21|UYUŞTURUCU

21.8K 916 82
                                    

Perri Carol

Engel olamamıştım. Yine onu sinirlendirecek bir sürü laf etmiştim ve yine kendime engel olamamıştım. Anlayamıyordum bir türlü. Neden peşimi bir türlü bırakmıyordu? Neden ondan kurtulamıyordum? Neden tam hayatımın düzene girdiği anda tekrardan karşıma çıkıyordu?

O cümleler ağzımdan istemsizce çıkarken onu bu kadar sinirlendireceğimi tahmin etmemiştim. Ben sadece artık peşimi bıraksın istiyordum.

Durduk yere neden titremeye başladığı yavaş yavaş beynime dank ederken onun aniden oturduğu yerden fırlamasıyla aklıma gelen şeyin olmaması için Tanrı'ya yalvarıyordum.

Ama ona tekrar kullanmayacağı konusunda güvenmiştim. Hem neden o lanet şeyi kullanmaya başlamıştı ki?

Oturduğum yerden alelacele ayaklanıp arkasından koşmaya başladım. Sınıftan çıktığım anda beni durdurmaya çalışan iki kişiden zorlukla kurtulup insanlara çarpmamı bile umursamadan sadece koştum.

Beni engellemeye çalışan onun arkadaşlarıydı ve arkamdan geldiklerinden emindim. Onlar da farkındaydı bu manyak herifin ne yapacağının.

Beynim şu an olan her şeyi düşünmeyi bırakmış sadece ona odaklanmıştı. Eğer onun o an yaşayacağı şeylere şahit olursam ne hissedecektim bunu bilmiyordum. Biraz sonra karşılaşacağım şeylerden deli gibi korkuyordum.

Peki ama neden peşinden gidiyordum? Kendine zarar vermemesi neden beni bu kadar ilgilendiriyordu? Onun hayatında bir yerim var mıydı?

Saçmalama dedim kendi kendime. Daha adını bile bilmiyorken onun için ne kadar önemli olabilirdim ki benim sözümü dinlesin? Kendine zarar vermesini istemiyordum sadece. Başkası olsa onun için de çabalar, aynı şeyi düşünürdüm.

O hızla ilerlerken durması için yapabileceğim tek şey arkasından "Dur!" diye bağırmaktan başka bir şey değildi. Koridordaki herkesin bana olan anlamsız bakışlarını umursamayarak arkasından koşmaya devam ettim.

En sonunda yangın merdivenlerinin olduğu kapıyı açtığında ben de birkaç dakika sonra kapının önünde durmuştum. Kapıyı hızla itip içeri girdim.

Onu ellerindeki paketi açmaya çalışır bir halde görünce hızla elindekini alıp plastik paketi yırttım. İçindeki beyaz maddeyi yere döküp ayağımla ezdikten sonra etrafa dağıttım.

Ona sinirli bir bakış attığımda onun da aynı şekilde bana baktığını fark etmem uzun sürmemişti. Gözlerinin rengi koyulaşmış, beni öldürecekmiş gibi bakıyordu.

Hareketlerini her daim izlerken elini cebine atmasıyla yanında başka uyuşturucunun da olduğunu anlamıştım.

Vücudunun titremesini fırsat bilerek onu duvara doğru ittim. Elimi cebine sokup kalan bir diğer küçük paketi aldığım gibi aynı şekilde yere döküp etrafa dağıttım. Böylece yerde gözle görülür bir şey kalmamıştı.

Aniden kolumdan tutulup sertçe çekilmemle istemsizce bir çığlık koptu dudaklarımdan. Kolumun acısı her an daha da artarken kolumu ellerinden kurtarmaya çalışıyordum.

Kolumu sıkmaya devam ederken "Ne yaptığını sanıyorsun sen!" diye bağırması beni git gide tedirgin ediyordu. Onu sakinleştirmeliydim. Hem de bir an önce!

"L-lütfen kolumu b-bırakır mısın?"

Tanrım! Gözleri beni gerçekten korkutmaya başlıyordu. Bu kadar sinirleneceğini tahmin etmiyordum. Titremesini nasıl geçirebilirdim ki? En önemlisi bu acımasız bakışların üstesinden nasıl geleceğim?

"İhtiyacım var lan onlara! Anlıyor musun?!"

Beni ilerideki duvara doğru itmesiyle sırtımı sert bir şekilde duvara çarptım. Gözümden birkaç damlanın akmasına engel olamamıştım. Ağlamamak için kendimi sıkıyordum âdeta.

Birden boğazımda hissettiğim baskıyla çığlık attım. Beni öldürecekti! Bu sefer gerçekten kurtuluşum yoktu. Boğazımı sıkıp beni öldürmesini beklerken o ise öylece bana bakıyordu.

"K-korkuyorum.."

Fısıltıyla çıkan sesimi ben bile zor duymuşken onun gözlerini sımsıkı kapatmasıyla duyduğunu anlamıştım. Ondan korkmamı istemiyordu. Bunu fırsat bilerek ellerimi yavaşça boğazımdaki elinin üzerine koydum ve ellerini yavaşça çektim. O ise hiçbir tepki vermiyordu.

Ellerimi buz gibi olmuş ellerinden çekmezken "Niye yapıyorsun bunu kendine?" dedim yine fısıltıyla. Titremesinin yavaş yavaş azaldığını hissediyordum.

"Benim gibi iğrenç bir adam...senin gibi bir kadını haketmiyor Perri."

SAPLANTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin