•21•

18.2K 600 140
                                    

Panik içerisindeydim. Kafamın içinde sorular dönüyordu.

O öldü mü ?

Cesaretimi toplayıp Kenanını güçlükle direksiyondan kaldırdım. Ağır bedenini koltuğa yatırdığım anda başındaki kanı şimdi daha net görebiliyordum. Başından damlayan kan gözlerinin üzerine ve yanaklarına doğru ilerliyordu.

Elimi kalbinin üzerine getirdim. Korkuyla kalbinin üzerindeki elim sadece titriyordu.

Atıyordu. Kalbi atıyordu !

Keşke atmasaydı...

İç sesimin sesiyle kötü tarafım uyanıyordu. Hiç bilmediğim tarafım.

Gerçekten böyle mi düşünmeliydim ? Bu adam bana şiddet uyguladı ama yinede yaşamasını istiyor muydum ?

Bunun için sevinmeli miydim bilmiyorum ama tek bildiğim bir insanın gözlerim önünde ölüşünü görmek istememem. Son nefeslerinin yanımda olmasını istemek bana sadece acımasızlık gibi geliyordu.

Hatırla Fidan, sana neler yaptı ?

İç sesimin sesiyle kaldım. Düşüncelerim birbirini götürüyordu. Kafamın içindeki sesler çoğaldı. Hepsi bir anda bir şeyler söylüyordu.

Eğer onu burda bırakırsan hayatına olduğu gibi dönersin ? Düşünsene,Fidan. Bu adam gelmeden önceki hayatını düşün !

Bir diğer ses ise;

Hayır, Fidan onu dinleme ! Ne kadar kötü olsada o bir can. Onu burda bırakmazsın. Vicdanına elini koy. Bu adamı burda bırakırsan uyuyabilecek misin ? Hayatın eskisi gibi olacak mı bu adamı ölüme terk ettiğin halde ?

Bu kelimelerle durdum. Hayır, asla rahat olamam. Onu ölüme terk edemem. Bunu yapmam. Hemde hiç bir insana.

Onu burda bırakma fikri bile sadece vicdansızcaydı.

Ne zaman bu kadar vicdansız oldum ?

Kanlar içersindeki adama baktım. Yapmam ! Onu ölüme terk edemem !

Çok fazla kan kaybediyordu ! Ellerimi arabanın gözlerine götürdüm. Gözlerin içesine bakarken evraklar kağıtlar beni karşıladı. Benim tarafımdaki torpidoyu açtım. İçinde bir paket mendil ve kağıtlar vardı. Mendili elime aldım. Üzerindeki yapışkanı titreyen ellerimle açmaya çalıştım. Bir kez daha denediğimde açabildim. Direk Kenana dönerek yarasına tuttum. Kanlar direk mendilin beyaz rengini kırmızıya çevirirken bir mendil daha tuttum.

Bununla ne kadar dayanabildi bilmiyorum.

Ambulansı aramalıyım geç olmadan Ama nasıl ?

Telefonumu annemin çantasından bıraktım.

Kenanın telefonu ! Evet, evet onun telefonu.

Diğer elimle Kenanın ceplerine getirdim. Yoktu. Siyah takımının dış ceplerine baktım. Oradada yoktu.

Abimin sürekli telefonunu iç cebine koyduğu aklıma gelince direk ellerimi iç ceplerine götürdüm. Elime gelen telefonla çıkardım. Telefonu açtığımda şifre olduğunu gördüm. Şifreyi es geçerek acil aramalara girdim. Direk ambulansın numarasını yazdım.

112 aranıyor...

Çalan telefonunun ardından kulağıma götürdüm panikle.

"Alo 122 ambulans. Acil durumunuz nedir ?" Konuşan kadının sesiyle titrek sesimle konuştum.

"B-ben burası neresi bilmiyorum ama çöken bir köprü var burada. Yanımdaki adam başından darbe aldı. Kan k- kaybediyor." Titrek sesim solumlarımın arasından kesilmişti.

FidanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin