BİLİNMEYEN İZ

"DÖNÜŞÜM"

İlk aşkım tam karşımda duruyordu. Ama sorun şu ki bana çiçeği verirken yine Nerissa demişti. Anlayamıyordum.

Hislerimden emin olamıyordum. Evet, belki küçükken Chris'e aşıktım. Ama şimdi her şey çok karmaşıktı. Hala kendimi ona yakın hissediyordum. Fakat Ethan'a olan duygularım daha yoğundu.

Yine de Ethan'a çok kızgındım. Demek anılarımı bu yüzden silmişti. Gerçekten inanamıyordum.

Üstelik Jeniffer 'ın söyledikleri aklımı iyice bulandırmıştı. Artık düşünmek acı veriyordu.

Daha fazla merak içinde kalamazdım. Chris'e sormalıydım. Bilekliğinde ne yazdığını öğrenmeliydim. Ethan gibi o da ölümsüz müydü ? Bunu bilmeliydim.

Olduğum yerden bir adım geriye giderek konuşmaya başladım.

"Chris..."

Sözlerime henüz yeni başlamışken boş koridordan bize doğru koşan Jeniffer'ı gördüm. Gözleri kıpkırmızıydı. Vampir dişleri belirginleşmişti. Kontrolünü kaybetmiş gibiydi. Öyle süratli ilerliyordu ki onu takip etmekte zorlanıyordum. Ondan korkmalıydım ama en azından önceki sefer olduğu gibi yalnız olmadığım için bir nebze olsun korkumu yenebiliyordum. Ayrıca okulda bana zarar vermeye cesaret edemezdi.

Dikkatimi Jeniffer'ın üzerinden çekerek Chris'e döndüm. Chris hızla ceketini çıkarıyordu. Sonra tişörtünü üzerinden sıyırarak kenara attı.

"Chris! Tanrı aşkına ne yapıyorsun?"

"Emma kenara çekil."

Sağ eliyle beni kenara itti. Elleri ateş gibi yanıyordu. Solukları iyice hızlanmıştı. Öfkeden gözü dönmüş gibi davranıyordu.

"Chris! Sen iyi misin?"

Elimi ateşine bakmak için Chris'in başına uzattığım sırada kolumda hissettiğim acıyla sarsıldım. Yere düştüğümde çok çaresizdim. Doğruldum. Titreyen parmağımı yaramın üzerinde gezdirirken kafamı kaldırmaya korkuyordum.

Yavaşça kafamı kaldırdım. Gerçekten inanamıyordum. Chris gözlerimin önün de devasa bir kurda dönüşmüştü.

Üstelik o daha önce beni kurtaran Alfaydı. Minnet duygularım yeşermeye başlarken kolumdaki derin pençe yarası hızla kanamaya devam ediyordu.

Jeniffer'ı tamamen unutmuştum. Kanımın kokusu onu iyice saldırganlaştırmış olmalıydı.

Chris Jeniffer'ı boynundan yakalamıştı. Jeniffer'da oldukça güçlüydü fakat Chris ondan daha ileri bir seviyedeydi.

Olanları izlerken korkmamak elde değildi. Buradan gitmek istiyordum ama ayağa kalkamayacak kadar kan
kaybetmiştim.

Jeniffer Chris'in keskin dişlerinden kurtularak koşmaya devam etti. Ağlamak istemiyordum ama çok korkuyordum. Hareket edememek kötü hissettiriyordu. Kendimi korumak için elimden hiçbir şey gelmiyordu.

Sıcacık göz yaşım yüzümde kendine küçük bir yol çizerek göz pınarlarımı terk ediyordu.

Chris ağladığımı görünce farklı davranmaya başladı. İyice hırslanmıştı.

Jeniffer 'ın neredeyse iki katı hızıyla koşuyordu. Sanki rüzgarla yarışıyordu.

Jeniffer yaralanmış kolumun üzerine dişlerini geçirirken daha önce hissettiğim acının bunun yanında hiç olduğunu anladım.

Chris Jeniffer'ı sırtından yakalayarak ona saldırmaya başladı. Yırtıcı ve vahşi görünüyordu. Onun bu hali beni korkutmuştu. Bilinçsizce Jeniffer 'ı ısırıyordu.