-39-BENİM YÜZÜMDEN

4.3K 256 3
                                    

Tim Eda 'ya   güzellik   dediğim için bana tip tip bakışlar atıyordu. Aralarında Mavi 'nin attığı enişte geliyeh bakışı gözüme takıldı. Kafamı başka bir yere çevirdim. Onları şu an takamayacak kadar çok dert vardı. Eda umarım kendine bir şey yapmaz diye içten içten dua etmeye başladım.

~~~~~~~~~~~~~

İki saat oldu hala canın yanındaydık.
On yedinci aramamı da açmadı.
Herkes oturmuştu. Ben ayakta volta atıyordum.

-"Hadi aç artık şu telefonu."

Akif ayağa kalktı.

-"Şef sakin ol. Yeter. Nedir bu kadar sinirlendiğin?"

Nefes aldım.

-"Eda her şeyden kendini suçluyor ve iki şey üs üste gelince kız perişan olmuştur. Şu an kendine zarar mı verir yoksa içten içten acımı çeker kimse bilemez. "

-"İyide bu kadar küçük bir şey için neden öyle bir şey yapsın ki"

-"İşte bu o kadar küçük bir şey değil."

Yere attığım fotoğrafı aldı.

-"Bu çiftle mi ilgili? Kim ki bu çocuk ve kız"

-"O kız Eda. Sorun o çocuk."

Resim herkes de gezdikten sonra bir masaya koydular.

(Serdar)"Sen şunu en başından anlatsana"

Oturdum.

-"Bu çocuk Eda 'nın liseden bir ardaşının. Lisenin son yılıydı. Bu çocuğun adı Mehmet. Küçük yaşta ablasını kaybetmiş ve Eda yı ablası yerine koymuştu. Çocuk daha dokuza gidiyordu. Çocuğun ablasının doğum günüydü. Eda da ona bir düpriz yapıp ilk defa dışarı çıkartmıştı. Gezmeye. Eda 'nın da size anlattığı adam var ya şu çete liderinin başı. Hani en sonunda ne olduğunu sordunuz o da beni öldürmeyeceğini anladı ve diyip kalmıştı. İşte onun devamı burası. Gezerlerken ara sokaktan bir araba geldi ve çocuğu Eda nın gözlerinin önünde vurdu. Çocuk Eda 'nın kollarında şehit oldu. Son sözü sakın kendini suçlama abla oldu."

Biraz durdum.

-"O zamanı hatırlıyorum. Çocuğun cenazesinden sonra Eda çok ağladı.  Mehmet'in annesinin çığlığının kulaklarından gitmediğini söylerdi sürekli bana. Hiç bir şey yemezdi. Hiç uyumazdı. En sevdiği  şeyleri yapmayı bile istemezdi. Sadece saatlerce Mehmed'in mezarının önünde bekler ve ağlardı. Bir kaç ay sonra artık acısı geçmişti ve o zamandan beri hiç ağladığını görmedim."

Ortalığı sessizlik kapladı.

-"Adam Eda yı bulmuş. Bu fotoğrafları gönderip senin yüzünden diyormuş."

(Asya)"Dahası da var."

Hepsi ona baktı. Söze ben devam ettim.

-"Bunu yapan adam Can 'ı vuran kişi."

Bütün timin ve Can 'ın üstüne bir sıkıntı çökmüştü.

(Can)"Benim neden bundan haberim yoktu?"

-"Sadece senin değil ben, Asya ve Çete hariç kimse bilmiyor bunu."

(Akif)"Çete"

-"O da başka bir günün konusu"

Tamam anlamında kafa salladı.

(Can)"Telefonumu verin?"

Mavi telefonu uzattı. Can hemen birini aradı. Hoparlöre aldı.

-"Efendim?"

-"Abla"

-"Bir şey mi oldu?"

-"İyi misin ?"

ÖZEL KUVVET & MİTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin