ARIA

29. Bölüm

İyi okumalar...

**********

"Allah'ım şükürler olsun ki bitti bu işkence!"

Kaan'ın yakarışlarından da anlayacağınız üzere son ders zilinin çalmasıyla nihayet okul bitmişti ve biz eşyalarımızı toparlamakla meşguldük.

Rüya bize o meşhur kutlama planlarını güzelce anlatmış, en önemli yerlerin altını özellikle çizmişti. Tabii ilk teneffüs yetmemişti bize. Birkaç teneffüs sonunda anca konuşup kararlaştırabilmiştik.

Tabii biz bunları konuşurken de Hakan'ı oyalama ve bizden uzak tutma görevini Kuzey üstlenmişti.

Garibim her teneffüs Hakan'ı ordan oraya sürükleye sürükleye helak olmuştu ama sonunda da bu emeklerinin boşa gitmemesi için ukala bir şekilde pastanın en büyük dilimini yiyeceğini söylemişti. O kadarını da hak ettiğini düşünüp "Tamam." demiştik biz de.

Ayrıca Hilal tutturmuştu hep birlikte fotoğraf çekilelim diye. Birden bire nerden estiğini anlamasak da çekilmiştik güzel bir fotoğraf.

Şimdi de planımızı uygulamaya başlama zamanıydı.

Ben eşyalarımı toplamayı bitirmiş içimden diğerlerinin uyuşukluklarına söylenirken "Acaba bu kadar kalabalık bir arkadaş grubuyla takılmakla hata mı ediyorum?" diye düşündüm. Dile kolay 10 kişiydik sonuçta.

Ama sonra bu düşüncemden hemen vazgeçtim tabii. Zorlukları işin tadı tuzuydu ne de olsa.

-Sana arada katılmıyor değilim.

-Yine çok haklıyım değil mi?

-Bir kere de kendini övmesen diyorum hani.

-Ben de böyleyim işte, işinize gelirse Aras Bey. Hem ciddiye almıyorsun inşallah?

-Sence alıyor muyum?

Aras gıcık bir şekilde sırıtırken ona bakıp bugün yüz milyonuncu kez gözlerimi devirdim.

Sonunda canım arkadaşlarım hazır olup kapının yanında dikilen bize doğru geldiklerinde sessizce okuldan çıktık.

Bahçeye ulaştığımızda bir çember oluşturup birbirimize bakmaya başladık. En sonunda Hakan dayanamadı ve heyecanla "Ee şimdi napıyoruz? Planımız nedir?" diye sordu. Bize doğum günü olduğunu hatırladığımızı göstermemizi umut eden bir şekilde bakıyordu.

Ama maalesef şimdi değil be Hakan.

-O zaman başlayalım?

Bu soruyu topluca herkese sormuştum. Bıyık altından sırıttıklarında ise cevapları belliydi.

"Ay ben çok yoruldum ya ne planı Hakan? Şu an tek istediğim sıcacık yatağıma kavuşmak! Ben kaçar dostlar."

Hilal Flash TV oyunculuğuyla yanımızdan yorgunluktan ölüp bayılacakmış gibi ayrılırken İrem de onu onayladı:

"Al benden de o kadar Hilal. Bekle ben de geliyorum. Şu kimya ömrümü yedi ömrümü!"

İrem en azından level atlayıp Show TV'ye geçiş yapmıştı. Ve gittiler. Kaldı ben dahil, Hakan hariç 7 kişi.

Hakan'ın yüzü düşer gibi oldu ama sonra umutla bize bakmaya başladı.

"Bizim Ada'yla izlediğimiz çok güzel, harika, muhteşem bir film vardı ama yarım kaldı, onu bitirmemiz lazım. Yani biz de kaçar." dedi Rüya Ada'nın koluna girerek.

Ada da hevesle başını salladı. "Aynen öyle."

Hakan şüpheyle tek kaşını kaldırarak baktı onlara: