"Lisa sence ona yazmalı mıyım?"
"Rose... Yeri'nin onu evine davet etmesine nasıl sessiz kalırsın ?"
"Yani yazayım mı?"
"Ara! Hemen!"
Lisa'nın bu tepkisi ile hızla telefonu cebimden çıkarıp Jungkook'u aradım.
Telefon bir kaç kere çaldıktan sonra o sinir bozucu kadın devreye girmişti.
"Açmıyor"
Dudağımı büzüp Lisa'ya döndüğümde mırıldandı.
"Ahhh şu orospu"
"Bir kere daha arayacağım."
Bu sefer ikinci çalışta açmıştı.
"Alo"
"Şey... Jungkook birazdan kızlar dan ayrılıp eve gideceğim. Beni almaya gelebilir misin?"
Onu bu bahane ile aramıştım. İkisini orda tek bırakamazdım.
"Tabi bana konum at Ros- Jungkook Temiz tişört buldum! Rose dinle be-"
Gözlerim dolmaya başlarken telefonu kapatıp önümde ki içki şişesini kafama diktim. Bir kaç yudum aldıktan sonra şişeyi dudaklarımın arasından çekip masaya geri koydum.
"Çok acı insanlar bunu neden içiyor ki"
"Her şeyi unutturduğunu söylüyorlar"
Momo'nun bu dediğine karşı kafamı olumlu sallayıp şişeyi tekrar dudaklarımın arasına götürdüm. Lisa hariç her kez çoktan sarhoş olmuştu bile. İçki dudaklarımın arasından sızıp boğazımı yakarken gözlerimi sımsıkı yumdum. Her şeyi unutmak istiyordum. Aklıma da bin türlü şey gelirken oturduğum yer den kalkıp Lisa'ya döndüm.
"Ben Gidiyorum."
"Olmaz Bu saate gidemezsin burada kal."
"Gideceğim dedim Lisa ısrar etme."
"Bana Jungkook un telefon numarasını ver."
"Ne? Neden?"
"ıııı ş-şey Tae telefonunu açmıyor ona soracağım."
"Telefonum orda. Parmak izin kayıtlı idi zaten. Lavaboya gireceğim. Sonrada eve giderim."
Onayladığını belirten bir mırıltı çıkarıp saçlarını arkaya attı ve bana o şirin gülüşünü sundu.
Lisa'dan
Kocaman içki şişesini kafasına dikecek kadar ne olmuş olabilir ki? Yoksa! Sh cidden!
Lisa:Buraya gelip Rose'yi eve bırak malısın. Tek gitmek istediğini söyleyip duruyor. Onunla baş edemiyorum. Konum atıyorum.
Jungkook:Hemen geliyorum.
Rose'den
Lavabo dan çıktığım da Lisa'dan telefonumu alıp topuklu ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım.
Evden biraz uzaklaştığım da karanlık sokakları aydınlatan
lambaların altından ilerliyor dum.
Başıma saplanan ağrı ile yüzümü ekşitip olduğum yere çöktüm.
Aynı zamanda başım dönüyordu.
Hadi Rose as kaldı.
Kendimi teselli etmeye çalışırken yavaşça ayağa kalkıp bir kaç adım ilerledim. Sonra bir kaç adım daha. Sekiz çizerek yürüdüğü mü fark ettiğimde duraksadım. Tanrım... Sarhoş oluyordum. Aniden belime dolanan eller ile hızlıca arkama dönüp bir kaç adım geriledim.
![](https://img.wattpad.com/cover/209598089-288-k373674.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘞𝘖𝘔𝘈𝘕 𝘍𝘓𝘈𝘔İ𝘕𝘎𝘖 ❦ (𝘙𝘖𝘚𝘌𝘒𝘖𝘖𝘒)
FanfictionGizli numara: Merhaba Jungkook 17 Eylül Gizli numara:Neden cevap vermiyorsun? 2 gün oldu. 20 Eylül Gizli numara:Beni görmezden geliyorsun sana olan sevgimi görmüyorsun. Gizli numara:Cevap verene kadar mesaj atmaya devam edeceğim Jungkook:Bunu yapm...