𝘞𝘖𝘔𝘈𝘕 𝘍𝘓𝘈𝘔İ𝘕𝘎𝘖 ❦ (𝘙𝘖𝘚𝘌𝘒𝘖𝘖𝘒)

4.8

"Derdin ne senin?! Okuldan atılamak mı istiyorsun?!"

Jimin yer de ki taşları incelemeyi bırakıp kafasını Jungkook'a çevirdi.

"Ne yapsaydım? Yoongi ve Tae'nin arkasından konuşmasına izin mi verse idim o itin?!"

"Neyden bahsediyor sun?"

"Onların uyuşturucu sattıklarını söylediler. Yalan olduğuna eminim!"

"Jimin ne olursa olsun öfkeni biraz kontrol altın da tutmaya çalış. Ya Müdür ben den önce gelseydi?"

Omuz silkip kol sattine baktı ve okula doğru ilerlemeye başladı.

"Nereye gidiyorsun?"

"Rahat bırakın beni yanlız kalmak istiyorum! Biraz kafamı toparlayacağım."

Rose'den

Gereken notları aldığım da kütüphaneden çıkıp dans sınıfına doğru ilerledim. Dersin başlamasına daha on dakika vardı ve ben bu on dakikayı yeni koreografiler üretmek için kullanmak istiyordum.

Kapıyı yavaşça aralayıp içeri girdiğim de Jimin'i görmeyi beklemiyordum.
Yere bağdaş kurmuş ve ellerini saçlarına geçirmiş bir şekilde öylece duruyordu.

Kapıyı çarptığım da arkasını döndü ve baygın gözleri ile beni süzmeye başladı.

"Neden oturuyorsun?"

Dedim soğuk bir ses ile. Onu düşüncelerinden uzaklaştırmak istemiştim. Çünkü şu an hiç iyi görünmüyordu.

"Burası dans etmek için. Burda oturamazsın."

Telefonumu saniyeler içerisinde hoperlöre bağlayıp bu aralar hep dilimde dolanan o şarkıyı açtım.

"Kalk hadi. Yarışalım"

Kafasını sağa yatırıp bir kaç kez göz kırptıktan sonra ayağa kalkıp müziği durdurdu.

"Ne yapıyor sun?"

"Yarış değil birlikte dans edelim."

"Benim koreografilerim ile seninkinleri
Birleştirmeye ne dersin?.
Belki yarışma da kullanabiliriz."

Fikrimi sevmişe benziyordu.

"Telefonunu ver."

"Neden?"

"Şarkı açacağım."

Kafam ile onaylayıp telefonumu onu eline teslim ettim.

Jungkook'tan

Jimin ile konuştuktan sonra Tae ve Yoongi'nin yanına gidip onlara olanları anlatmıştım.
İkisi de başını yere eğmiş sessiz bir şekilde duruyorlardı.

"Bir şey demiyecek misiniz?"

"Jungkook..."

Yoongi'nin sesi bezmiş bir şekilde çıktığın da sözünü kestim.

"Böyle bir şey var mı? Yok mu?"

"Var."

Tae'nin verdiği kısa ve net cevabı sindirmeye çalışırken Tae sözüne devam etti.

"Ama artık yapmıyoruz. Her şey bitti. Bu konuyu bir daha açılmamak üzere kapattık biz Jungkook. Lütfen siz de kapatın."

"Size inanamıyorum! Nasıl böyle bir şeyi biz den saklar sınız! Size her seferinde sorduk. Başınız dertte mi diye! Şu halinize bakın. Yüzünüz yara bere içinde! Ayrıca nasıl böyle bir suça ortak olursunuz! Lütfen bana kullanmadığınızı söyleyin!"

"Kullanmıyoruz. Sadece satıyorduk."

"Neden Yoongi! Neden böyle bir şeye kalkıştınız peki? Paraya ihtiyacınız varsa bize söylemeliydiniz. Böyle yollara başvurmanız çok yanlış!"

"Yeter Jungkook. Yaptık bir cahillik kapat artık konuyu!"

"Söz verin."

"Ne?"

"Bundan sonra aramızda hiç bir sır olmayacak!"

İkisi de söz verdiğinde son cümlelerimi de sıralayıp yanlarından ayrıldım.

"Bu konu sadece üçümüz ün arasında kalacak. Diğerleri öğrenirse... Hele ki Jimin. Pek iyi şeyler olmayacağından eminim."

💎