Bölüm 18

30 6 0
                                    

Otoparka indiğimizde elimdeki paketlerin ipleri elimi kesmeye başlamıştı.

Paketleri bagaja koyduktan sonra. Evin yolunu tuttuk. Eve gidene kadar remix şarkılar dinleyip kalan enerjimizi oturduğumuz yerden dans ederek geçirdik. Eve geçtiğimizde paketleri yere koyup kendimizi koltuklara attık. Bir süre konuşmadan öylece yarı baygın oturduk. Ayaklarım ağrıyordu.

' bu anne kız günlerimizi sık sık tekrarlamalıyız ' dedi annem.

' kesinlikle ' diye onayladım onu.

' ben odama geçiyorum kıyafetlerimi asacağım ' dedikten sonra annemin yanağına bir öpücük kondurdum ' çok teşekkür ederim her şey için '

. Ardından odama geçtim.

Yeni kıyafetlerimi dolabıma asarken elbiselerimi tekrar incelemeden edemedim.

 Annemin ben yatıyorum diye bağırdığını duydum. Aynı şekilde bende ona iyi geceler diye bağırdım . Üzerimi çıkartıp direk yatağa fırladım. Yastığıma sarılıp. Kendimi huzurlu uykunun kollarına bıraktım.

Sabah uyandığımda acaba bugün de okulda yangın çıkar mı diye düşünmeden edemedim. Hayatımda aksiyon macera istediğim zamanlar olmuştu şimdi ise sakinlik ve sessizlik istiyordum.

Evden çıkarken annem arkamdan seslendi ' dur beraber çıkalım '

Arkamı dönüp baktığımda annem hazırlanmış bir şekilde kapıyı kilitlerken gördüm.

' anne ? Nereye ? '

' işe kızım. Her gün olduğu gibi '

' senin için çok erken değil mi ?'

' önce seni bırakacağım. ' dedi.

' bırakacağım derken o kadar yolu benim için yürüyecek misin? '

Yanıma gelirken göz devirdi.

' bizim bir arabamız var unuttun mu nehir? '

' nasıl yani? Arabayı sadece dün için kullandığını sanmıştım. Bir istisna değil miydi? '

' hayır kızım. Artık benden ve senden daha önemli hiçbir şey yok araba bile... ' dedi gülümseyerek.

Yuppi diyerek zıpladım. Annem arabayı garajdan çıkarırken hala zıplıyordum. Kendimi bir kanguruymuş gibi hissettim annem kornaya bastığında arabaya da zıplayarak gittim. Ve bindim.

' kızım sen ne zaman büyüyeceksin herkesin içinde de böyle zıplamıyorsun dimi '

' saçmalama anne sadece okula zıplayarak gidiyorum '

Gözlerini kocaman açıp yüzünü buruşturdu .

okul yolunu tuttuğumuzda pencereyi sonuna kadar açıp kollarımı cama koydum üstüne de başımı dayadım. Rüzgarın yüzüme çarpmasının keyfini yaşadım.

Okulun önüne geldiğimizde ' teşekkürleerrr ' diye bağırarak arabadan indim. Bahçe de kimse yoktu. Okula girdiğimde. Aynı salak suratlar daha farklı geliyordu gözüme. Her zamankinden daha da salak...

Ne kadar keyifli de olsam o 4 katı çıkarken her merdivenle birlikte ömrüm de azalıyormuş gibi hissediyordum.

Sınıfa girdim. Gözümün önüne direk armağan ve iklim geldi. Armağan her zamanki gibi kös kös oturuyordu ama iklim de bu sefer kös kös oturuyordu. İnşallah araları bozulmuştur dedi içimdeki nehir. Ona kınayan bakışlarımı yolladım.

İlk dersimiz rehberlikti. Yani bu boş demekti. Çok nadir rehberlik hocası gelip bizim psikolojimizle oynar giderdi. Bugün de gelecek gibi değildi.

EftalyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin