Hastane, kına, düğün derken çok geri kalmıştım kendimden. Bir de ayrılık eklenmişti şimdilerde buna. Bu kadar erken bir ayrılık yaramamıştı bana. Düğünden sonra okula bir süre gitmemeyi tercih etmiştim. Devamsızlık hakkımı bu süreçte kullanırken üniversite sınavı içinde elimden geleni yapıyordum. Nasıl hissettiğimden pek haberim yokken, sanırım kendimi herkese kapamıştım. Canım nefes almak bile istemiyordu! Ama bunun sebebi tabii ki de sadece Bulut ile yaşadığım ayrılık değildi. İçimde sebebini bilemediğim, adını koyamadığım bir hüzün vardı.
Okula gitmediğim dördüncü günümde yine odamda ve yatağımdaydım. Annem ile ilk gün konuşup kendimi anlatmıştım. Annem önce bu durumuma üzülüp sitem etse de bu duygularımı erkenden yaşayıp kabullenmem gerektiğini düşünüyordu. Bu yüzden bana bu 'yas' döneminde müsaade edip evin meraklı erkeklerini tepemden almıştı. Babam ve abimler her ne kadar benimle karşı karşıya gelmese de her gece yanıma geldiklerini biliyordum. Üstümü örtüp birkaç güzel sözlerini söyleyip gidiyorlardı. Tabii Haziran abim arada bir Bulut'a saydırıyordu yinede.
Kulağımda ki kulaklıkla sevdiğim şarkılardan birini dinliyordum. Haramiler - Mavi Duvar kulağımda hoş tınılar bırakırken birden kapımın sertçe açıldığını hissettim. Biraz korku ve panikle yataktan fırlayıp yere düştüğümde ise odamda kahkaha sesleri yükseldi.
''Çiçeeeeeem.'' Sesin Hande'ye ait olduğunu anladığımda yerden kalkıp yatağa oturdum yeniden.
''Ruh hastası?''
''Yokluğunda harbiden ruh hastası oldum be Çiçeeem.''
''Hande doğru söylüyor Çiçeğim. Okul sensiz hiç çekilmiyor.'' Esra dudakları büzerek konuşunca bakışlarım ona çevrildi bu sefer.
''Ben uzun bir süre inzivaya çekildim a dostlar. Beni acımla ve kendimle yalnız bırakın.'' Kızlara kıçımı dönüp yeniden yatağımın için gömüldüm. Birkaç dakika geçmeden yataktan defalarca hoplamamla yeniden yere yapıştım.
''Sizin amacınız benden temelli kurtulmak mı lan? Bakın doğruyu söyleyin bana vallahi kızmayacağım.'' Kızlar yataktan kafalarını sarkıtarak bana baktılar.
''Amacımız yeniden yaşaman gerizekalı. Ne bu haller ilk defa mı birinden ayrıldın?'' Merve'nin sorusundan sonra birkaç saniye sussam da cevap verdim.
''Evet.'' Bu sefer cevabımdan sonra susan bizim kızlar olmuştu.
''Salak, kızın ilk sevgilisiydi bu.'' Tuğçe, Esra'nın kafasına vurarak konuştu.
''Ay ne vuruyorsun kafama Tuğçe. Hep senin bu ağır darbelerin beni bu hale getirdi.'' Kızların kendi aralarında ki tartışmalarına göz devirip yerle vedalaşıp kendimi yatağa attım.
Kızların arasına yerleştiğimde kafamı onlar yataktan sarkıttım. Bakışlarım tavana dönerken onlarda benimle aynı pozisyona geçtiler.
''Çiçeğim bir şey soracağım?'' Hande'nin soruyu sormasına fırsat vermeden cevabımı verdim.
''Evet, pişmanım.''
''Peki neden ayrıldın?'' Merve'nin sorusuna hemen cevap vermeyip biraz düşünmeye karar verdim.
''Orada olanlar hoş şeyler değildi çünkü. Ben onun sevgilisiyim. Melike mi Melisa mı artık adı neyse o kızdan hoşlanmıyorum kabul ediyorum ama orada yaptığı şey beni yok saymaktı. Bunun başka bir açıklaması yok. Bulut orada beni unuttu. Ne yapmamı beklerdiniz?''
''Haklısın Çiçeğim ama ayrılmakta fazla büyük bir karar olmadı mı?''
''Allah aşkına Tuğçe, adam orada beni görmedi. Beni görmeyen birine ne yapabilirim.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHALLE ARASINDA (Tamamlandı) #wattys2021
JugendliteraturKadifekale ve Limontepe mahallesine hoşgeldiniz! 💐 Unutmayın burada her şey 'Mahalle Arasında.' 💙