ÇIKMAZ SOKAK (Tamamlandı)

Bölüm 16

Yeni bölüm geldi.Keyifli okumalar.

Umarım beğenirsiniz.

Güzel geçen bir günün ardından evimizdeydik. Nerede olursan ol, ne kadar güzel vakit geçirirsen geçir, sonunda ait olduğun yere, evine dönmek gibisi yoktu. Hepimiz çok eğlenmiş yüzümüzde güller açarak dönmüştük.

Ertesi gün akşam üstü sürpriz yapan Burcu'yla bir araya gelmek iyi geldi. Arkadaşımı ne kadar özlediğimi hatırladım. Eve girerken etrafına bakınıp "Bay Ego yok değil mi?"diyerek şaşırttı. Başta ne dediğini anlamasam da biraz düşününce kimi kastettiğini anlayarak "Geç hadi geç. Akşama ancak gelir,
"dedim.

Mukaddes annenin komşusuna gitmiş olması iyi olmuştu. Burcu'ya evden ayrıldığımı, Ali'nin beni bulmak için uğraşırken neler yaptığını anlatmak için fırsatım olmamıştı. Deniz'de Sibel ablayla alışverişe gidince evde yalnız olmam bulunmaz bir fırsattı.

Salona geçip halimizi hatrımızı sorduktan sonra hemen konuya girip Ali'yle başka bir sebepten tartıştığımızı, benim fevri davranıp evi terkettiğimi, Ali'nin kısa sürede bulup aramızdaki sorunu hallettiğimizi ve eve döndüğümü anlattım.Tabi bu arada Ali'nin kimseyi şüphelendirmemek için Burcu'da olduğum yalanını söyledim. Utana sıkıla yalanımızı açık etmemesini istedim. Hayretler içinde kalan arkadaşım her şeyi anlattıktan sonra "Kızım neler olmuş bitmiş aklım almıyor. Neyse tatlıya bağladıysanız benden yana sorun yok," dedi.

Kızmış gibi yaparak "Ama sen de Leyla, ne o hemen en ufak tartışmada evi terk etmeler, hiç yakıştıramadım. Babaannemin bir lafı vardır; kocanla kavga ettiysen kapıyı vurup çekip gitmek yerine kendini odaya kapat, sinirin geçene kadar çıkma oradan. Bir daha duymayayım böyle bir şey yaptığını. Birbirinizi bu kadar severken siz de böyle yaparsanız biz ne yapalım?"

"Haklısın canım... Oldu bir kere, yaptım bir aptallık. Bir daha olmaz söz... Ee sen anlat bakalım işler nasıl, markettekiler, mahalledekiler? "

"Herkesin bol bol selamı var."

"Aleyküm selam."

"Nazmiye Teyze'nin şu meşhur mahalle toplantısı var yarın. Yeni gelinimiz bir gelsin, özledik diyor."

"Ben de onları özledim. Bir aksilik çıkmazsa gelirim neden olmasın. Hasret gideririz. İş çıkışı sen de uğra."

"Gelirim tabi."

  "Başka?"

"Daha ne olsun?"

"Burcu bir sıkıntın var senin? Anlatmayacak mısın?"

"Onu da nereden çıkardın?"

"Burcuu?.."

"Öf tamam... Senin gözünden de bir şey kaçmıyor. İki baş belam var."

Anlamayınca "Biri sevgili kaynın Aykut... Sakız gibi yapıştı resmen. Her yerde karşıma çıkıyor. İllallah dedirtti. Laftan da anladığı yok."

"Aykut iyi çocuktur aslında. Sen hayır dedikçe hırs yaptı galiba."

"Hah! Ben de öyle düşünüyorum. Alışmış her istediği kızı elde etmeye, ben hayır dedikçe daha çok üstüme geliyor."

"Konuşayım istersen."

"Yok canım, üstesinden gelirim ben onun."

"İkinci baş belan kim?"

"Sorma o daha beter... Amcaoğlu?"

"Amcaoğlu?"

"Yaa... Kuzenim Okan. Çocukluğumdan beri seni oğluma alacağım derdi amcam. Annem olur mu öyle şey der geçiştirirdi. Bizim Okan işi ciddiye almış anlaşılan istemeye geleceğiz diye haber salmışlar."