Holic | Jae Bum

44.

defsoul - sin (ft. jomalone)

🍷

"Ne güzel bir karşılama Su Jin-ah."

Dudakları dudaklarıma özlemini anlatıyordu her hareketinde. Elleri tenime dokunmadan geçen zamanı telafi etmek ister gibi geziniyordu tenimde. Sırtımı dayadığım soğuk granitler her bir hücremdeki alevleri soğutamıyordu.

Dudakları çeneme, çenemden de boynuma inerken parmaklarını kalçama sapladı ve beni kendine bastırdı. Suyun altından yana çekti ve vücuduyla yeniden granitle kaplanmış duvara itti. Kasıklarımda hissettiğim sertlik ile kafamı geri attı. Dudakları köprücük kemiklerimde izler bırakarak göğüslerime indi. Biri diliyle buluşurken diğerine elini yerleştirdi. Göğüs uçlarımı dişleri ve parmakları arasına sıkıştırıp çektiğinde dudaklarımdan adı döküldü.

Dudaklarını diğer göğsüme taşırken sol eli birbirine bastırdığım bacaklarımı araladı. Elini sol bacağımın içinde sürükleyip başparmağını kadınlığıma dokundurdu. Bacaklarım bu ani hareketin etkisi ile titrediğinde kollarımı omzuna doladım, saçlarına tutundum.

Doğrulup dudaklarıma taşıdı dudaklarını. Parmakları ise oraya yöneldi. Baş parmağı küçük tepeciğim ile buluşup daireler çizerken orta parmağını içine itti. Dudakları çığlığımı hapsetti. Omuzlarına daha sıkı sarıldım.

Diğer elini saçıma çıkarıp eline doladı ve geri çekti. Geri çekerken alt dudağımı ısırdı. Geri çekildi. Yüzünde kendini beğenmiş bir ifadeyle önümde diz çöktü. Dudağımı neredeyse kanatacak kadar fazla ısırdım.

Bir parmağını daha içime iterken dudaklarını da oraya bastırdı. Kafamı geriye attım. Saçlarından tutup kendimi ona ittiğimde elini kasığıma bastırıp duvara geri itti. Dudaklarını bir anlığına çekip konuştu.

"Bana bak Su Jin."

Parmakları ve dudakları daha da sert hareket etmeye başladığında orgazmın basamaklarını hızla tırmanmaya başladım. Gözlerimi onun için açık tutmaya çalışıyordum ancak yenik düştüm. Kafamı geriye attım. Hareketleri yavaşladığında kafamı hafifçe arkamdaki granite vurdum.

"Su Jin-ah~~"

Kafamı kaldırdığımda karşımdaydı. Bir eli oradaki oyununu sürdürürken diğer eli gözlerimi kaçırmamı engellemek için boğazıma dolandı, hafifçe sıktı. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı.

"Bana bak. Oraya ulaşmak istiyorsan gözlerime bak Su Jin-ah. Oraya geldiğinde gözlerindeki bulutları görmek istiyorum."

Gözlerimi sıkıca kapatıp yeniden açtım. Dudaklarımı ısırdım. Öyle sert ısırdım ki kan tadını alabiliyordum artık. Vücudum sarsılmaya başladı. Orgazmımı sürerken parmaklarını hareket ettirmeye devam etti.

Parmaklarını çekip tenimde sürükleyerek dudaklarıma getirdi ve nefes almak için araladığım dudaklarımdan içeri süzüldü. Boğazımdaki elini çekip suyu kapattı ve dizimin arkasına yerleştirdi. Bacağımı kaldırmak için hamle yaptığında omzuna sarılıp kendimi yukarı çektim. Diğer elini de belime yerleştirip küvetten çıktı ve odama ilerledi. Yatağa yaklaştığımızda neredeyse fırlatır gibi yatağa bıraktı. Çok geçmeden üzerimdeki yerini aldı. Bedeni bedenimi okşayarak yukarı çıkarken erkekliği kadınlığım ile tek seferde buluştu. Çok derinlerden geliyormuş gibi gelen çığlığım kulağıma ulaştı.