Yazdığım hikayelerde karakter resmi paylaşmayı pek sevmiyorum çünkü okuyucunun kendi hayal gücüne göre şekillendirmesi daha uygun geliyor. Ancak daha önce Karan karakterine ait bir paylaşım yaptığım için Berzah'la ilgili de küçük bir paylaşım yapmak istedim. Bir okuyucumun da talebiyle sizler için uzun bir araştırma yaptım ve kafamdaki Berzah karakterine uyan bir tanecik resim bulabildim çok şükür. Umarım sizlerde beğenirsiniz. Bu bölüm birtakım küçük sürprizlerle karşılaşabilirsiniz. O yüzden tetikte olun. Beklediginize değecek upuzun bir bölüm oldu. Sizleri seviyorum. İyi ki varsınız. Oylarınız ve yorumlarınız beni nasıl mutlu ediyor anlatamam. Satırlarıma kıymet veren yüreğinize sağlık. Keyifli okumalar.
En sevgiliye emanetsiniz...İstanbul;
Tüm zamanların başkenti İstanbul ' a ayak bastıkları an, Berzah'ın yolculuk boyunca göğsünde tepişen heyecan nirvanaya çıkmıştı. Burası büyüleyici bir şehirdi. Kokusu dahi farklıydı gördüğü tüm şehirlerden. Kokusunda dahi insanı büyüleyen bir tılsım vardı. Ama bir o kadar da korkutucuydu Berzah'a göre. Alışkın olmadığı kadar kalabalık, alışkın olmadığı kadar özgür bir şehirdi istanbul. Yaşamayı tercih etmeyeceği ama büyük ihtimalle memleketine döndüğünde özlemekten de kendini alamayacağı kadar güzeldi. Henüz çok az bir kısmını görebilmişti ama bu gördükleri bile şimdiden onu o büyülü tılsımın etkisi altına almayı başarmıştı.
Uçaktan indiklerinde onları Oya ve nişanlısı Erkan karşılamış ve burada kalacakları süre boyunca kullanabilecekleri özel bir aracı genç çift için havaalanına kadar getirmişlerdi. Her ne kadar Oya onları kendi evlerinde misafir etmek istese de Berzah'ın rahat edemeyeceğini düşünen Karan, eski bir arkadaşının otelinde rezervasyon yaptırmış ve orada kalmak istediklerini söyleyerek bu nazik daveti kibar bir şekilde reddetmişti.
Beş yıldızlı otelin özel süit odalarından birini kiralayan Karan, burada kalacakları süre boyunca karısının rahat etmesi ve kendini evinde gibi hissetmesi için ne gerekiyorsa yapılmasını emretmiş ve güzel karısı için adeta rüya gibi bir oda hazırlatmıştı. Akşam saatlerinde vardıkları otelde onları Karan 'ın okul yıllarından arkadaşı ve aynı zamanda otelin ortaklarından biri olan Faruk bey karşılamıştı. Kısa bir sohbetin ardından genç çiftin bavulları odalarına çıkarılmak üzere otel çalışanları tarafından teslim alınmıştı.
Kısa bir kahve molasının ardından odalarına çıktıklarında, Berzah yüreğindeki heyecanın dizginlenemez bir boyuta çıkmasına neden olan bir sürprizle karşılaştı. Kapıdan içeri girdikleri an ayaklarının dibinde hissettiği yumuşak doku ile bakışlarını yere eğdi ve kapının önünde başlayıp , loş odada yönünü tam olarak belirleyemediği bir noktaya kadar uzanan gül yapraklarından yapılmış kırmızı yol aklını başından aldı. Kalbi bir davulun gürültülü ritmi gibi akıl almaz bir tempo ile göğüs kafesine baskı yapıyor ve nerdeyse nabzını tüm omurgasında rahatlıkla hissediyordu. Karan'ın parmakları, parmaklarına dolanıncaya kadar onun odanın içindeki varlığını dahi unutmuştu. Kendini bir masalın içinde gibi hissediyordu. Herşey öylesine güzel ve büyüleyici görünüyordu ki, hissettiği heyecan yüzünden bacakları tirtir titriyordu. Karan hiç konuşmadan nazik bir şekilde onu kendi ile birlikte odanın içine doğru sürüklerken ayak izlerinin bıraktığı küçük darbeler yerdeki gül yapraklarını eziyor ve sağa sola dağıtıyordu. Geniş bir oturma grubunun olduğu muhtemelen salon olarak dizayn edilmiş olan bölümün hemen çaprazında tavandan yere kadar uzanan pencerenin önüne manzarayı rahatlıkla görebilecekleri şekilde bir masa hazırlanmıştı. Beyaz sade bir örtü ile hazırlanmış olan masanın üzerine de yine aynı kırmızı gül yapraklarından serpiştirilmiş ve mumlarla romantik ve şık bir hava verilmişti. Yerdeki gül yaprakları tam masanın önünde son buluyordu ve muhteşem İstanbul manzarası, odanın içindeki romantik havayı perçinleyen büyülü güzelliği ile, adeta ayaklarının altına serilmiş gibi duruyordu. Berzah kısacık bir an masaya değdirdiği bakışlarını hızla önünde duran muhteşem manzaraya çevirdi ve " bu gerçekten olağanüstü bir görüntü " diye heyecanla mırıldandı. Boğaz köprüsünün ışıltılı görüntüsü onu kendine hayran bırakmıştı. Karan ' ın usulca beline dolanan kolları ve top şeklindeki karnının üzerine kapanan parmakları ile daha da heyecanlandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
^^ BERZAH ^^ (DÜŞ SERİSİ 1)
RomanceErkek egemenliğinin hakim olduğu topraklarda , bir yaşam uğruna feda edilen, hayallerine ve umutlarına zalimce balta vurulan gencecik, masum bir kızın hikayesi.. & Ait olduğu topraklardan acımasızca söküldüğünde küçücük bir tomurcuktu. Susuz bırakıl...