Lütfen satır aralarını sahipsiz, kelimelerimi boynu bükük bırakmayınız...
Beğenmeniz dileğim ile... ❦
🌙
Bir adamı mütemadiyen sevmek, ömür boyu yapabileceğiniz en keyifli şey idi, muhakkak.
Sevdiğiniz adamın Kamer olması ise, sek nimetti.
Heybetli bedenini sıkıca bağladıkları sandalyenin önüne diz kapaklarımın üzerine çöktüm, ayak bileklerine bağlı kalın halatı çözmek için eğildim. Sıkı düğümler halinde bağlanmış ipi biraz zorlansam da fazla uğraşmadan çözdükten sonra ellerine bağlı iplere uzandım. Güzel ellerini de mahkumiyetten kurtarmamın ardından sıska bedenimi koltuk altlarımdan tutarak kucağına çekti. Bacaklarımı iki yana açarak kucağına yerleştim ve parmak uçlarımla tenimin hasret kaldığı güzelliğine nâzikçe dokundum. Burnumun ucunu yanaklarında, dudaklarında ve kokusunu ciğerlerime bahş edecek teninde gezdirdim, uzun uzun soludum.
Bel oyuntuma sağ eli yerleşti. Alnımı alnına düşürüp dudaklarımı yanaklarına sürttüm, öptüm. Sol elinin kemikli parmakları dudaklarımın yüzeyinde kurumuş kanın üzerine dokundu, kaşları çatıldı. Sıklaşan soluklarının körüklediği göğsü hızla eğilip doğrulurken dudakları dudaklarıma kapaklandı.
Alt dudağımı ağzının ılık kovuğuna çekip dilinin nemiyle dudağımın yüzeyindeki kanı temizlercesine öptü. Yüreğimin biçâre şaha kalkmış coşkulu ritimleri göğsümün sıska duvarlarını tekmelerken yanaklarındaki ellerim küçük okşamalarla boynuna değin indi.
Dudakları sihirli ve gizli bir geçitti.
Ve benim dudaklarım, o sihirli geçiti açmaya cür'et edebilecek kadar aptal ve paslı bir anahtardı.
O geçitin kapıları her aralandığında, yalnız bize mahsus yaratılmış bir evrene adım atıyordum.
Dilinin nemiyle paklanmış dudaklarımın yüzeyleri sanki ferah bir okyanusun sularında yıkanmışçasına arındı, bel oyuntumdaki elinin dokunuşu şefkâtle varlığımı mayıştırdı. İçerisinde bulunduğumuz durumun vehâmeti anlık dâhi olsa zihnimin sahifelerinden silindiğinde dudaklarının tatlı ritmine kapılıp acemice karşılık vermeye yeltendim. Üst dudağını dişlerim ile nârince kavrayıp ağzımın içerisine çekeledim ve tenindeki tadını yudumlamak için iştahla öptüm.
Verdiğim karşılığın sonucunda öpüşü derinleşti, belimdeki parmaklarının uçları baskısını artırdı. Ağzımın kovuğunda erkeksi iniltisi çağladı, yüzümdeki eli boynuma değin okşayarak adımlarken dudaklarını ansızın kopardı. Sıklaşan soluklarını dizginlemeye çalışarak baş parmağıyla çenemi şefkatle okşadı.
"Eğer şimdi durmazsak hiç duramam ay parçam." Tebessümlendi. "Seni burdan götürmem gerekli güzelim." dedi, sıska bedenimi kucağından dikkatle indirip hızla ayaklandı.
Ürkek bakışlarımı kapıya çevirip fısıldadım. "Kapıda iki kişi var, o yüzden mecbur pencereden çıkmak zorundayız."
Başını sallamakla yetinip ellerimizi birleştirdi ve az öncesi girdiğim pencerenin yanına değin ilerledik. Yerden yaklaşık bir metre yükseklikteki pencerenin önüne geldiğimizde bana fırsat vermeksizin oyuncak bir bebek gibi bedenimi koltuk altlarımdan kaldırıp pencerenin dış tarafına bıraktı, kolaylıkla.
Nemli çimlerle buluşan çıplak ayaklarımın tabanları yaralanmış olsa gerek derin bir sızıya büründü, hissettiğim acıdan boğukça inledim. Kamer'in de pencereden çıkmasının ardından ellerimizi birleştirip bulunduğumuz yerden uzaklaşmak için hareketlendim, ancak kıpırdamadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Panzehir 🌙 Texting
Novela JuvenilBilinmeyen Numara: Dizginlerini an olsun bırakmadığın öfkenin seni zehirlemesine daha ne kadar müsaade edeceksin? (Görüldü.) ✔✔ Kamer: Sanane? Bilinmeyen Numara: Ben... Bilmem... ...