Tahta çivilenmiş pencereden bölük pörçük süzülen ay ışığının önce yavaş yavaş azaldığını, ardından tamamile yok olduğunu, yerini gün ışığına bıraktığını izledi. Saatler geçtikçe Abdullah'ın yalan söylediğini düşünür, manasızca umuda kapıldığından dolayı kendini azarlıyor, az geçmeden yeniden bir umut ışığı beliyordu içinde. "Ya doğru diyorsa"diye kendi kendini teselli ediyor arada bir "ya Sabır "diyerek dudaklarının altında bildiği duaları mırıldanıyordu.
Uzaktan uluma, ardından horoz sesleri duyuldu. Yer yer duyulan ezan sesinin nidalarıyla sabah namazı vaktinin geldiğini anladı. Dışarıdan gelen takırtlar, araba motorunun çıkardığı gürültüler, tek tek atılan kurşun sesleri. Dün sabahtan beri geçirdiği hissleri; önce ölüm korkusu, ardından umutlanması, daha sonra kırk günde edemedikleri sohbeti bir kaç saate sıkıştırdıklarını hatırladı. Köşede atılmış kirli bir döşeğin üzerinde ellerini yüzünün altına koymuş her şeyden habersiz küçük çocuk gibi uyuyan Anna'ya takıldı gözleri. Sabaha kadar uyumamış, yatağında dönüp durmuştu. Sabah üzeri sızıp kaldığı tüm halinden belliydi. Gözlerini sıkı sıkı kapamış, yüzünde uykusuzluğun yorgun ifadesi vardı. Kapının dışından gelen adım seslerini bazen bir fısıltı, bazen gülüş, bazen de tartışma seslerinin izlemesi diğer odada ikiden fazla adamın olduğunu gösteriyordu. Cemal dün Abdullah'ın onlara yalan söylediğini düşündü:
"Bu kadar eşkiyanın içinden bizi nasıl kaçırabilir, yalan söyledi, Allah kahretsin."
Anna Cemal'in söylediği son kelimeleri duymuş, gözlerini açmıştı.
"Ben inanmamıştım, ama doğru olabileceğini hayaletmem bile güzeldi" dedi Cemal'in uykusuzluktan şişmiş gözlerine bakarak:
"Sababaha kadar uyumadın, bekledin "değil mi?
"Evet"
Anna gözünü Cemal'in karmakarışık saçlarında gezdirdi, bakışlarıyla karşılaşınca olanların suçlusu oymuş gibi gözlerini kaçırdı.
Dışarıdan gelen takırtı seslerinin çoğaldığını, heyecanlı konuşmaların arttığını, arada bir "emir", "komut" gibi lafların, kelimelerin geçtiği konuşmalar duydu. Arabanın kapısı açıldı, kapandı, motoru çalıştı ve uzaklaştı. Az geçmedi kapıya yaklaşan birinin adım seslerini, çevrilen anahtarın şıkkıltısı izledi ....
Abdullah'ın odaya girmesiyle her ikisi aynı anda doğruldu ve ardından soru dolu balkışlarını ona yöneltti. Abdullah önce tereddüt eder gibi duraksadı ne diyeceğini bilmedi, daha sonra
"haydı, hazırlanın, vakit geç olmadan çıkmamız lazım, her an dönebilirler" diye elindeki su dolu mataraları onların üzerine fırlattı. Duyduklarına inanamayan gözlerle karşılaşınca yineledi.
"Gidiyoruz"
Cebinden çıkardığı anahtarla önce Cemal'in, daha sonra Anna'nın ayaklarındaki zincirin kilidini açtı. Anna Abdullah'ın zinciri çıkarırkenki aceleciliğinden inciyen ayak bileklerini geri çekti, yüzünü buruşturdu. Adam bir anlık Anna'ya baktı, hiçbir şey demeden kemerindeki bıçağı çıkarıp önce Anna'nın, daha sonra Cemal'in bileklerindeki plastik kelepçleri kesti.
"Hemen çıkmamız, buradan uzaklaşmamız gerekiyor" dedi ve ardına bakmadan dışarı çıktı. Anna matarayı yerden alıp 'yanıldık' der gibi Cemal'e baktı, Cemal de aynı ifadeyle karşılık verdi. Abdullah'ın ardından dışarıya çıktılar. Sırtında büyük bir çanta almış , omuzuna geçirdiği Kalaşnikof'u bir eliyle kavramış Abdullah, diğer elinde tutduğu tabancayı Cemal'e uzattı.
"Al sende kalsın, gerekebilir...Acele edin" dedi ve binanın arkasına dolandı. Arkada bir beton duvarla kamufle edilmiş küçük bir kapıyı anahtarla açtı. El feneri ile içeriyi kontrol etti. Önce kendisi, ardından doktorlar orada onların neyi beklediğini bilmeden aceleyle karanlığa daldılar. Önce dağdan iner gibi aşağıya doğru 4, 5 metre derinliğe kadar vardılar, daha sonra bir süre dümdüz gittiler. Karanlık tunelin aydınlandırılması için kullandıkları el fenerini Abdullah kendisi tutuyor, önde gidiyordu. Bu tuneli henüz fazla kullanmadıklarını söylüyordu:

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doktor Cemal bir sevda hikayesi(TAMAMLANDI)
Misteri / ThrillerÖnceleri acılara dayanamadıkları için ağlıyorlardı, şimdi de ağlamadan duramadıkları için. Şimdi sıra geldi "Doktor Cemal'"e Keşfedenlerin dikkatini çeken ve bitirmeden bırakmadığı bir hikaye olduğunu söyleyebilirim. Doktor Cemal iç çatışmalarında...