*Selam, Dikkat! Mafya Var! tarihinin sanırım en uzun bölümüyle karşınızdayım. Son zamanlarda bölüm yazarken sonunu getiremiyorum bir türlü söylemiştim zaten. Sanki ben yazmıyorum da onlar gerçekten yaşıyor, konuşmalar falan kendiliğinden akıveriyor. İlk defa böyle bir şey yaşıyorum ben de anlamadım neden bu kadar bir yazma isteği içindeyim. Şu sıra oldukça sık bölüm geliyor çünkü hem ilham konusunda sıkıntı yaşamadığım bir dönem (nazar değmez inşallah) hem de önümüzdeki haftadan itibaren sınavlarım başlıyor. Çok bölüm atabileceğim bir süre olmayacak. Umarım çok tepki çekmem çünkü bazen kızıyorsunuz ama gerçekten yazabildiğim zaman yazıyorum zaten :)
*Son sahnedeki olayı çok orta seviyede yazmaya çalıştım ama bilemiyorum ayarı tutturabildim mi. Umarım bölümü beğenirsiniz. Aaa, uykusuz yazdığım için hata yapmış olabilirim, o konuda da kusura bakmayın :)
*Bir de biliyorum çok konuştum ama son olarak merak ediyorum sizin okumayı en çok sevdiğiniz sahneler ne tarz sahneler oluyor? Ya da şu ana kadar en sevdiğiniz sahne hangisiydi? Akışı belirlemek konusunda sizden fikir almak istiyorum yoksa finale asla gelemeyeceğiz bana kalırsa, planladığımdan çok ayrı gidiyoruz :D
*Bölüm şarkısı: Güntaş Özdemir - Benimle Yan
34.Bölüm
Semih'in duştan çıkarken de sadece iç çamaşırını giymiş olması Hande'nin kaşlarını çatmasına sebep oldu, ardından da hemen gözlerini kapattı. Yine de aradan geçen süre içinde adamın tam kurulamadığı bedenini gayet net görebilmişti. Adam kahkaha attı. "Saatlerce kollarım arasında uyuyan sen değildin sanki."
"Çok kötüsün."
Pantolonunu giyip hâlâ elleri gözlerinin üstünde duran ama arkasındaki aynaya doğru dönmüş karısına yaklaştı. Kollarını onun omuzlarının üstünden sarıp kadını kendine çekti. "Parmağının arasından baktığını görüyorum."
Karnına yediği dirsekten pek de etkilendiği söylenemezdi. Gerçi dirsek attıktan sonra hemen elini tekrar gözünün üstüne koymuştu. Hande'nin yeni kuruttuğu saçlarına burnunu ve çenesini sürterek derin bir nefes çekti. "Çok güzel kokuyorsun."
"Duş aldığımdandır."
"İnanılmaz da romantiksin."
Gülüşü çok yakındı, kadının içinde bir kıpırtıya sebep oldu. Semih onu bırakıp tişörtünü giydi. Kadın o duştayken valizden çıkardığı bir kol çantasına gerekebilecek eşyalarını koymuş, çıkardığı güneş gözlüğünü ise yanına almaktan vazgeçip komodine bırakmıştı. Hafif bir çantayla gezmeyi tercih ederdi. Semih de sadece boynuna astığı fotoğraf makinesini ve cüzdanını almıştı yanına.
İkisi de tamamen hazırlanıp odadan çıkarken kadın iki yabancıymış gibi aralarında hayli mesafe bırakmıştı. Adam sonunda dayanamayıp kadının elini tuttu ve kendine çekti. "İnsan yemediğimi biliyorsun değil mi?"
Dudaklarını büzüştürüp adamın taklidini yaptı. "Sen bu taklit işine iyi alıştın bakıyorum."
Hande omuz silkti. Otelden çıktıklarında adam otoparka yönelmişti ki kadın onu durdurdu. "Gideceğimiz yer uzak mı?"
"Arabayla beş dakika sürer."
"O zaman yürüyerek gitsek olur mu? Hem hava çok güzel hem de araba beni tutuyor, dün o kadar yolculuk yaptık bu gün yürümeyi tercih ederim."
"Tamam, öyle istiyorsan yürüyelim."
Otelin arka tarafındaki geniş yola çıkarlarken birbirlerinin elini hâlâ bırakmamışlardı. "Buraya daha önce çok geldin mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dikkat! Mafya Var! ☠ - Yeniden Sevmek / Aşka Kırgın
Teen Fiction"Bir süre misafirim olacaksınız küçük hanım." Kadın kaşlarını çattı. Misafirlik rızaya bağlı olan bir şeydi ve bu adam onu zorla alıkoyamazdı. Hem küçük hanım da ne demekti? Öyle ufak tefek görünüyordu güçsüz bulmuştu her halde. Oysa o hiçbir zaman...