7.0

195 20 2
                                    

Rose'den

"Rose sen pastaları tabaklar yerleştir ben de diğer işleri halledeyim"

Kafam ile Onayladığımda bıçağı alıp büyük bir özen ile pastayı dilmeye başladım.
Bu gün cumartesi idi ve Jisoo'ya verdiğim bir sözü yerine getirmek için ona yardıma koyulmuştum. Pastahane oldukça kalabalık ve boğucuydu.
Yeterince eleman yoktu bu yüzden her şeye yetişmekte zorlanıyorduk.

Pastaları tepsiye koyup adımlarımı masaya yönelttim.
Düz beyaz tabakları açık mavi masalara yerleştirip bir kaç dakika etrafama bakındım. Tanrım... Cidden çok kalabalıktı.

Yanımdan hızla geçen Jisoo'ya seslendiğimde bir süre durup sorgulayan bakışlarını üstümde gezdirdi.

"Yardım çağırayım. Bu kadar işi sadece dört kişi halledemez."

Aniden gözlerinde parıldayan yıldızlar ve heyecandan çatlayan sesi ile konuşmaya başladı.

"Yapar mısın gerçekten?"

"Tabi ki."

Telefonumu çıkartıp parmaklarımı rehber de gezdirmeye başladım.
Kimi çağırabilirdim ki?
Buldum.

Lisa'yı arayıp Jennie ile Joo Seo'ya haber vermesini istediğimde severek kabul edip konum atmamı istemişti.

***

"Tanrım... Her tarafım çok ağrıyor. Bu tempoyu tatmayalı uzun zaman olmuş"

"Ben çok eğlendim."

"Enerjine hayran kaldım Joo Seo"

"Çağırdığın için teşekkür ederim. Evde tek başıma sıkıntıdan patlayacağım sanmıştım."

Jennie'ye tebessüm edip Lisa'ya döndüm.

"Neden bu kadar sessiz sin?"

"H-hiç öyle dalmışım."

Jisoo elinde ki tatlı ve tuzlu abur cuburları masaya sıralar ken minnettar bir ifade takınıp konuşmaya başladı.

"Yardım ettiğiniz için hepinize teşekkür ederim. Bir an hiç bitmeyecek sanmıştım. Bu aralar fazla kalabalık oluyoruz. Yarı zamanlı iş arıyan arkadaşlarınız olursa mutlaka haber verin."

Her kes kafası ile onayladığında ortamda oluşan tuhaf bir sessizlik her kesin gerilmesine neden olmuştu.

Kapıda ki küçük çanın çalması ile kafamı kapıya çevirip konuştum.

"Kapalıyı-"

"Mesajlarıma neden cevap vermiyorsun Rose?!"

Kulağıma işittiğim tanıdık ses ile oturduğum yerden kalkıp sesin geldiği yöne ilerledim.

"Şarjım bitmiş. Neden nefes nefese kaldınız?"

Gözlerimi kısa bir süre Tae ve Yoongi'ye çevirip sorumu yanıtlamalarını bekledim.

"Jungkook senin için çok endişelendi Rose. Onu uzun zamandır bu kadar endişeli görmemiştim."

Tae'nin Lisa'nın yanına ilerlerken verdiği bu yanıt şaşırmama neden olmuşu.

"Ona nasıl bir büyü yaptın?"

Yoongi'nin alaylı sesi gülmeme neden olurken Jungkook'a dönüp elimi eline sardım ve sandalyeye oturttum.

𝘞𝘖𝘔𝘈𝘕 𝘍𝘓𝘈𝘔İ𝘕𝘎𝘖 ❦ (𝘙𝘖𝘚𝘌𝘒𝘖𝘖𝘒)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin