syml - hurt for me
🍷
"Beni beklemeliydin oppa."
Henüz kulağından çekilmeden nefesini kulağımda hissettim. Güldü. Gülüşündeki tını bütün vücudumu titretmeye yetmişti.
"Bu kelimeyi nasıl kullanacağını çok iyi biliyorsun hımm, Su Jin-ah?" geri çekilirken dişleri arasına aldığı kulak mememi emerek bıraktı. İnleyerek karşılık verdim.
Sağ eli saçlarıma ulaşırken sol elini belime yerleştirdi ve beni kendine çekti. Bir an sonra sırtım soğuk granitle buluştu.
Saçlarımdaki eli enseme indi. Dudakları ise dudaklarımla buluşurken dili, alt dudağımda gezindi. Ne sorduğunu biliyordum. Dudaklarımı araladım. Daha önce çok kez keşfettiği yerde gezinmeye başladı dili. Bu sırada belimdekini elini yavaşça aşağı sürükleyip kalçama ulaştı. Ensemdeki eli ise göğüslerime ilerledi. Çoktan belirginleşen göğüs ucumu parmakları arasına sıkıştırdı. Dudaklarına inledim. Bunu duyduğunda kendini bana daha çok itti.
Ellerimi göğüslerinden omuzlarına taşıdım. Sol kolumu boynuna sarıp kendimi yukarı çekerken sağ elimin parmaklarını saç tellerine sıkıca dolayıp aşağı çektim.
Sıradaki hamlemi biliyordu. Dudaklarını dudaklarımdan çekip yüzünü boynuma gömerken Yavaşça eğilip dizlerimin arkasından tutup kucağına aldı. Bacaklarımı beline doladım. Kadınlığımı okşayan erkekliğini hissettiğimde adını fısıldadım. Sabırsızdım. Fazlasıyla hazırdım. Hazırdık.
Yavaşça içime girerken dişlerini omzuma bastırdı. Bağırmamak için dudağımı ısırdım. Sol eliyle yüzümü kavrayıp baş parmağıyla dudağımı dişlerimden kurtardı ve alt dudağımı aşağı çekip dişlerime dokundu.
Hareketleri gittikçe hızlanıyordu ve ben gittikçe daha yukarı tırmanıyordum. Korkuyordum. Bugünkü iki reddedişimin intikamını alacağından ve şimdi bir anda geri çekileceğinden korkuyordum. Bizi sona taşıdı. Sonra ise beni kucağında tutmaya devam ederken banyonun zeminine oturdu. Alnını omzuma dayadı ve kollarını sıkıca bana sardı. Hızlı nefes alışverişi tenime çarpıyordu.
Suyun altında kısa bir süre öylece bekledikten sonra elimi saçlarına çıkardım. Ve kafasını geri çektim. O an öfkeyi bile görmeyi bekleyebilirdim yüzünde. Ama hüznü görmeyi beklemiyordum. Endişeyle yüzünü avuçlarım arasına aldım. Gülmeye çalıştı.
"Jae Bum?"
"Hımm?"
"Ne oldu?"
"Yok bir şey. Bir şey olmadı." dedi ve yüzünü yeniden boynuma gömüp kollarını sıkıca sardı. Yeniden yüzüne bakmak istedim ama izin vermedi. Bunun yerine saçlarını okşayıp sordum.
"Neyin var?"
"Bir şeyim yok. Neden?" boynuma gömüldüğü için sesi boğuk geliyordu.
"Üzgün duruyorsun."
"Üzgün değilim. Aksine mutluyum."
"İnandırıcı gelmiyor."
"Mutluyum."
İç çekti.
"Sana bir şey itiraf edeyim mi?"
"Hımm?"
"Uzun zamandır ilk kez bunu söyleyebiliyorum; mutluyum."
Yutkundu. Derin bir nefes alıp göğsümün üstünden öptü.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Holic | Jae Bum
Fanfiction⛔️ Bu hikaye cinsellik, şiddet, psikolojik şiddet ve diğer tetikleyici ögeler içerir. Bu tarz içeriklere karşı hassasiyetiniz varsa lütfen okumayınız. ⛔️ "Üzgünüm, gözlerimi senden alamıyorum." diye fısıldadı. Teninden yayılan parfüm kokusu, nefe...