*Bölüm Şarkısı: Meşrep - Kaybettim
22.Bölüm
Adam yan koltuğunda oturan eşinin somurtan yüzünün aksine mutluluğunu gülümsemesine yansıtmıştı. Uyandıkları andan beri Hande onunla inatlaşıp duruyordu ama bu Semih için önemli değildi. Onu bulmuştu ya, gerisini bir şekilde çözecekti. "Şarkı açmayacak mısın?"
Kadın ona cevap verme tenezzülünde bulunmadı. Semih duruma aldırış etmedi hatta başka bir soru sordu. "Kahvaltı için özellikle gitmek istediğin bir yer var mı?"
"Ne zaman pes edeceksin?"
"Etmeyeceğim. Öleceğim güne kadar somurtsan da tek kelime etmesen de senden ayrılmayı düşünmüyorum."
"Ama ben seni istemiyorum."
"Dün kalp atışların hiç öyle demiyordu."
Hande omuz silkti. "Sevmiyorum demedim, istemiyorum dedim. Kalbime söz geçiremiyorum belki ama zamanla unuturum."
"Beni unutmana izin vermem. Kalbini bir kere bana verdin, sana kimse söylemedi mi verilen şeyler geri alınmaz."
Kadın gözlerini devirip camdan dışarı bakarak somurtmaya devam etti. Bir aydır aklında dolaşıp duran bir soru vardı. Düşündü, bunu dillendirse içindeki istek vicdanını rahatsız eder miydi? Bilmediği sürece ömrü boyunca kafasını kurcalayacağını biliyordu. Derin bir nefes alıp konuştu. "O yaşıyor mu?"
"Kim?"
Yutkundu. Bu konuları konuşmak çok zordu. Bir ay boyunca Melih'in ayarladığı çok iyi bir psikologla görüşmüştü ama orada bile kelimeler zorlukla ağzından çıkmıştı. "Bebeğimizin katili, ne oldu ona?"
Yaşamasını istemiyordu ama bir yanı da bu düşünceden rahatsız oluyordu. Karşısına gelse gözünü kırpmadan öldüreceğini biliyordu, hayatında ilk defa gerçek anlamda birini öldürmeyi düşünmüştü. O bir cani ya da katil değildi. Diğer yandan ondan bebeğini çalan biri yaşamayı hak etmiyordu gözünde. İçindeki o acı his hiçbir zaman geçmeyecekti, ölen kimse de zamanı geriye getirmeyecek ve kayıplarını ona vermeyecekti. Bütün bunlara rağmen yaşadıklarını da unutamıyor, onu bu karanlığa itenlerin nefes almasından nefret ediyordu.
Semih'in cevabı oldukça kısaydı. "Öldü." Kadın bunu tahmin etmişti. Kocasının daha önce de birini öldürdüğünü görmüştü sonuçta. Sebebini bilmiyordu, hiç de sormamıştı. Bununla ilgili konuşmaktan hep kaçınmıştı ama hiçbir cinayetinde bu kadar haklı bir sebebi olduğunu zannetmiyordu.
"Nasıl?"
"Bilmek istemezsin. Her şeyi ödedi, sadece bunu bilmen yeterli."
"İstiyorum."
Adamın direksiyonu kavrayan parmak boğumları beyazlaşmış yüz ifadesi de gerginleşmişti. Boğazı kurumuştu. Bunu Hande'ye anlatması mümkün değildi. Kadın her ne kadar onun ölümüne üzülmeyecek olsa da Semih'in caniliğinden korkabilirdi. "Anlatmayacağım."
"Sana istediğimi sorabileceğimi söylemiştin."
"Bu başka bir durum, sorabileceğini söyledim ama sana anlatamam Hande. Anlatırsam hem senin vicdanının yükünü taşıyamazsın hem de benden korkarsın."
Hande biraz duraksadı. Eğer konuşmak istemiyorsa çok acılı bir ölümü olmuştu demek ki. "Peki, neden yapmış bunu? Nasıl bir rakibinin böyle bir nefreti olabilir ki sana karşı? Bana sevdiği kadını ve çocuğunu ondan aldığını söylemişti. Bunun bir ödeşme olduğunu söyledi ama senin bir çocuğu öldürebileceğine inanmak istemedim. Yapmadın değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dikkat! Mafya Var! ☠ - Yeniden Sevmek / Aşka Kırgın
Teen Fiction"Bir süre misafirim olacaksınız küçük hanım." Kadın kaşlarını çattı. Misafirlik rızaya bağlı olan bir şeydi ve bu adam onu zorla alıkoyamazdı. Hem küçük hanım da ne demekti? Öyle ufak tefek görünüyordu güçsüz bulmuştu her halde. Oysa o hiçbir zaman...