8.3

147 11 0
                                    

Yuna'dan

"Lütfen baba beni oraya gönderme."

Sesim akan göz yaşlarıma karşı oldukça güçlü ve gür çıkmıştı.

"BU KONUDA Kİ FİKRİMİ DEĞİŞTİRMEYECEĞİM YUNA! BİR DAHA BENİ BU KONU İLE İLGİLİ ARAMAYA KALKMA!"

Sesinin içinde barındırdığı bütün öfkeyi kustuğunda bir kaç saniye sessiz kalıp ısrarla devam ettim.

"Müdüre rüşvet verebili-"

Kulaklarım telefonun kapanma sesini işittiğnde gözlerimi yumup bir kaç dakika öylece kaldım.

Gözlerimi açıp etrafta gezindirmeye başladığımda gördüğüm tek şey sonsuz karanlıktı.

Telefonun flaşını açıp bir kaç yere tuttuktan sonra tozlanmış sıralara ilişti umutsuzlukla kaplı gözlerim.
Okulun deposunu kimsenin açmadığını bu tozlu sıralar ve kullanılmayan temizlik malzemelerinden anlayabiliyordum.

Eğer kimse gelmeyecekse...

Telefonun flaşını kapatıp yere çöktüğünde kollarımı bacaklarımın üzerinde bağlayıp kafamı üstüne koydum.

Derin bir iç çekip titreyen sesim ile konuştum.

"Ağlamak güçsüzlüğün bir göstergesidir Yuna. O yüzden bunu yapmamalısın"

Ne yazık ki kendi kendime verdiğim bu kısa öğüt pek bir işe yaramıyordu.
Ellerimi yüzüme siper edip akan göz yaşlarımı kapattığımda olduğum yere biraz daha yerleşip Sırtımı duvara verdim.
Ardından umursamadan git gide şiddetlenen hıçkırıklarımın firar etmesine izin verdim bir süre.

Sözde müdür ile konuşmaya gelmiştim.
Umarım bu sadece sözde kalmazdı.

Orada ne kadar kaldığımı bilmiyordum.
Ya da ne kadar ağladığımı.

Bildiğim tek şey vardı. Ancak bir hafta içinde müdürü ikna edebilirsem burada kalabilirdim.

Ve ben bunu tek yapabileceğimi sanmıyordum.
Babam ve onun gücü olmadan bir hiç olduğumun farkındaydım.
Canımı en çok yakanda buydu ya...

Jungkook'tan

"Demek adın Rose"

Rose kafasını olumlu bir şekilde sallayıp tebessüm ettiğinde annem konuşmaya devam etti.

"Ne güzel bir isim. Annen ve baban ne iş yapıyor Rose."

"Babamın bir otel zinciri var efendim. Annemin de bir eğlence sektörü var."

"Bunlar harika meslekler Rose. Sanırım kendimi tanıtma sırası bende. Adım Bong Cha. Jeon Bong Cha."

Rose sakince kestiği bifteği ağzına götürmeden önce dudaklarının arasından oldukça nazik bir şekilde mırıldandı.

"Tanıştığımıza memnun oldum efendim."

Annem bakışlarını çalan telefonuna indirip konuştu.

"Af edersiniz çocuklar bu önemli bir telefon açmam gerek."

𝘞𝘖𝘔𝘈𝘕 𝘍𝘓𝘈𝘔İ𝘕𝘎𝘖 ❦ (𝘙𝘖𝘚𝘌𝘒𝘖𝘖𝘒)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin