Sımsıkı kapattığı gözleri, boynundan kaybolan ellerle açılırken Minjae 'nin yana savrulan bedenine şokla baktı. Ardından bakışları Minjae'ye bakarken ellerini dizlerine koymuş derince soluklanan Kişiyi buldu.
"Karşıma çıkmaya götün yemedi değil mi?!" Diyerek sinirle kükreyen Felix'e şokla bakarken Doğrulup Yerde belini tutan Minjae'ye ilerledi. Belinde ki ayak izi Felix'in tekme savurduğunu açıklarken Minjae öfkeyle, ona yaklaşan çocuğa baktı.
Düşündüğünden daha akıllı çıkmış ve tuzağa düşmemiş olmalıydı. Yoksa bu kadar erken gelmesinin imkanı yoktu.
"Felix!" Minjae'nin elinde duran bıçağı fark edip Felix'i Durdurmaya çalışsa da Felix onu itip Minjae'ye ilerledi. Bıçağın olduğunu zaten biliyordu ve korkmuyordu.
Eğer yolun yarısında fark etmemiş olsaydı şuan Onu öldürmüş olacaktı. Bir saniye... Bir saniye geç kalsaydı gerçekten Hyunjin'i elinden alacaktı.
Eğer kapı açık olmasaydı yetişse bile bir şey yapamazdı. Kapının açık olması en büyük şansıydı. Arkadaşlarına ve Hyunjin'e yaptığı bütün şeyleri Ona ödetmeliydi.
Minjae Elindeki bıçağı ona doğru savurduğunda Felix geri çekilip Ayağını kaldırdı ve eline sertçe vurdu. Yere düşen Bıçağı Ayağıyla ileriye iterken Ayağa kalkan Minjae'ye ilerledi.
"Felix Dur artık!" Zarar göreceğinin korkusuyla ona ilerlerken Minjae Felix'in üzerine atıldı. Bunca zaman Felix'in karşısına çıkmamasının sebebi Oldukça iyi dövüşmesiydi. Ne kadar küçük ve zayıf olsa da bir şekilde ona hep yenilmişti.
Felix yüzüne yediği yumrukla geriye savrulurken Hyunjin hızla vazoya ilerledi. En azından Minjae'yi bayıltıp polisi arayabilirlerdi.
Tam anlamıyla ölesiye dövüşen ikili birbirlerinin bedenlerinde yeni yaralar açarken Felix İlk önce bacak arasına tekme atmış ardından iki büklüm olup acıyla bağıran Bedene ikinci tekmesini savurup yere düşmesini sağlamıştı.
Hyunjin yere düşen bedenle aldığı vazoyu geri bırakırken Derince soluklanan Felix'e endişeyle baktı. Bir şeyin olmamasını umarak her santimini yavaşça süzerken Yerde sürünen Bedene baktı Felix.
Minjae'nin bıçağı tuttuğunu gördüğünde korku bedenini ezip geçmiş ve ne yapacağını şaşırarak gözleri dolmuştu.
"Felix!" Her şey göz açıp kapayıncaya kadar olmuştu. Felix Kollarını Hyunjin'e sımsıkı sarmış, Hyunjin'in kalbine gelecek olan bıçak Felix'in omzuna saplanmıştı. Kısa olduğu için kendini ilk defa şanslı hissetti çünkü bıçak tehlikeli bir yere saplanmamıştı.
Hyunjin ona sarılı bedenle donup kalmış, bakışları omzuna saplanmış bıçaktan çekemiyordu. Üzerinde ki sweatin rengi kanla boyanırken Ne nefes alabiliyor, ne hareket edebiliyordu. O an sadece onun yaralandığını anlamak bile can çekişmesine sebep olmuştu.
Minjae Yerden zorla kalkıp ikiliye bakmış ardından başını kaldırıp salonun duvarında asılı olan saate bakmıştı. Diğerleri her an gelebilirdi. Bununla şimdilik idare edebileceğini düşünüp güldü ve dudağından akan kanı elinin tersiyle silip sarsak adımlarla çıkışa ilerledi.
"F-felix" Sonunda kendine gelebildiğinde ona hala sımsıkı sarılan Felix'e baktı ve ellerini kaldırıp ne yapacağını bilemeyerek hava da durmasını sağladı. Korku bedenine yayılmış, vücudundaki bütün acıları unutmuştu. Bulanıklaşan bakışları gittikçe kana bulanan kumaştan çekemezken Sanki hiç canı yanmıyormuş gibi sımsıkı sarılıyordu küçük beden.
Birden salonu hıçkırıklar doldurdu. Şaşkın bir şekilde ona sarılmış ağlayan Küçüğe bakarken Ellerini yavaşça beline koydu.
"Geç kaldım sandım. " Dedi hıçkırıklarının arasından. O an ne omzunda ki bıçak umrundaydı ne de Başka bir şey.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love without thinking |HYUNLİX
Fanfiction"düşünmeden sev Felix. Eğer düşünürsen sevemezsin çünkü" "Ama Bu yanlış" "kime göre? Benim tek doğrum sensin." endişeyle dudağımı dişlerken tuttuğu elimi bırakır gibi oldu. Bir an korktum ama neden korktum onu da bilmiyordum. Ellerimizi kenetleyip a...