldu? Anlat bana."dedim onun telaş yapmış halini sakinleştirmeye çalışarak.

"Emre!!! Ada Emre beni aldatmış."

"Ne!!!"

"Ben... ben ne yapacağımı bilmiyorum. Biliyorum bu aralar aramız biraz açıktı ama ondan böyle bir şeyi asla beklemiyordu. Çok kötüyüm ve seni aramak istedim işte!!!"

"Tamam Eylül, sakin ol. Emin ol düşündüğün gibi değildir."

"Ada gözlerimle gördüm yaa, kızın elini tutuyordu."

Eylül'ün sesinden deliye döndüğü belliydi ve ben onu sakinleştirmek adına çaba harcıyordum.

"Eylül bak emin ol gördüğün gibi değildir. O seni çok seviyor ve ben biliyorum ki öyle bir şey yapmaz."

Eylül'ü sakinleştiremiyordum. Telefondan gelen hıçkırık sesleri her geçen saniye daha da artıyordu. Sesi hıçkırıklarına karışıp boğuk boğuk geliyordu.
"Ada eminim. Aldattı beni!!! Zaten son zamanlarda tavırları çok farklıydı."

"Ne... nasıl yani!!!"diye geveledim.

Eylül derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı. "Yani o... sanki benden sıkılmış gibiydi. Sanki... sanki soğumuştu benden. Birkaç gün önce onu defalarca aramıştım fakat o aramalarıma cevap vermedi, beni meşgule attı ve ben eminimki o kızla konuşuyordu. Yani onunlaydı!"

Elimden gelen en sakin ve yatıştırıcı ses tonumla onu rahatlatmaya çalıştım.
"Eylülcüğüm, merak etme. Eminim ortada çok büyük bir yanlış anlaşılma falan vardır. Hemen günahını alma çocuğun. Hem bak ben Mert'in beni aldattığını düşünmüştüm fakat yanıldım."

Eylül hıçkırıklarını kesip derin bir iç çekti. "Öyle mi dersin?"

"Tabi canım, yani her şey zannettiğin ve o kafanda kurduğun şeyden çok daha farklı olabilir. Acele kararlar alma. Önce işin doğrusunu öğrenelim."

"Tamam, tamam Ada. Yani ben de gece gece rahatsız ettim seni kusura bakma. Çok teşekkür ederim."

"Ne demek canım, her zaman ara. Sen benim kardeşim gibisin."

KURALSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin