Bölüm 9 •Anlaşma•

47.9K 2.9K 632
                                    

317... 317 numaralı oda, Barbaros Demirkan. Artık Barbaros'la özdeşleşmiş sayıyı gördüm. Ve tabii ki sayının yazılı olduğu kapıyı. Hala adını andıkça nedenini bilmediğim bir şekilde içim ürperiyordu.

Barbaros'la konuşmak konusunda zerre mesafe ilerleyememiştim. Barbaros kimdi, nasıl biriydi, geçmişi nasıldı, gerçekten bu kadar acımasız mıydı? Canavar mıydın Barbaros? Umarım değilsindir ve içinde sadece tedavi edilmeyi bekleyen masum bir insan duruyordur.

Barbaros'un beni çağırmak için düğmeye basa basa parçalamasını istemediğimden derin bir nefes aldım ve içeri girdim.

Girer girmez gözleri beni bulmasa bile konuşmaya başladı:

-Sonunda geldin doktor. Ben de sıkıntıdan patlamak üzereydim.

Bakışları beni bulmasa bile gelenin ben olacağından emindi anlaşılan. Ama anlamadığım sıkıldım mı dedi o, ne yani sıkıldığı için mi çağırdı beni?

-Evet geldim Barbaros da beni ya da başka bir görevliyi çağırmak istiyorsan düğmeye bir kere basman yeterli. Ayrıca ne oldu, bir sorun mu var?

-Bana gerizekalı muamelesi yapma ahmak, biz de biliyoruz dediğini. Sinyal her kime gidiyorsa biraz rahatsız etmek istedim hepsi bu.
Diyerek omuz silkti.

Cidden mi Barbaros, nasıl bir eğlence bu?

-Ayrıca yanıma sakın başka birini yollamayın. Yeterince sikik insanlarla muhatap oluyorum zaten. Bu lanet yerde de bir seninle uğraşsam yeterli. Ve dediğim gibi sıkıldım, bence yeterince acil bir durum.

Ettiği küfürü görmezden gelerek derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştım. Ne hoş(!), sıkıldığı için çağırmış. Ben de doktor değil palyaçoyum zaten. Sakin ol, sakin ol, profesyonel davran kızım, sakin.

-Pekala Barbaros, can sıkıntına nasıl bir çözüm bulmamı bekliyorsun?

-İşini de sana ben mi öğreteceğim, orasını da sen düşün doktor Gülce.

Konuşurken ismime vurgu yapmış ve kollarını birbirine dolarken alayla tek kaşını kaldırmıştı.

-Bak ne güzel dedin, doktor. Benim işim insanları tedavi etmek, iyileştirmek. Eğlendirmek değil.

-Beni ilgilendirmez. Madem kısa süreli de olsa bu boktan hastanedeyim, gidene kadar beni eğlendir.

-Bir dakika ne demek kısa süreli de olsa. Tedavin bitmeden buradan çıkamazsın.

Ağzından bir 'hah' sesi çıktı. Ve yarım ağız gülerek cevap verdi.

-Ah doktor doktor, küçük doktor. Çok komiksin gerçekten. Burada kalmak ya da aptal tedaviniz umrumda mı sanıyorsun. En kısa sürede çıkacağım buradan.

Küçük doktor ne be? Şu an buna takılmamam gerek ama adamın her cümlesi mi beni irite eder ya?

İşin ciddi konuşmalara geldiğini fark edince yine karşılıklı geleceğimiz şekilde yatağa oturdum. O her zamanki gibi camın önündeki tekli koltukta oturmuş, bir yandan da elindeki plastik su bardağıyla oynuyordu. Değişik bir adamdı işte.

-Bak Barbaros, seninle ciddi konuşacağım. Her ne kadar sen bana ön yargıyla yaklaşsan da ben gerçekten sana yardım etmek için buradayım. Sırf para kazanmak için olsa emin ol benim maaşım sabit zaten. Sen ol ya da olma ben bir şekilde para kazanıyorum. Bu mesleği seçme nedenim de insanlara yardım edebilmek. Elinde böyle bir fırsat varken neden kullanmak yerine gitmeyi seçiyorsun?

Ben konuştukça alayla bakan gözleri yerini yine ciddi ve boş bakışlara bırakmıştı.

-İnsanların hayatlarına burnunu sokup iyilik meleği kesilmeyi seviyorsun anlaşılan.

Bana İyi GelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin