𝘞𝘖𝘔𝘈𝘕 𝘍𝘓𝘈𝘔İ𝘕𝘎𝘖 ❦ (𝘙𝘖𝘚𝘌𝘒𝘖𝘖𝘒)

6.9

Rose'den

Evet... Bekli eskisi gibi olamazdık. Ama eskisinden daha iyi olabilirdik...

Jungkook'un bu olanlardan sonra davranışlarına daha çok çeki düzen vereceğine emindim.
Ama ona karşı hala içimde küçükte olsa bir kırgınlık vardı.

Zaman her şeyin ilacıdır derdi annem hep.
Bu söze inanmak ve inanmamak arasında kalırdım hep.
Ama şimdi yaşayıp kendim görecektim.
Zaman gerçekten her şeyin ilacı mı? Yoksa insan oğlunun kendini avutmak için kullandığı ucuz sözlerden biri  mi?

"Beni biraz olsun anladın mı Rose?"

Kafam ile usulca onaylayıp uysal bir ses ile karşılık verdim.

"Bir daha..."

Dedim ve sertçe yutkunup boğazımda ki düğümün çözülmesini beklerken.

"Birisine aramıza girecek kadar değer verme."

"Asla... Bir daha asla Rose"

Anlına düşen bir kaç koyu saç tutamı  rüzgar eşliğinde dans ederken
Gözlerini gözlerime kenetledi.
Direnmeyi bırakıp onun koyu kahvelerin de kaybolmayı bir görev olarak belirlemiştim kendime.
İrisleri beni içinde hapis ederken yüzünü yüzüme yaklaştırıp dudaklarını dudaklarıma hafifçe bastırdı ve geri çekildi.
Tepki vermemiştim, vermemiştim. Onun gözlerinin benim üstümde ki etkisi bir medusa kadar güçlü ve dondurucuydu. Çünkü o bakmakla kalmıyordu. Benim en derinlerime inip kitlenmeme sebep oluyordu. Beni gözlerinde kaybediyordu... İşte bir bakışı ile bana neler yaptığını siz de öğrendiniz. Ben bu adamı nasıl bırakabilirdim ki? Ona bir uyuşturucu kadar bağımlı olduğumu bildiğim halde.
Bu bile bile uçuruma yuvarlanmak olurdu benim tabiri ile.

Bir bakışına bile bir roman yazabileceğim adamı kolayca bırakamazdım...

Ama içimde ki olumsuz hislerden kolayca kurtulamazdım da.

Zaman... Umarım bana şefkatle yaklaşıp olumsuz hislerden kurtulmam yardım edersin.

Elini elimin üzerine koyup kemikli ve uzun parmaklarını benim ince ve narin parmaklarıma geçirip dilini yavaşça dudaklarında gezdirdikten sonra huzurlu sesini işitmişti kulaklarım.

"Hadi gidelim buradan."

Merakıma yenik düşmüş ve anında soru odaklı cümlemi kurmuş ve Jungkook'tan cevap beklediğimi belli eden bakışlarımı onun üzerinde gezdirmiştim.

"Nereye?"

"Nereye istersen."

***

"Pekiii. Bunu kast etmediğimi iyi biliyorsun"

Jungkook'un huysuz homurdanmalarını duymamazlıktan gelip elimi eski ve biraz da tozlu kitapların üzerinde gezdirerek aklıma kazıdığım o güzel kitabı arıyordum

Sonunda bulup elime aldığımda biraz inceleyip Jungkook'a verdim.

Sorgulayan bakışlarını üzerimde gezdirip dudaklarını araladı.