Aşkıma Mafya - İNFİAL (FİNAL)

53. Bölüm: MEHİR MESELESİ!

MFÖ - Aşkın Kenarından

''Her acının bir mükafatı var mıydı gerçekten..?''

Timuçin'in sürpriz evliliği büyük tepki uyandırırken düğün hazırlıkları son gaz devam ediyordu. Belki de düğün telaşı olmasaydı uzun bir süre Timuçin ve Nurselin'in evliliği konuşulurdu ama bu süreçte az da olsa araya kaynamıştı. Doğanay ve Onur'un yaşayacakları ev son haliyle hazırdı. Gelinlik ve kına gecesi için bindallı alışverişi de özenle yapılmıştı. Onur her ne kadar gelinlik provasında Doğanay'ı görmek istese de damadın gelini düğünden önce gelinlikle görmesi uğursuzluk getirir gerekçesiyle Ayşen Hanım ve Yeşim engellemişti.

Onur, annesi ve Yeşim'e hitaben; "Eğer açık saçık bir gelinlik aldıysanız Doğanay kendi düğününe pijamayla gider haberiniz olsun!" dedi. Ayşen Hanım işaret parmağını sallayan oğlunun işaret parmağını yakaladı.

"Bana bak! Biz dünkü çocuk muyuz da bize parmak sallıyorsun sen! Babası kılıklı seni! Git kendi işine bak sen, erkek aklınla kadın işlerine bulaşma! Hem benim gelinim ne isterse onu giyer o kadar!" dedi Ayşen Hanım. Dış görünüşündeki heybeti diline de yansıyordu.

Onur annesinin tepkisine şaşırsa da bozuntuya vermeden ortamdan kaçar adım uzaklaştı. Kadın milletiyle uğraşmaması gerektiğini biliyordu ancak bal gözlüsünü de kendilerine benzeteceklerinden korkuyordu.

İmam nikahı olduğu gün ise Doğanay'ın istediği mehir herkesi şaşırtmıştı.

"Ben mehir olarak sadakat istiyorum! Paraymış, altınmış bana göre değil!" diyen genç kız başta imamı daha sonra ise herkesi şaşırtmıştı.

"Olur mu öyle şey sevgilim? Ben sana bir ömür sadakat göstereceğim zaten bu istediğin çok saçma!" diye tepki veren Onur'a genç kız omuz silkmişti.

İmam; "Bak güzel kızım, bu genç adam nikahtan itibaren sana bir ömür sadakat göstermek zorunda zaten. Mehir ise ne olur ne olmaz, diye genç kızların dinimize göre kendini güvenceye alması demek! Ve mehir maddi olur çünkü manevi değerler zaten ikinizin arasında olması gerekenlerdir!" diye usulüne göre genç kızla konuşup ikna etmişti. Son olarak Onur'un bütçesine göre on bin lira mehir olarak belirlenmişti. İmam nikahı olduktan sonra Batuhan'ın içi daha bir rahat etmişti. Kız kardeşine ve Onur'a güvense de ne demişler ateşle barut yan yana durmaz! Herkes dağıldıktan sonra kısa bir an Onur ve Doğanay salonda yalnız kalmıştı.

"Karıcığım..." diyen Onur koltukta genç kızın dibine oturmuştu.

"Henüz tam olarak değil!" diyen genç kız koltukta Onur'dan kaçmaya çalışmıştı.

Onur genç kızı bir anda yakaladı ve kolunu omzuna atarak genç kıza sarıldı.

"Yarın kına, cumartesi de düğün ve resmi nikah sonra da tamamen benim olacaksın bal gözlüm!" dedi Onur

"Diyorsun?" diyen genç kız biraz naz yapmaktan zarar gelmez diye düşündü.

"Diyorum inatçı keçim, itirazın mı var?" diye sordu.

Doğanay genç adamın kendisine kullandığı üsluptan hiç hoşlanmadı ve karşılık verdi; "Sen böyle öküz öküz konuşursan beni anca rüyanda görürsün!"

"Görmediğimi nereden biliyorsun?" dediğinde Onur, Doğanay gözlerini kocaman açtı.

"Nasıl yani?" diye sordu.