Ah deniz...
Koyu mavi güzelliğin bana aşık olduğum sessizliği hatırlatırken. Daha derinlerine baktığımda canımı yakıyorsun . nefret etmeye başlıyorum senden.
Sen... kalbimi kanatarak çekip çaldın benden.
Bak o sol göğsümdeki koca boşluk hal...
Hızla gözlerim armağan döndü. çevrilen kağıda bakar bakmaz yüzündeki düz ifade yerini şaşkınlığa bıraktı. Gözlerini açtı. Kaşları yukarı kalktı. Dudaklarında milim bir aralık peyda oldu. Resmin üzerinde gözleri dolanıyor. Hayretle inceliyordu. Aynı şekilde yanındaki kızlarda aynı durumdaydı. Özellikle de iklim.
Armağan Cenk'in elindeki kağıdı alıp daha yakından baktı.
Ben mi ? Ben ölmüştüm. Gözlerim insanların yüzlerinde dolaşıyor. Kendi kendimi transa geçirmeye çalışıyordum.
İklimin kaşları çatıldı. Armağanın elindeki kağıdı sertçe kaparak hızlı hareketlerle parçalara ayrıldı. O parçaları da hiddetle suratıma fırlattı.
' gebertirim kızım seni ' diye üzerime atladı. Bana tam ulaşamadan armağan onu belinden kapıp uzaklaştırmaya başladı.
İklim armağanın elinden kurtulmaya çalışıyor bana küfürler savuruyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Omuzlarım düştü. Kafam yere eğildi. Teneffüs zilinin çaldığını duydum. Etrafımdaki sınıf arkadaşlarım gülüşmeler ve fısıltılar eşliğinde yavaşça kayboldular.
Yaptığım 38012. hata dan sonra artık ağlamaya başlamıştım. Kendimi tutamadım. Aptal nehir aptal nehir aptal nehir diye kafama vurmaya başladım.
İçimdeki kıvılcım volkan olmuş beni cayır cayır yakıyordu. Ağlamam şiddetlenmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kafama vuran ellerim iki bileğimden tutularak durduruldu. Bileğimdeki elin sahibine bakmadım. Kafam yere eğik ağlamaya devam ettim. Bileklerimdeki iri eller yumuşadığında. Yere dönük olan Gözlerimi açtım.
Çimlerin üzerinde iki diz vardı. Bileğimdeki eller yavaşça kaybolurken ellerimi yere bıraktım. Tam elimin önüne bir karam bırakıldı.
Ardından çimlerdeki dizler kayboldu. Bense düşünme yetimi kaybetmiş gibi ağlamaya devam ettim. Ta ki zil çalana kadar. Etrafımdan insanlar geçiyordu. Bana bakıp bakıp gittiklerini hissedebiliyordum. Yüzüm hala yere eğikti. Yüzümü hatta komple bütün bedenimi toprağa gömmek istedim.
