ÖZEL KUVVET & MİT

-71- KAHRAMAN

Duyuruyu başta yapıyım dedim bir ismi şu an kullanıyorum. Ama baktım isimlerininiz çok güzel. Diğer bölümler için de bir kaç kişiyi seçeceğim.
Bu bölümde ismini göremeyen kişiler: Diğer bölümlerde isminizi görürseniz şaşırmayın.
İyi okumalar...

-"Komutanım hayır. Hayır komutanım."

Gözlerindeki yaşlar komutanın yüzüne düşüyordu. Dağın birinden bir bağırma sesi duydum.

-"LAAAN!"

-"BUNU KOMUTANIMA YAPMIYACAKTIN ŞE***SİZ!"

O yöne baktım tim aşağı iniyordu. Bağıran ise Kuzey di.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Hızlıca oradan uzaklaştım. Teröristler zaten göz açtırmıyordu bizimkilere. Teröristlerin arka tarafına geçtim.
Tek tek indirdim ve uzaklaştım. Komutanım ölmemişti tim onu hastaneye götürecekti ama şimdi bunu düşünmezdim çünkü üç günüm vardı. Üç gün sonra olacak şeyleri düzeltmem gerekiyordu. Generalin elinden aldığım kağıdı açtım.

Bu mektubu başıma bir şey gelirse aklan diye yazdım. Yapman gereken şey hiç kolay değil. Bir şekilde karargaha girmen gerekiyor benim odamdaki üçüncü çekmeceyi açmalısın oradaki zarfı al içinde senin vatan haini olmadığını gösteren bir dosya ve bunun da sathe olmadığını gösteren bir video bulunan USB var. Ancak bu dolap kilitli onu açmak içim görevden önce da ana verdiğim anahtarı kullanıcıların ve o zarfı harekat odasına bırakacaksın. Senin vatan haini olmadığın ortaya çıkacak. Çıkınca eğer ben yaşanıyorsa yaptıpman gereken şeyler var. Sığınağınaktaki askerleri çıkart ve ailelerine bizzat git durumu anlat.
Diğer iki komandoya görevlerinin bittiğini söyle. Allah yardımcın olsun.

Kağıdı cebime koydum. Etrafından İstanbul'un uzaklığını hesapladım. Terk edilmiş bir araç bulup oraya doğru gittim. Göreve başlamadan önce sakladığım eşyaların yanına gittim. Sırt çantama  koyduğum kapşonlu maskeyi, siyah pantalon ve ayakkabıyı çıkarttım. Bir yerde üstümü değiştirdim. Tekrar oraya gittim. Mavi çantayı aldım içinde bu olayı tahmin ettiğim için yeni bir yüz makyaj malzemeleri. Yeni kimlik ve Kurt'un ses değiştirme  icadı vardı. Bu kişinin sesini önceden buraya kaydedtmiştim. Hemen yüzümü yaptım. Ses cihazını taktım ve siyah sağlık maskesini tekrar taktım. Ses cihazını etkinleştirdim. Kapşonu da kafama geçirdim. Gerekli bir iki makyaj malzemesini. Sırt çantasına koydum. İçi para dolu kırmızı bir çanta daha vardı. İçindeki paranın birazını sırt çantama koydum. Kırmızı çantanın içine de poşette bulunan kıyafetleri koydum. Bu iki çantayı yanıma alıp geri kalanları tekrar yerine koydum. Şimdi de bir iki silah almam gerekiyordu. Evime gittim. Bizimkilerin evde olmadığını umuyordum. Garaja girdim. Köşeye geçtim. İki takım sandığı vardı. Birini açtım tam da tahmin ettiğim gibi yedi tane şarjör içindeydi. Hemen aldım. Diğer takım çantasını kaldırdım. Altındaki betona yumruk attım ve göçtü içinden sakladığım üç silahı çıkarttım. Köşeden yedeklastiği takım çantalarının altına koydum. Silahların şarjörlerini kontrol ettim doluydu. Birini belime koydum. Diğer ikisini de kırmızı çantanın içinde ki kıyafetlerin arasına koydum. Yanlarına da altı şarjörü koydum. Diğer şarjörü de kapişonun içindeki gizli bölmeye koydum. İki çantayı da tekrar taktım. Bir kameranın önüne geçtim el salladım. İşaret diliyle masum olduğumu size kanıtlıyacağım. Yazdım ve garajdan çıktım. İstanbul Sivas otobüslerinin olduğu yere gittim.

Uçakla gidemezsin çünkü silahlar fark edilirdi. Hemen bir bilet aldım ve otobüse bindim. Yaklaşık dokuz buçuk saate Sivas'a varmıştım. Otobüsten indiğimde güneş daha yeni doğuyordu.
İki günüm kalmıştı. Bir otele gittim. Çantalarımı bir köşeye koydum. Kırmızı çantaya koyduğum bol yıpramnış mavi pantolonu çıkarttım. Üstüne de aynı şekilde bol ve yıparmış bir kazak çıkarttım. Bir de Eski bir tülbet aldım. Ayakkabı yerine de plastik babet çıkarttım. Bunlar yeni bğrüneceğim kişilerdi. Makyaj malzemelerini çıkarttım. Aynanın karşısına geçtim. Önce yüzümdeki makyajın silinmemesi için özel bir şey sürdüm ardı dan da bu makyajın üstü pis ve bakımsız gözükmesi için bir makyaj daha yaptım. 
Kıyafetleri bol seçmenin sebebi üstündekileri üstü e gitmekti. Onları da giydim. Dışarı çıktım. Issız sokakları gezmeye başladım. Karton toplayan aracı arıyordum. Boş bit tane buldum sahibi az önce içeri girmişti. Hemen alıp uzaklaştım.  Sokakları gezerken yıkık bir yapı gördüm. İçerde benim gibi kişiler vardı ancak yanlarında Keleş vardı. İçeri girince bana silah doğrulttular.