24. "Torpillenmek"

911 106 104
                                    

Wattys2017 yarışmasına katılanlar ve umutla bekleyenler hoşgeldiniz. Bir çift lafım var:

Bu sene de ayvayı yedik.

Eskiden bu yarışmanın olduğu dönem ortalık ayağa kalkardı, bitince yenisi ne zaman başlayacak diye yıkılırdı etraf. Eski bayramlar bir başkaydı cidden, artık o eski coşku yok. Artık konuyu aymaya başlayanlar var.

Watty ye yeni katılanlar umutlanıyor biraz, ama biz eskiler piştik gördük geçirdik biraz. Tamamen taraflı olarak düşünüyorum, kimse korkudan söyleyemiyor: Acaba topril mi var?

Ben geçen sene gördüğümü söyleyeyim. Toplam 70 kusur seçilen kitabın yarısından fazlası tanınmış, keşfedilmiş, bol okumalı, öne çıkanlar listesinde olan ve anlaşmalı kitaplardı.

Bu kitapların çoğu kitap olarak basıldı. Ama watty yarışmasını kazandığı için bu şans ona sunulmadı. Zaten anlaşması yapılmıştı. Maksat reklamı yapılsın da yayınevi daha çok kazansın.

Aaa öyle deme hakkıyla kazananlar da vardı.

Vardı tabi ama bir elin parmağını geçmezdi. Araya onları serpiştirip inandırıcı olmaya çalışmışlar. Ne güzel...

Zaten yarışmayı kazansa bile hala okunamamış kitaplar var, çünkü torpil bunu gerektirir.

Kısaca watty kazanmanız hayatınızı değiştirmez. Zaten kazanamazsın diyorum herkese. Kendimde katılmağım gibi katılan arkadaşıma bunu söyledim. Bana küstüler.

Ya ben sana kitabın çirkin demiyorum ki. Adalet yok anla.

Birde bunun bir küçüğü watty awards boyu var. Elçilerle bir alakamız Yok deseler de kankaları olurlar.

Bu yarışma ilk başlarda birinciler halk oyu ile seçerdi. Nispeten daha adaletli olduğundan gerçekten güzel kitapların tanıtımına vesile oldu milyon okunan kitapları vardı. Haliyle insanlar bu yarışmayı kazanmak ve milyon okunmak istiyordu. Püf bir nokta var ki o da: kitap okunası değilse olmaz.

2014 yılından sonra biz halka söz hakkı vermediler ve kendi aralarında oluşturdukları bir çeteyle eser seçmeye başladılar.  Seçtikleri kitaplar okunmadı, çünkü okunası değildi. Geçen yıl itibariyle de yarışma bitti. Artık yapmıyorlar.

Yarışmayı bitirmeden önce seçtikleri eserlerin neden okunmadığını biraz alınıp mücadele ettiler. Oysa halkın seçtiği kitapları  10 milyon üzeri okunuyordu. (Torpilsiz olarak) Kendi seçtiklerini de baya bir torpilleyip aha bak okundu güzel kitap seçiyoz biz üstümüze gelmeyin demeye çalıştılar. Biraz aşırıya kaçtıklarında bir kitaba yaptıkları ekstra özenli muamele dikkatlerden kaçmadı. Adı paralel şeyler teoriler. Anladınız siz onu :)

Genç kurgu bir hikayeydi ve awardçılar tarafından birinci seçildi, tebrikler.

Ama okunası yoktu, okunmadı da. seçtik bu kitabı nasıl okunmazdı?

Akıl koçları hemen kitabı mizahı geçirdi. (Mizahta keşif genç kurgudan daha kolay)

Hikaye komik değil diye çok tepki aldı. Yazar biz arkadaşlarla çok gülüyor valla ahahey diye zorla komik olduğunu savundu.

Bu sırada kitabı öne çıkanlar listesine almışlardı. Bir hikaye orada 6aydan fazla duramazken, onu 2 yıl orada bıraktılar. Yaptığı işgal sonucu en sonunda 2m olmayı başardı.

Bu kadar torpili başka bir kitaba yapsan 200milyon olur, yabancıyı bile geçerdi ama okunası yoktu okunmadı.

Fikirlerim tamamen şahsidir, kişisel bir garezim de yok. Bu kitaptan bir sene sonra katıldım yarışmaya. Zaten ondan sonra bir daha yapılmadı. Çünkü yarışmanın seçtiği kitaplar okunmuyor, tanınmıyor, amacını gerçekleştirmiyordu. Yarışmaların amacı kazananları tanıtmak, okunmasına vesile olmaktır. Tek bir hikayeyi hunharca ve diğerlerini ezip geçerek torpillemek arasında çok ince bir sınır var.

Ben kazanamadım ama kazanan kitapların elli katından fazla okuma aldım. Okuma sayısını tabi ki önemli olmasa da, yarışmaların prestiji için önemlidir. Kazananlar o yarışmayı temsil eder.

Neyse ölmüşün arkasından fazla konuşulmaz, Allah rahmet eylesin diyorum.

...

SAKIN DENEME(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin