'Hoşgeldin Melek'

11.4K 654 125
                                    

Sabah evde birinin yüksek sesle konuşmasıyla uyandım. Yataktan kalkıp salona doğru geçtiğimde annem ve Selin ablanın kapının önünde konuştuğunu gördüm.

"Günaydın anne. Hayırdır bu saatte?" Diye konuşmaya başladım.

"Günaydın Çiçeğim hadi evde ki herkesi uyandırın bize gelin. Kahvaltı hazır sizi bekliyoruz."

Annemin talimatlarından sonra hepimiz bizim eve geçtik. Annemler hava güzel diye kahvaltıyı balkonda yapmayı düşünüp masayı çoktan hazırlamışlardı. Hepimiz bir yandan kahvaltımızı edip bir yandan da sohbetimizi eksik etmiyorduk.

"İnşallah bu günü sağ sağlim atlatırız. Bir sorun çıkmaz değil mi Selin?" Soruyu yönelten annemdi.

"Sanmıyorum Sultan abla. Yaşlarınız, maddi durumunuz ve aile içi durumunuz hepsi tam istenilen boyutta. Eğer görüşmeler iyi geçer Dünya'da sizinle kalmak için olumlu görüşler sunarsa prosedürler tamamlanır ve akşam olmadan küçük hanımı evde ağırlarsınız." Selin ablanın olumlu konuşmasından sonra bizimkiler oldukça rahatlamıştı.

"Dünya'yı sabırsızlıkla bekliyoruz hepimiz. Odasını da hazırladık küçük hanımın. Tek eksik o kaldı."

"Aşk olsun baba bize niye söylemiyorsunuz?"

"Haziran bey evde daha çok vakit geçirseydiniz muhakkak görürdünüz ama maalesef. Kısmet değilmiş oğlum." Babam son cümlesiyle beraber kahkaha atmaya başladı.

"Baba odaya bakabilir miyiz? Hem nereyi hazırladınız? Keşke benim odamda kalsaydı Dünya."

"Çiçeğim maalesef Dünya odasını görmeden siz göremezsiniz. Ayrıca abinler ve senin odan nasıl ayrıysa Dünya'nın da odası ayrı olacak. Hepinizin kendi özel alanı farklı olmalı biliyorsun. Odasını da eski ütü odasına hazırladık." Babamın konuşmasından sonra bir daha konuşan olmamıştı.

1 saat içerisinde balkon toparlanmış çay demlenmişti. Şimdi hepimiz salonda oturmuş sosyal hizmetlerden görevlilerin gelmesini bekliyorduk.

"Selin abla sence Dünya'yı da yanlarında getirirler mi?"

"Sanmıyorum hayatım. Dediğim gibi olumlu karar verdikleri zaman Dünya'yı getirirler. Şimdi görüşme aşamasında çocuğun da buraya gelmesi pek etik olmaz." Selin ablanın konuşması bitince kapı çaldı. Annem ve babam önde olmak üzere hepimiz kapıya doğru gittik. Kapı açıldığında ikisi kadın üç kişi vardı. Hepsi oldukça güler yüzlüydü.

Kısa süren bir tanışma faslından sonra hepimiz salonda oturmuştuk.

3 saate yakın görüşmeler nihayet bitmişti. Ev halkıyla teker teker görüşüp not almışlardı. Anlattıklarına göre Dünya'nın bizimle yaşaması uygun görülürse ilk önce bir sene bizimle yaşayacaktı. Bu bir sene içerisinde de 3 veya 4 defa haberli veya habersiz bir şekilde gelip bizleri kontrol edeceklerdi.

Bütün aile salonda otururken hepimizin gözleri babamın sehpa üzerinde duran telefonundaydı. Selin abla prosedürleri ve birkaç evrak işini halletmek üzere sosyal hizmetlerden gelenlerle beraber yurda geçmişti. Hepimiz ondan haber bekliyorduk. Babam göz kırpmadan öylece duruyordu. Bizler ise yerimizde duramıyorduk. Aniden çalan telefon hepimizin tansiyonunun yükselmesine sebep oldu. Herkes birden ayaklanınca babam soğukkanlılıkla telefonu açıp hoparlöre aldı.

"Ali amca?" Selin ablanın sesi çok tek düze geliyordu. Umutlarım teker teker suya düşerken Temmuz abime sarıldım.

"Abi lütfen olumlu olsun!"

"Çiçek kızım, bekle bir hemen koyuverme kendini." Abim bir yanda saçımı okşarken babam konuşmaya başladı.

"Kızım haberler nasıl? Hadi gözünü seveyim güzel haber ver bize." Babamın konuşmasından sonra Selin ablanın derin bir nefes aldığını duyduk.

MAHALLE ARASINDA (Tamamlandı) #wattys2021Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin