3.6

273 25 2
                                    

Rose'den

Yüzüme bir tokat misali çarpan güneş ışınları ile gözlerimi aralayıp saate baktım. Olamaz!
Dersin başlamasına on beş dakika kalmıştı! Ve hala yatakta idim.

Seri bir şekilde kalkıp hazırlanmaya başlamıştım.
Ne! 5 dakika mı!

Dolaptan ağzıma bir kaç şey sıkıştırıp acele ile evden çıktım.

***

Dans etmekten harap olmuş bedenimi yere bırakıp mırıldandım.

"Hocam... Lütfen! Bir daha değil geç kalmak bir saat önceden geleceğim... "

"Göreceğiz bakalım Rose hanım!"

Diye imalı bir şekilde konuştuğun da sonun da cezanın bittiğini anlamıştım.

Hoca gittiğin de boş odada gezdirdim çıplak gözlerimi. Evet Rose... Seni ayağa kaldıracak kimse yok. Ama sorun değil hala yeterli gücün var değil mi?

Sırtımı soğuk betondan ayırıp ayağa kalktım ve soyunma odasının yolunu tuttum.
Adımın yazdığı dolabı açıp içinden bir kaç kıyafet, parfümü mü ve telefonumu çıkardım.

İşimi hallettikten sonra dans sınıfına geri dönüp dans etmeyi bırakmama rağmen hala çalan müziğe ilişti kulaklarım.
İstemsizce kıvrılan bedenim müziğe uyum sağlarken tekrar dans etmeye başladım.

Daha temin yorgunluktan ölen ben kalkmış dans ediyordum.
Ama sorun değildi...
Çünkü dans etmeyi seviyordum.
Kapının açılması ile kafamı o yöne çevirip durdum. Gelen Jungkook'tu

"Her yerde seni arıyorum güzelim neredeydin? Neden mesajlarıma cevap vermedin?"

"Sabah biraz geç kaldığım için ceza alıp fazladan pratik yaptım. Telefonum da dolabımda bırakmıştım."

"Dün... Artık sana mesaj atmayacak."

"Nasıl?"

"Her şeyi hallettim Rose. Kimsenin seni üzmesine izin vermem."

Güldüm...
Güldü...
Güldük...

Umarım sonsuza kadar bu üç kelime hep bizimle olur Jungkook.

Oy 🙏

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oy 🙏

                                💎

𝘞𝘖𝘔𝘈𝘕 𝘍𝘓𝘈𝘔İ𝘕𝘎𝘖 ❦ (𝘙𝘖𝘚𝘌𝘒𝘖𝘖𝘒)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin