•6•

31.3K 811 126
                                    

Önümdeki mavi gözler bana sanki bir şeyler söylüyordu. Acı ve keder.

Bu gözler sadece bana bunu söylüyordu.

Aniden kapıyı hışımla kapattım. Bir kaç saniye bana sanki bir kaç dakika gibi geldi. Mavi gözleri ve siyah kaşlara sahip orta yaşlarda bir adamdı. Dalgalı karışık duran normale göre biraz uzun duran saçları vardı. Düzgün bir burun ve kirli az çıkmış sakallar.

Uzaktan gördüğüm kadar bu kadardı.

Kafamın içinde bir ses o kişinin o olduğunu söylüyor ama inanmak istemiyorum. Benden yaşça büyük bir adam. Evet, yaşlı degil ama ben onun sadece kardeşi gibi dururum.

Şimdi farkettimde bunlar için çok küçüğüm. Bu acılar için, bu evlilik için vede bu adam için.

Bunlar hiç birini haketmedim.

Ama bir tarafım bana sadece abimimin varlığını hatırlatıyor. Onun yaptıklarını çabalarını benim için ev için uğraşlarını.

O çok çabaladı. Bunlar onun suçu degil. Bu düpedüz tuzak.

Bu adam düpedüz her şeyi biliyordu. Abimin paraya ihtiyacı olduğunu ve bide durumuzu. Büyük ihtimal sadece abimin çalıştığınıda biliyordu.

Daha önce nasıl düşünemedim ki ?

Neden acaba ? Bu dramada o kadar boğuldun ki durup hiç sorgulamadın.

İç sesim çok haklı. O kadar derdime yandım ki sorgulamadım bile. Belkide sorgulamak istemedim. Hayallerimin elimden kayması beni daha çok meşgul ediyordu. Acısı beni o kadar sarstı durup ' neden ?' Diye soramadım.

Dünyam başıma yıkıldı aslında. Hayallerim ve planlarım vardı. Şimdi ise evleniceksin diyorlar. Bu durumda acı çekmek yerine sorgulasaymışım belkide başında şunu anlıcaktım. Bunun bir tuzak olduğunu anlardım.

Abimi en zor zamanında vurdular. Tam paraya çok ihtiyacı varken kira ve benim özel üniversiteye kayıtım için para bulması gereken zaman.

Abimin dedikleri birden aklıma geldi.

"İki gün sonra işteyken bir adam geldi. Bir iş adamının benimle görüşmek istediğini söyledi. Bunu bir fırsat olarak gördüm. Zaten o gün patronumla para konusunda tartışmıştık. Moralim o kadar bozuktu ki doğru düzgün düşünemedim. Aklımda sadece senin eğitimin için alıcağım para vardı. Senin geleceğin için bir bilet olarak gördüm o teklifi."

Her şey yavaş yavaş yerine oturuyor. Bunların hepsi planlanmış. O gün abimin patronuyla kavgasını paraya ihtiyacını bile fırsata çevirilmiş.

Bütün bunlar sadece abimin zayıf zamanında yapılan bir tuzak.

Aklımdaki soru sadece şuydu neden ben ?

Sıradan bir kızım...

•••

Aradan bir saat geçtikten sonra ayaklandılar. Kapımın önünde oturup seslere kulak verdim. Şu an tam dış kapımızın önündeydiler. Annemin neşeli sesini duyabiliyordum.

"Tekrar bekleriz Aliye hanım." Dedi annem nazik bir sesle. Annem ne çabuk bu kıvama gelmişti ? O nazik sesiyle bir gün bana bir kelime söylememiş kadın şimdi evimize gelen yabancıya kullanıyordu.

Sahi neden şaşırıyordum ? Annemi bilmiyor muydum ? Alışmamış mıydım yoksa ?

Hep istediği şey gerçekleşiyordu işte. Benim okul gibi saçma bir yere gitmeyi bırakmam. "Kızlar okumaz!"
Bu tabirin gerçekleşmesini ve benim en kısa sürede evlenmem.

Annem benim okumamı hiç istemedi. Sanırım istediği şey onun gibi bir hayat yaşamam. Ama buda benim istediğim bir şey degildi. Ben ileride iyi bir avukat olmak istiyordum. O ise bunu saçma buluyordu.

İşte bu yüzden annemle hiç bir konuda anlaşamadık.

Bundan pişman degilim. Onun istediği gibi bir birisine eş olmayı beklemeyecektim. Ben okuyacak ve ayaklarımın üzerinde duracaktım.

Ama şimdi her şey bir felaket gibi onun istediği gibi yürüyor.

Fidan evleniyor.

Fidan okumuyor.

Fidan'nın hayaleleri elinden alındı çünkü.

FidanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin