Hadi buraya okumaya başladığınız tarihi atın! 🍀
Önce ben başlayayım: 24.01.2019 🌺
Çiçek'ten
Gün aymış ve bütün ışıklarını yüzüme yönlendirmişken uyanmamak imkânsızdı benim için. Salondan gelen gürültü ve patırtılarda tek uyananın ben olmadığını açıkça gösteriyordu. Salona geçtiğim zaman aile boyu sofraya oturulmuş kahvaltı yapılmaya başlanmıştı bile. Masaya doğru ilerlerken göz devirdim.
"Zaten Çiçek kim ki? Kimse ona haber vermesin, o da aç kalsın. Yazık değil mi bu kıza?" Sandalyemi çekip oturdum hemen. Babam, yanında duran çaydanlıkla bardağımı doldurunca uzanıp aldım.
"Günaydın Çiçeeem. Kusura bak bir zahmet de dört defa Temmuz, iki defa annem, bir seferde ben geldim uyandırmaya. Baktık senin mevsimin gelmiş karışmadık bizde." Haziran abimin konuşmasının başlarında göz devirsem de kapanışı ayağına tekme atmakla yapmıştım.
"Ne mevsimi be?" Diye sordum
"Kış mevsimi abiciğim, kış mevsimi." Abimi tekmelemenin hazzıyla dolup taşarken söylediklerini anlamam biraz zor olmuştu.
"Baba ya! Bir şey söyler misin şu abime bana ayı demeye getiriyor lafı." Abimi babama şikayet etmeme ilk tepki Temmuz abimden gelmişti. Büyük bir kahkahayla beraberinde tabii.
"Estağfurullah ne getirmesi direkt söylüyorum." Abime dil çıkartıp önüme döndüğümde kahvaltımı yapmaya başladım.
Babamın bize gülüp durması, Temmuz abimin 'siz iflah olmazsınız' bakışları ve annemin terlikleriyle kahvaltı faslı bitmiş, okul hazırlığı başlamıştı.
Mahalle lisesinde yeni bir yıl başlıyordu ve ben buna hiç mi hiç hazır değildim. Okuldu yani bu sonuçta kim ne kadar hazır olabilirdi ki? Nihayetinde okul eteği, gömleği, ceketi tam takım giyinmiş, hazırlaması 5 saniye olan çanta takılmış, şimdi sırada giymekten asla vazgeçemediğim ama giyerken de bir hayli zorlandığım spor ayakkabılarımı giymek vardı. Ayakkabılarım dün yıkandığı için tabanları temizdi. O yüzden evin içinde giymemde bir sakınca yoktu annem açısından.
'Hadi kızım Çiçek yaparsın sen, ha gayret!' diye diye kendimi gazlamam bir işe yaramıştı ki yarım saatte giyebildiğim ayakkabıyı on dakikada giyebilmiştim. Boy aynasında kendime son kez baktıktan sonra odamdan ayrıldım. Babam, okul için çoktan çıkmıştı. Temmuz abim ve annem mutfağı toparlarken yanlarına gidip çıktığımı haber verdim.
''Harçlığın var mı güzelim?''
''Var abi, babam cüzdanımın üstüne koymuş.'' Abim ve annemin yanağından öpüp hızlı adımlarla evden çıktım. Binadan çıktığımda ilk iş olarak kulaklığımı takıp moodumu yükseltecek hafif oynak bir şarkı açtım. Yürümeye başladığım yerde bedenim kendisini şarkının ritmine kaptırmıştı. Bu duruma benimle birlikte bütün mahalleli de alışıktı. Hatta arada sırada Remzi Amcayla Sami Amca bana eşlik ederdi. Müziğin ritmiyle birlikte adımlarım iyice hızlandığı için gideceğim yere varmam uzun sürmemişti.
Hande'lerin evinin önüne geldiğimde kapıyı hunharca çalmaktan çekinmedim. Kapı uzun süre açılmayınca bu sefer kapı yumruklarımın değil, tekmelerimin hedefi olmuştu. Ayaklarımın acımaya başladığını hissettiğim anda kapı açılınca tekmelerim bu sefer kapıyı değil, Selçuk abiyi bulmuştu. Hafif korkarak geri adım attığımda durumu anlamak için bakışlarımı Selçuk abinin yüzüne doğru çıkardım. Birkaç saniye bakıştıktan sonra Selçuk abinin bağırmasıyla yerimde zıpladım.
![](https://img.wattpad.com/cover/162980025-288-k519501.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHALLE ARASINDA (Tamamlandı) #wattys2021
Teen FictionKadifekale ve Limontepe mahallesine hoşgeldiniz! 💐 Unutmayın burada her şey 'Mahalle Arasında.' 💙