ÖZEL BÖLÜM SERİSİ: 2. BÖLÜM

9K 304 33
                                    


Bölüm Şarkısı: Mehmet Güreli - Kimse Bilmez



ÖZEL BÖLÜM SERİSİ: 2. BÖLÜM

Bulut geçti,
Gözyaşları kaldı çimende.
Gül rengi şarap,
İçilmez mi böyle günde?
Seher yeli eser,
Yırtar eteğini gülün,
Güle baktıkça çırpınır yüreği bülbülün.
Bu yıldızlı gökler,
Ne zaman başladı dönmeye?
Kimse bilmez...

Mehmet GÜRELİ

DOĞANAY

Onur nefes almak için geri çekildiğinde nefesimi tuttuğumu fark ettim. Derin bir nefes alıp az da olsa kendime geldiğimde Onur'u göğsünden iki elimle tüm gücümle ittim. Böyle bir şey beklemediği için afallamıştı koca oğlan!

"Beni hangi hakla öpersin sen!" diye bağırdım. Yüzündeki hafif tebessümle dudağının kenarını sildi.
"Görüşmeyeli böğürtlenli dudak kremine geçmişsin," dedi ve ekledi; "Daha doğrusu öpüşmeyeli!"

Bu ayrıntıyı fark etmesi içimdeki kelebekleri az da olsa harekete geçirse de bozuntuya vermedim. Omuz atarak yanından geçip salona gittim. Tekli koltuğa sakince otururken dudaklarımı ısırmamak için direniyordum. Camış gibi öpmüştü öküz! Hayır yani beni düşünen yoktu, ben bu öpüşmenin etkisinden kolay kolay çıkamayacaktım ki...

"Çok mu kızdın?" diye soran Onur elini ensesine atmış kaşıyordu. Gerildiğinde, tedirgin olduğunda ya da bana önemli şeyler söylemesi gerektiğinde yapardı bunu. Şu an ise gerilmişti.
"Çok," dedim. Sesimi sakin tutuyordum. Ona aslında kızgın değil de kırgındım. O yüzden affedemiyordum. Bunu anlasın istiyordum ama anlamamakta direniyordu.

"Beni bir daha öpme Onur," dedim.
"Ama öpmeden önce özür dilemiştim." dediğinde ise nedense bir anda sakinliğimi koruyamadan ayağa fırladım. Masanın üzerindeki vazoyu alıp ona fırlattım. Bir adım gerileyerek vazodan kurtuldu ve canım vazo yerle bütünleşerek tuzla buz oldu.

Yeşim teyzem beni öldürecekti...

"Manyak! Özür dileyip öpmek de ne demek!" dedim ve derin bir nefes aldım; "Özür her şeyi iyileştirmiyor Onur!"
"Abartıyorsun Doğanay!"
Elimle kendimi göstererek; "Ben mi abartıyorum?" diye sordum.
"Sana en ihtiyacım olduğu zamanda yanımda yokken şimdi gelip beni öpemezsin sen!"
Evet, yanımda yoktu. Üç ay önce karnımdaki bebeğimizi düşürdüğümde yanımda yoktu. Tek başıma hastane odasında ağlarken yanımda yoktu. Bir kere sarılsa iyileşecek yaralarım olduğunda yanımda yoktu. Bebeğimizi kaybetmenin acısıyla kavrulurken doktor; 'bu son tüp bebek denememizdi, dahası sizin hayatınızı tehlikeye atar bir daha anne olamazsınız,' dediğinde de yanımda yoktu. Neredeydi..?

Onur'un omuzları düştüğünde durgunlaştığını fark ettim. Gözlerimin dolmasına engel olmaya çalışarak ina baktım ve sordum. İlk defa sordum.
"Ben acılar içinde kıvranırken sen neredeydin Onur!"
"Özür dilerim..." dedi. Bozuk plak gibi sürekli özür diliyordu. Özür dilemesi bir anlam ifade etmiyordu artık.
"Özür dilemen durumu değiştirmiyor!" dedim ve sinirle kül tabağını alıp duvara fırlattım. "Allah'ın cezası nerdeydin sen! Ben senin bir zerrene bile ihtiyaç duyarken neden gelmedin!" diye bağırdım. Aradan geçen üç aya inat ilk defa yüzleşiyordum onunla. Ama o benimle yüzleşmiyordu. Ben konuşsun isterken tek dediği aptal bi özürdü. Gözlerinin içine baktım orada haklı bir gerekçe görmek istedim.
"Senden sikik bir özür istemiyorum Onur," dedim ve yüzüme düşen saçlarımı elimle kulağımın arkasına sıkıştırdım.
"Senden neden yanımda olmadığının cevabını istiyorum? Neden beni teselli etmedin. Benim sadece sana ihtiyacım vardı be adam ama sen yoktun!"
"Korktum Doğanay!" dedi. Artık o da benim gibi bağırarak konuşuyordu. "KORKTUM LAN! Seni teselli edememekten korktum!"
"Korktuğun için mi kaçıp gittin?" diye bağırdım. Bir hafta hastanede yatmıştım koca bir hafta ama o sadece hastaneden çıkacağım gün gelmişti beni eve götürmeye. Bu tavrından dolayı onunla gitmedim. Oğlumu da aldım babamın evine geldim.
"Kaçmadım..." dedi. "Sadece yanına gelecek yüzüm yoktu. Ne diyecektim ki sana? Üzülme karıcım, bir daha deneriz mi? Bunu söylemem yitip giden bebeğimizi geri mi getirecekti?"
Ona inanamaz gözlerle baktım.
"Saçmala Onur! Konuşmasan bile olurdu sadece yanımda durup elimi tutsan bile yeterdi!"
"Yetmeyecekti Doğanay! Seni öyle çaresiz öyle yıkılmış görmeyi kaldıramazdım..."
"Bende artık seni kaldıramıyorum Onur... bu evliliği daha fazla sürdürmemi bekleme benden" dedim ve derin bir nefes aldım; "Hele de onca yaşanandan sonra..."

Aşkıma Mafya - İNFİAL (FİNAL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin