"A,b,c,d,e anlaştık mı? Ben Ryujin'den bakacağım ve size söyleyeceğim." Jeongin parmaklarını kodlayıp bize kopyayı nasıl çekeceğimizi anlatırken Yanımda oturan Seungmin'in omzundan başımı kaldırmayıp onaylayan bir mırıltı çıkardım.
Sorun etmiyordum çünkü her dönem yapıyorduk işte. Artık fazla rahattım ve her şeyi akışına bırakmıştım.
Ders 2 dakikaya başlayacaktı ve ilk sınavımız tarihti. Neyse ki Sınıf ikincimiz-birinci hyunjin- Ryunjin bize kopya veriyordu. Onunla da yakındık ki sınıfta yakın olduğumuz tek kızdı. Belki de diğer kızların aksine bize yavşamak değilde cidden arkadaş gözüyle bakmasıydı.
Jisung gülüp arkasına yaslandı ve oldukça rahat bir şekilde güldü.
"Bu sınavdan geçmekle kalmayacağız. Derece alacağız derece!" Onun bu tepkisine gülerken Zilin çalmasıyla başımı Seungmin'in omzundan ayırdım ve Sıralardan destek alıp ayaklarımı sıradan çıkardım. önüme dönüp düz bir şekilde oturdum.
Hoca yerimizi değiştirmiyordu. Sadece bizim ayrılmamızı söylüyor- ki her sınavda biz dördümüzü ayırıyordu şerefsiz- bizde boş yerlere geçiyorduk. Bende sürekli Hyunjin'in arkasına geçer arada bir ondan kopya çekerdim. Yardım da ediyordu.
Ama artık ondan nasıl kopya çekebilirdim ki? Onu bırak yanına bile oturamazdım. Başka yere oturacaktım ki Çocuklar beni anlardı. Sonuçta her şeyi biliyorlardı.
"Siz dörtlü ayrılın"
"Lan daha sınıfa yeni adımını attı amına koyim" Jeongin şokla hocaya bakarken Kalemimle silgimi alıp ayağa kalktım.
Kararlaştırdığımız gibi Jeongin Ryunjin'in arkasına giderken birbirine bakıp gülümsediler ve önlerine döndüler.
Jisung oturduğu yerde dururken Seungmin'le ayağa kalktık. Boş yerleri gördüğümde omuzlarım düştü ve Seungmin'e dudağımı büzüp baktım. İki yer boştu ve birisi Hyunjin'in yanı, diğeri arkasıydı.
Seungmin benim bakışlarımı görünce gülümsedi ve omzumu sıvazlayıp Hyunjin'in yanına oturdu. Gergince Hyunjin'in arkasına, Bomin'in yanına otururken Hyunjin benim aksime oldukça rahattı.
Gömleğinin kollarını katlamış, uzun sarı saçlarını değişiklik yaparak alttan toplamıştı. Kalemimi masaya vururken Yanımda oturan Bomin'e bakıp gülümsedim ve hocanın dağıttığı sınav kağıtlarını bekledim.
"Sikeyim" Seungmin'in sessiz fısıltı zorla kulaklarıma dolarken gözgöze geldik ve bana şokla baktı. Önüme bırakılan kağıdı görmemle kaskatı kesildim ve öylece bakakaldım.
Hani sınav çoktan seçmeli olacaktı lan? Klasik sınavı-özellikle tarih- asla beklemiyorduk.
Büyümüş gözlerim Jeongin'i bulduğunda Ryunjin'de dahil beşimiz de birbirimize endişeyle bakakaldık.
"Önünüze dönün!" Hocanın sesiyle anında önümüze dönerken yabancı bir dilmiş gibi gelen kağıda boş boş baktım. Cidden büyük sıçmıştık.
***
Endişeyle salladığım ayağımı durduramıyor, yaklaşık 10 dakikadır bakıştığım sınav kağıdında yapabileceğim bir soru arıyordum.
Tek dolu yer isim soyisim kısmımdı.Of bari oradan bir 5 puan verseydi. Hayır soru da soru yani. Sanırsın öğrenci değil Tarih profesörüyüz.
Hoca özellikle bizim aramızda duruyor, Kopya çekmemizi engelliyordu. Jeongin Ryunjin'den çekiyordu yine ama bize ulaştıramıyordu. Bana ulaştırsa her şey çözülecekti ki anlayamamam büyük olasıydı. Çünkü cevaplar kısa değildi ve bunun için hocanın dikkatinin dağılması gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love without thinking |HYUNLİX
Fanfiction"düşünmeden sev Felix. Eğer düşünürsen sevemezsin çünkü" "Ama Bu yanlış" "kime göre? Benim tek doğrum sensin." endişeyle dudağımı dişlerken tuttuğu elimi bırakır gibi oldu. Bir an korktum ama neden korktum onu da bilmiyordum. Ellerimizi kenetleyip a...