~İnatçı Zümrüt Göz~

7.5K 362 6
                                    

Karan bir önceki gecenin yorgunluğundan olsa gerek derin bir uykunun kollarındaydı o gece. İlk defa kızının ağlama sesini duymamıştı. Oysa en ufak bir mırıltısında Berzah'dan önce o fırlardı yerinden.

Berzah, usulca kalkıp kızının beşiğine yaklaştı ve onu kucağına alıp pencerenin önündeki berjerlerden birine oturdu. Yatağa geri dönmek bir an gözüne çok yorucu bir eylem gibi   görünmüştü, çünkü incittiği ayağı, üzerine bastıkça canını acıtıyordu. Neyse ki koltuklar beşiğin yalnızca birkaç adım ilerisindeydi. Sabah ilk işi Karan' a beşiği yatağın yanına almasını söylemek olacaktı. Böylece bebeği gece uyandığında onu rahatlıkla yanına alıp besleyebilirdi.

Kızının öyle hafif bir uykusu vardı ki en ufak bir fısıltı da dahi hemen kıpırdanıyordu. O nedenle Karan onun beşiğini yataktan biraz uzak bir konuma yerleştirmişti. Çünkü genç adam çoğu geceler karısı ile ufak bir sohbet yapmadan uykuya geçmiyordu. Bu artık onlar için vazgeçilmez bir alışkanlık haline gelmişti. Gün içinde yaşananlara dair, küçük bir günü değerlendirme sohbeti yapıyor ve birbirlerinin fikrini almaları gereken durumlar hakkında kısa süreli bir sohbet gerçekleştirip sonra koyun koyuna uykuya geçiyorlardı. Berzah bugün onunla bu sohbeti yapamamıştı çünkü kocası ilk defa yatağa girer girmez uykuya geçmişti. Dün bütün geceyi kadını ile ilgilenerek geçirdiği ve gün içinde de  çok fazla uyuyamadığı için gözleri uykuya yenik düşmüştü ve genç adam erken saatlerden beri uyumaya devam ediyordu. 

Gözü duvarda asılan orta büyüklükte ki saate kaydığında saatin gecenin dördü olduğunu gördü. Kızı ilk defa bu kadar sık uyanmıştı. Normalde Berzah onu geceleri yalnızca iki kez emzirirdi ama bu gece  Alya ' nın nerdeyse beşinci kez uyanıp emmek istediğine şahit oluyordu. Yüzünü bebeğinin yüzüne çevirdi. Ona şefkatle ve içi eriyerek bakıyordu. Onun pamuk gibi beyaz tenine ve ipekten saçlarına dokundukça kalbi büyük bir şefkatle ve sınırsız bir sevgi ile dolup taşıyordu. Herhangi bir anda onu izlerken kalbi mutlulukla titriyordu. Kızı son zamanlarda hayatlarında ki en büyük neşe kaynağıydı. Genç kadın onun yanındayken ve burnu onun cennetin kokusunu saklayan yumuşak teninde gezinirken, tüm sıkıntılardan ve dertlerden uzaklaştığını hissediyordu. Ona bakarken hissettiği tüm olumsuz duygulardan arınıyordu.

Karnı doyduğunda ve tekrar uykuya daldığında onu usulca beşiğine yatırdı ve ağır adımlarla yatağına, kocasının yanına ilerledi. Yorganı kaldırıp içine girdiğinde yüzünü Karan'ın huzurla uyuyan yüzüne çevirdi ve gözlerini kapattı. Tam o anda genç adamın kolları beline dolandı ve onu sıkıca sarıp kendi bedenine yaklaştırdı. Berzah ne olduğunu anlamadan bir anda  genç adamın dudaklarını kendi dudaklarının üstünde hissetti ve saniyeler içinde kendini tutkulu bir öpücüğün pençesinde buldu. Karan'ın gözleri sanki uyumaya devam ediyormuş gibi hala kapalıydı ancak karısını öyle büyük bir tutku ile öpüyordu ki, Berzah onun uyanık mı , uykuda mı olduğunu bir türlü anlayamamıştı. Ne kadar sürdüğünü bilmediği öpücükleri sona erdiğinde kocası onu göğsüne bastırıp uyumaya devam etti. Berzah birkaç saniye sessizce kocasının göğsünde yatıp yaşadığı bu tutkulu anın büyüsünden sıyrılmaya çalıştı. Ardından başını hafifçe kaldırıp kocasının huzurlu yüzüne baktı ve " Karan" diye fısıldadı.

Karan " hmm" diye uykulu bir karşılık verdiğinde ona biraz daha sokuldu ve " Gonca'yı Servet'e vereceksin değil mi ? Lütfen benim yüzümden onlara eziyet etme. Yazık birbirlerini seviyorlar. Sevenleri ayırmak günahtır öyle değil mi?" Dedi. Karan aynı uykulu sesle" hı hı" diye mırıldandı. Berzah aldığı yanıttan memnun bir şekilde
" teşekkür ederim sevgilim" diye fısıldadı ve kocasının boynuna küçük bir öpücük bırakıp burnunu boyun girintisine yaslayarak gözlerini kapattı.

&

Ertesi sabah koyun koyuna uyandıklarında gün neredeyse öğlene varmak üzereydi. Her ikisi de bu kadar uzun süre uyumuş olmalarına şaşırmış durumdaydı  Karan kendini bir önceki güne göre daha dinç hissediyor, Berzah ise bu saatte kadar uyumuş olmasına rağmen hala yorgun ve uykulu hissediyordu. Kızının gece sık sık uyanmasından dolayı sağlıklı bir uyku uyuyamamıştı ve bu da kendini sersem gibi hissetmesine neden oluyordu. Karan onun uyku mahmuru gözlerine ve alnına öpücükler kondurup sıcak bir
" günaydın " dedikten sonra banyoya girdi. Dakikalar sonra elini yüzünü yıkamış ve üstünü değiştirmiş şekilde tekrar odaya döndü. Berzah'ın hala yatakta olduğunu ve uyuklamaya devam ettiğini görünce endişe ile yanına yaklaştı. Yatağın kenarına oturup parmaklarını kadının saçlarının arasına daldırdı ve meraklı bir ifade ile " İyi misin kurban olduğum. Uykunu alamamış gibisin" dedi.

^^ BERZAH ^^ (DÜŞ SERİSİ 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin