ÖZEL KUVVET & MİT

-70- GENERAL VURULDU

-" Söyle kim miş."

-"Eda komutan. Yaralananlardan dördünü de o vurmuş."

Eda kelimesi beynine bir mermi gibi saplandı sözler beynimde yankılanırken dizlerim beni kaldırmadı. Dizlerimin üstüne çöktüm. Hayır bu olamazdı. O yapamazdı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ayağa kalktım. Mavi'ye baktım. Gözlerinden yaşlar akıyordu.

-"Şaka olduğunu söyle."

Sadece ağlıyordu. Bunu yapmamıştı. Güldüm. Time döndüm.

-"Niye ağlıyorsunuz tim? Ben onu küçüklüğünden beri tanırım. O vatanına karşı çıkmaz. Askerini vurmaz. Yapmayın Allah aşkına. Başkasıdır o. Karıştırmışlardır. Benziyodur o değildir. "

İçeri Osman girdi.

-"Komutanım. Acil bir görev varmış harekat odasına çağırılıyorsunuz."

Hepimiz harekat odasına geçtik. Önümüzde General vardı. Oturduk.

-"Bu görevde sizi ben yönlendireceğim. Az önce Mavi haber vermiş olmamlı. Elli kişilik bir bölük çatışmada ve zor durumdalar. Yardıma siz gideceksiniz?"

-"Bir maruzatım vardı komutanım?"

-"Söyleyin teğmenim"

-" Bölüğün karşısındaki terör grubunun başında Eda Komutanım yok değil mi?"

-" Malesef Kuzey."

(Akif)" Şaşırmışa benzemiyorsuz?"

-"Şaşırdım ama bu olasıydı."

Ben araya girdim.

-"Ne demek olasıydı?"

Önümüze fotoğraf attı. Eda Komutanım ve bir adam vardı. El sıkışıyorlardı. General devam etti.

-"Geçen haftalarda Eda'nın teröristlerle konuştuğu haberini aldım. Ardından da ortalardan kaybolduğunu. Bu fotoğraflarda teröristlerle buluşmasından çekilen bir fotoğraf."

Fotoğraflara baktım ama halâ inanmak istemiyordum.

-"Hayır benim kardeşim bunları yapmış olamaz. Komutanım ben onu küçüklükten beri tanıyorum o böyle bir şey yapmaz yapamaz."

-"Teğmenim!"

Yüzü gayet ciddi ve sinirliydi.

-"Kendine gelecek misin? Yoksa görevi başka time mi vereyim?"

(Asya)"Hayalet'e haber versek. O halletse."

-"Hayalet geçen hafta çıktığı görevden sonra kayıplara karıştı. Kimsenin haberi yok. Şimdi görevi kabul ediyor  musunuz başka bir time veriyim mi?"

Serdar bizden önce söze girdi.

-"Tamam görevi kabul ediyoruz."

Olayı daha çabuk kabullanmişti.  Ya da Eda komutan gibi düşünüp davranmaya çalışıyordu. Görev detaylarına baktıktan sonra helikoptere bindik. Bu on üç kişi olmadan çıktığımız ilk görevdi.

  Görev yerine bir kilometre utakta indik. Bir kaç dakika sonra yanımıza Mit ekibi de geldi. Kurt anlamadığım bir şekilde gayet iyiydi. Yanına gittim.

-"Karşımızda kim var biliyor musun?"

-"Evet."

-"Eda-"

Sözümü kesti.

-"Hayır o karşımızdaki kişi değil. Bizim moralimizi bozmak için bir oyun. O değil."