İş yerinde aşk olmuyormuş. Patron Yalın olmasaydı kovulmam kaçınılmaz olurdu. Ama gerçekten sorun bende değildi. Sorun sürekli sırnaşmaya çalışıp, müşterilerime olan ilgimi sabote etmeye çalışan Yalın'daydı. Beni çalışmaya değil, yanında olmam için çağırdığını anlamam için barda ikinci saatimi doldurmam yetmişti.
Meşgul olmak için bardakları silmeye başladığım sırada Yalın bilmem kaçıncı kez bardağını gürültüyle bana doğru ittiğinde sabır dilercesine bir nefes alıp ona döndüm.
"Çok içmedin mi sence de? Üstelik güneş hala tepedeyken?"
"Sen yanımdayken beni sarhoş etmek içkiye düşmüyor."
Gerçekten... belki yıllar geçse bu duruma alışamazdım. Ona laf sokuyor olmak daha kolaydı. Bana hakaret ederken cevap vermek daha kolaydı. Şimdiyse yanaklarımın kızarmasından başka tepki veremiyordum.
Bir şey söylemeden bardağını doldurup önüne bıraktım. Bir kaç yudum alırken elini bana doğru uzatıp yaklaşmamı işaret etti. Kaşımı kaldırdığımda ısrarla işaret etmeye devam etti. Elimdeki havluyu omzuma atıp ona doğru yaklaştığımda bu sefer eğilmemi istedi.
Dediğini yaptığımda önüme düşen kıvırcık tutamı tutarak beni kendisine yaklaştırdı ve boğuk bir sesle, "Sürekli çalışıyorsun," dedi.
"Yapmam gereken bu çünkü. Hani iş yerindeyim falan ya." Dediğimde gözlerini ağır ağır kırpıştırarak başını salladı.
"Haklısın," kısa bir duraksamanın ardından devam etti. "İş yerindesin. Ama iş yerinde yalnızca müşterilere çalışılmazki." Sesindeki masumiyet bile imasını ifşa eder derecedeydi.
"Sen öyle yapmıyorsun sanırsam?"
"Elbette yapmıyorum. Aynı zamanda çalışanlarım içinde çalışıyorum. Kıvırcık falcıma ayrı bir zaafım var."
"Sarhoş olmuşsun bile," diyerek geri çekilmeye çalıştığımda saçımı daha sıkı tutarak beni durdurdu.
"Ve o falcıdan da aynı şeyi bekliyorum."
"Ne bekliyorsun?"
"İlgi, sevgi. Belki bir kaç ufak öpücük. Anlarsın ya," dedi ve bakışlarını dudaklarıma indirerek kısık bir sesle devam etti. "İş yeri fantezisi."
Omzumda duran havluyu suratına geçirerek geri çekildiğimde gülmeye başladı. "Seni ciddiye almamda kabahat."
"Ben ciddiydim zaten," derken hala kıs kıs gülüyordu.
Dudaklarımı saydırmak için araladığım sırada barın kapısı açıldı ve Ali gözaltındaki mor halkalarıyla birlikte içeri girdi.
Donuk bir şekilde yaklaşıp Yalın'ın yanına oturduğunda Yalın kaşlarını çatarak bir süre onu süzdü. "Bu halin ne lan?" Diye sorduğunda onu ilk defa görüyormuş gibi başını çevirip baktı.
"Sorma," duraksadı ve bakışlarını bana çevirdi. Ardından yüzünü buruşturarak tekrar Yalın'a döndü. "Gece işemeye kalkıyım dedim, karabasanlar bastı."
"Ne basanlar?"
"Karabasan," o anlar aklına gelmiş gibi titreyerek anlatmaya başladı. "Lambayı bir açtım bu," işaret parmağını bana uzattı. "kapının önünde duruyor. Dedim n'apıyon. Boynunu kırarak bana döndü psikopat. Dedim aha, bastılar beni. Sabah bir uyandım. Altıma işemişim."
Havluyu ağzıma bastırarak arkamı döndüğümde bar Yalın'ın kahkahasyla inlemeye başladı. Kendini durduğunda, "Nasıl boynu kırıldı?" diye sordu.
"Abi bu bazen uykusunda kalkıyor geziyor, dedim yine uyuyor mu acaba. Sordum uyuyor musun diye. Boynunu şöyle, şu tarafa bir çevirdi baykuş gibi, uyuyan sensin falan dedi. Sonrasını hatırlamıyorum. Sabaha kadar ayetel kürsiyi okudum."
Bir yandan gülüyor olsamda bu haline üzülmüştüm. Tek suçu işemeye uyanmaktı, öyle değil mi? Ciddiyetime kavuştuğumda ona döndüm ve masaya doğru eğildim.
"Şimdi senin mesain değil mi?" Diye sorduğumda başını salladı. Barın ardından çıkıp önlüğümü çıkardım ve eşyalatımı toparlayıp tekrar ona döndüm. "Seni karabasanlar basmamıştı. O gerçekten bendim. Uykudaydım." Dediğimde önce afalladı sonra suratı öfkeyle kızarmaya başladı. Tabureden kalkması ise bana işaret oldu ve ayaklarımı kıçıma vurarak koşmaya başladım.
"S*KTİM BELANI LAVİN!"
💫💫💫
Selamlar👐🏻. Dün bölüm atamadım çünkü malum hastalıktan bayılır gibi uyudum. Ve bu gün girdiğimde şöyle bir şey fark ettim. 43. bölümü 350 kişiden fazlası görüpte yalnızca 50 kişi oy vermiş yarısının yarısı bile değil yani. İster istemez üzüyor bu olay. Ama inatla oy sınırı koymuyorum.Merak etmeyin. Yalnızca oy vermek zor değil, bilin istiyorum❤. İyi geceler diliyorum, seviliyorsunuz♥️♥️♥️.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BÜYÜCÜ | texting
Historia CortaBüyücü: Bu gün hocaya gittim. Büyücü: Bağlama büyüsü yaptırmaya. Büyücü: Şimdi sana üç gün tanıyorum. Büyücü: Ya benim olursun Büyücü: Ya da o her gece altına aldığın kızları o yatağa gömen bir Kara Melek olup seni hadım ederim.