6. Bölüm

14.8K 1.4K 362
                                    

"Niye ağlıyorsun?"

Genç adam kadını kendinden uzaklaştırarak yaşların süzüldüğü gözlerine baktı. Bir elini beline dolamış ayakta durması için destek veriyorken diğer elini uzatarak çenesine doğru yol çizen yaşı tuttu.

"Benim yüzümden öldü." dedi Maysa kısık sesiyle.

"Kim senin yüzünden öldü?" diyen genç adam neler olup bittiğini anlamaya çalışıyordu.

Maysa derin bir iç çektiğinde "Gitmek istiyorum." demişti sadece.

Genç adam neler olup bittiğini anlamasa da iyi şeyler olmadığının farkındaydı. Bu yüzden de Maysa'nın koluna girerek onu koridor boyunca yürüttü.

İkisi birlikte soğuk havaya adım attığında Maysa bir an duraksadı. Ardından acıyan gözlerine inat hırsla genç adama dönerek "O bıraktığın notta neydi?" diye sordu.

Tabii genç adam Maysa'dan böyle bir atak beklemiyordu. Olduğu yerde kaldı. "Be-ben..." dedi ama sesi yükselen Maysa onu susturmuştu.

"Madem bırakıp gidecektin o zaman niye geldin o akşam!"

Saatlerdir Bartu Kara'ya karşı içinde tuttuğu her bir öfkeyi şimdi yüzüne kustu. "Bir veda etmek çok mu zordu da bana öyle bir kağıt parçası bıraktın?!" Çevresinde onu izleyen hiç bir insana aldırmadı Maysa. "Niye yalan söyledin bana! Niye kandırdın beni! Senin yüzünden kaç evden kovuldum ben biliyor musun? Kaç insana rezil oldum?!"

Boğazı ağrıyordu artık. İçinde biriktirdiği tüm soruları sorduktan sonra sustu. Alması gereken cevaplar vardı.

Genç adama Maysa ne söylese haklıydı. Çünkü mantıklı bir açıklaması yoktu. Ne diyecekti ona, şans eseri bir geceliğine Bartu Kara oldum ama ben bir hırsızım mı, kesinlikle yapamazdı.

Boğazını temizledi ardından derin bir nefes alarak "Gitmem gerekiyordu." dedi. Fakat bunu o kadar kısık bir sesle söylemişti ki Maysa zor duymuştu.

"Neden?"

"Anlatacağım. Ama önce seni evine bırakalım. İyi görünmüyorsun."

Maysa arkasını dönerek park edilmiş arabasına baktı. İlerleyerek yanına vardı ve bu sabah Ezgi'nin oturduğu tarafın kapısını açtı. Koltuğun büyük bir kısmı kan olmuştu.

Beline dolanan eller onu geriye çekerken arabanın kapısını kapattı. Maysa bu kez sessiz sessiz ağlıyordu. Genç adam ise neler olduğunu artık yavaş yavaş anlamaya başlamıştı.

"Benim arabamla gidelim."

Bir şey söylemedi Maysa. Ama evine de gitmek istemiyordu. Şimdilik büyükannesinin soruları en son isteyeceği şeydi.

"Eve gitmek istemiyorum." dedi yanında ki adama. Genç adamın bakışları ona döndüğünde çoktan siyah spor arabasına biniyorlardı. Yalnızca başıyla onayladı onu nereye götüreceğini biliyordu.

İkisi de tek kelime etmezken büyük bir siteye giriş yaptı araba. Çoğu dairenin rezidans olarak kullanıldığı bir siteydi. Önce genç adam indi araçtan ardından da Maysa'nın kapısını açarak ona destek oldu. Birlikte büyük binaya giriş yaptıklarında zaten zemin katta olan asansör ile on sekizinci kata çıktılar.

"Bu kez kendi evine mi getirdin?" diye sordu Maysa sessizliğini bozarak.

Adamın bakışları öfkeli bir hâl alırken niye böyle bir yola başvurduğunu düşünüp durdu. Çok açıktı, mecburdu.

Kadının kinayeli sesine aldırmadan "Evet." dedi. "Kendi evime getirdim."

Genç adam dairesinin kapısını açarak önce Maysa'nın girmesini bekledi. Çekingen adımlarla ilerleyen kadın eve girdiğinde adamda hemen peşindeydi.

MAYSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin