Mirza'nın ağzından:
Arabayı o kadar hızlı kullanmıştım ki hastaneye 5 dakika içinde varmıştım. Şirin önümden geçerken öylece bakakalmıştım. Ameliyathaneye almışlardı. Üstü başı hep kandı. Bebeğimize bir şey olmamasını dilemiştim.
Şirin'i o halde gördüğüm de sanki içimden bir parça eksilmişti. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başlamıştı.
Bekledim ve bekledim. Ama ne giren ne çıkan geri geldi. Zamanlar durmuş. Kapının önünde beklemekten harap olmuştuk. Ne olduğunu bile bilmiyordum. Ama benim yüzünden oradaydı. Benim suçumdu. Belki de kendisi vicdan azabından kendine kıymaya çalışmıştı.
Abimin yanına gidip sordum.
- Ne oldu?
Onun da benden kalır yanı yoktu. Gözleri kızarmıştı.
- Ben, ba-bam Berfin'le tartışır-ken araya gir-di ve ve Berfin'i yanı-ma çekerken o o sert bir şe-kil-de yere düştü.
Hemen yakasından tutmuş duvara yapıştırmıştım.
- Demek karım senin yüzünden orada. Oğlum ölüm - kalımla uğraşıyor. Neden? Neden yaptın? Niye dikkat etmedin?
Babam araya girmiş ve abimi elimden almıştı.
- Oğlum abin bilerek yapmadı. Neden yapsın.
- Onun dikkatsizliği yüzünden benim karım orada acı çekiyor. Benim abim mabim yok artık. Azad diye biri yok!!! Sen dualarını et. Karım oradan sağ salim çıkmazsa yakan da seni düşmanından bile iyi tanıyan düşman kardeşin olacak. Olacaklardan ben sorumlu değilim AZAD!!!
Güvenlik görevlileri hemen gelmiş ve beni dışarı çıkartmışlardı sakinleşmem için.
- Sakin olun Mirza Bey. Karınız için dualar ediyoruz tez zamanda hayırlı haberler almanız dileğiyle geçmiş olsun Mirza Bey.
- Sağolun eksik olmayın.
Demiş ve omuzlarına dokunmuştum. Onlar da görev yerlerine gitmişlerdi.
Öfkem asla geçmemiş belki de çıkmıştır ümidiyle hastaneye girmiştim ama çıkmamıştı.
Ümidim kalmamış sanıyorken ameliyathanenin kapısı açıldı ve doktor çıktı.
- Şirin Aslanbey yakınları.
- Evet.
Demiş ve Doktor'un yanına gitmiştim.
- Öncelikle bebeğimizi kurtardık. Annemiz de gayet iyi. Hastanın erken başlayan sancıları vardı. Bunun üstesinden geldik ve hastanın sancılarını azalttık. Hastanın eşi ile özel görüşme yapmak istiyorum.
- Buyrun görüşelim Doktor Bey?
- Odama gidelim lütfen. Geçmiş olsun.
Doktorla birlikte odasına gittik ve kendisi yerine geçerken bende karşısındaki sandalyeye geçtim.
- Öncelikle isminizi öğrenebilir miyim?
- Mirza.
- Mirza Bey. Eşiniz dün de hastanemize gelmiş.
- Ne için gelmiş Doktor Bey?
- Sancı yüzünden. Dün sancısını normale bindirdik ve erken doğma riskini düzelttik ama bugün de kanama olunca bu risk tekrardan gün yüzüne çıktı. Bebeğinizin durumu tehlike de. Eşiniz her an erken doğum yapabilir ya da bebek erken doğum yüzünden ölebilir.
- Peki olmaması için ne gerekiyorsa yapacağım? Ne yapmalıyım?
- Hastamız 2 günden beri stres ve üzüntü içinde. İlk öncelikle hastayı stres ve üzüntüden uzak tutmanız gerekli. Ne kadar uzak olursa bebeğin erken doğma riskini azaltır. Mesela hastayı sakinleşeceği yere götürebilirsiniz ya da mutlu olabileceği bir yere. Diyeceklerim bu kadar gerisini size bıraktık. Biz elimizden geleni yaptık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUMA
Teen FictionMirza ilk eşiyle yağmurlu bir gece de tanışmıştı. Sanki bu bir kurmaca oyundu. Tanışmasıyla evlenmesi bir olmuştu. Hayatı zorluklarla atlatacaktı. Ama. Ama kuma çıktı. Ailesinin zorla istediği kuma. O kuma hayatları değiştirmişti. O bebeği Aslanb...