Bölüm 49

3.1K 370 798
                                    


Ayla Çelik - Dikensiz Gül

Finalden önce son ikinci bölüm...

Keyifli okumalar...

Kısa da olsa güzel bir rüya görmüştüm. Şimdi gördüğüm o güzel rüyadan uyanma vaktiydi. Ölümden yana korkum yok. Tek korkum daha doğmamış bebeğimin akıbeti.

Karşımda kollarını göğsünde bağlamış, bir bacağını diğerinin üstüne atmış bir şekilde oturan, suratındaki iğrenç sırıtışıyla yüzüme gülümseyen adama ne diyebilirim? Ömrümden dört yılımı çalmış, hiç bir zaman ne koca ne de baba olamamış, aklı yokmuş gibi annesinin elinde oyuncak olmuş bir adam. Zayıflığını şiddetle örtmeye çalışmış aciz ve korkak biri. Kemal...

"Nasılsın sevgili karıcığım?"

Ağzından çıkan kelime yüzümün buruşmasına sebepti.

"Ah, pardon... Eski karım olacaktı."

Ondan korkmadığımı göstermeye çalışarak sert tutmaya çalıştığım sesimle "Ne istiyorsun? Ne diye çıktın karşıma?"dedim.

"Ne isteyebilirim? Tabi ki benden çaldığın kızımı."

"Senin kızın öyle mi?" Kimsenin duymasını istemeyerek masaya doğru biraz eğildim.

"O senin kızın değil. O benim kızım!"

Geri çekilip oturduğum yerde dikleşirken bozulan ifadesini topladı.

"Göreceğiz, senden sonra benim mi, değil mi?"

Ne işler karıştırdığını gerçekten merak ediyordum. Aklımdan geçeni anlamış gibi konuşmaya başladı.

"Şimdi... "

Kollarını çözüp ciddi bir konuya girdiğini belli etmek istercesine oturduğu sandalyede dikleşti.

"Eski dost düşman olmaz diye bir tabir vardır. Cemil'le bir anlaşma yaptık. Buradan onun yanına gideceğiz. Seni ona teslim edeceğim. Kızım da bana kalacak."

Son sözü sinirlerimin gerilmesine yetti. Kızım ona kalacakmış. Ali'nin onun gibi bir adama kızımı teslim edeceğini mi düşünüyordu?

"Sen şunu doğru düzgün anlatsana?"

"Bunda anlamayacak bir şey yok. Cemil beni buldu. Eski günlerin hatırına beni affedebileceğini söyledi ve bir anlaşma yaptık. Biliyorsun, Cemil firari. Her yerde aranıyor. Adamları var ama şu günlerde kocan olacak herif onu iyice köşeye sıkıştırmış durumda. Ben seni Cemil'e teslim edeceğim. Sonuçta ona en büyük ihaneti eden sensin. Seni öldürür mü, alır götürür mü bilemem. Tek bildiğim bir daha kocana ve çocuklarına geri dönemeyeceğin. Sen ortadan kaybolduktan bir süre sonra kızımı alıp memleketime döneceğim."

"Dahiyane planınız bu öyle mi?"

"Sen ne bekliyordun?"

"Seni hiçbir zaman anlayamadım, anlayamayacağım da. Cemil seni affetmiş, anlaşma yapmış... Bu anlattıklarına inandın mı gerçekten? Her defasında birilerinin seni kullanmasına nasıl izin veriyorsun?"

Ne demek istediğimi anlamaya çalışıyordu. Fakat pek mümkün görünmüyordu.

"Birincisi; ben kimseye ihanet etmedim. Ne sana, ne Cemil'e! Cemil'e hiçbir zaman umut vermedim. Asıl ona ihanet eden sensin. Arkasından iş çeviren, aşık olduğu kızla evlenen! Cemil bunu senin yanına bırakır mı? Öylece Zeliha'yı alıp gitmene izin verir mi sanıyorsun?"

Kafasının karıştığı belliydi. Yine de kolay kolay kabullenmeyeceğinin farkındaydım.

" İkincisi; kocam bir polis, abim iş adamı... Kızımı alıp götürmene izin verirler mi? "

ÇIKMAZ SOKAK (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin