Keyifli okumalar dilerim.
-
Oturduğum yerde bacaklarımı olabildiğince kendime doğru çektim ve kollarımı etrafına sararak kafamı dizlerime gömdüm.
Bu hareketim, dizlerimin acısını daha da arttırsa da umurumda değildi. Bütün vücudum uyuşmuş gibiydi. Beynim karıncalanıyordu ve sanki başımda büyük bir uğultu vardı.
Eski sevgilim...
Eski sevgilim demişti değil mi o? Doğru duymuştum yani ben?
Peki neden canım birkaç saniye öncesine göre çok daha fazla acıyordu? Neden kıyafetlerin kız kardeşine ait olmasındansa eski sevgilisine ait olması canımın acısını kat kat arttırmıştı?
Allahım neden? Neden? Neden?
Bir gün içerisinde daha ne kadar kötü olay yaşayabilirdim? Neden bitmek bilmiyordu? Neden her defasında bir öncekinden daha da sarsıcı oluyordu?
Buna daha fazla ne kadar dayanabilirdim bilmiyordum ama bildiğim ve emin olduğum bir şey vardı.
Artık onu görmek istemiyordum. Hayran olduğum yeşillerini de istemiyordum. Çok kıymetli eski sevgilisini hâlâ daha unutamamış bir adamı ise hiç ama hiç görmek istemiyordum.
Lanet olsun.
Demek bu yüzden bu kadar tepki vermişti. Belli ki eski sevgilisine ait olan hiçbir şeye dokunulmasını istemiyordu. Muhtemelen onu çok sevmişti ve hâlâ özlüyordu. Oysaki bana kimseyi sevmediğini söylemişti..
"Kafandan şu an neler geçtiğini tahmin edebiliyorum. Seni küçük çocuk."
Ellerimi duyduklarımla eş zamanlı olarak yumruk şekline getirdim ve tırnaklarımı hızla avucuma batırdım. Hâlâ utanmadan konuşabiliyordu. Bu.. Bu nasıl bir düşüncesizlikti?
"Avuçlarına işkence etmeyi bırak ve yeşillerini bana çevir."
Bağıra çağıra ağlamak istiyordum. Her şeyi dağıtmak, bu evi başına yıkmak istiyordum.
Ahhhh. Bana bunları yaşattığı için nefret ediyordum ondan.
"Haydi güzelim."
Elleri, hâlâ yumruk şeklinde olan ellerime doğru uzandı ve tırnaklarımın uyguladığı acı baskıya son verdi. Ardından da parmak uçlarıyla tırnaklarımın avucumda bıraktığı izlerin üzerini yavaşça okşamaya başladı.
"O beni terk etti."
Ne?
Rüzgar'ın ağzından bir çırpıda dökülen sözlerle birlikte bir an için nefesim kesildi.
Pardon?
Ne demişti o? Terk mi etti demişti? Bir kadın Rüzgarı terk etmişti öyle mi? Yok canım daha neler. Olur mu öyle şey?
Kafamı yavaşça dizlerimden kaldırdım ve yeşillerine baktım. Gözlerinde garip bir şekilde acı yoktu. Hatta ufaktan alay kırıntıları bile olabilirdi.
"Ben.. Ben anlayamıyorum."
Dudağının kenarı hafiften kıvrıldı.
" Anlamayacak bir şey yok aslında. Her şey çok net. Biz buraya bir yıl önce birlikte gelmiştik. Sonra o , iki günün ardından burada yaşayamayacağını söyledi ve gitti. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADAYA DÜŞEN KIZ
Teen Fiction"Ne demek gemi batıyor?" diye çemkirdi genç kız geminin kaptanına karşı. Bu kadar mı basitti bir geminin batması? Bu ahmak adam utanmadan karşısına geçip nasıl böyle bir şey söyleyebilirdi? Genç kız kısa bir süre kaptanın yüzüne haince baktıktan s...