Eriyen Buzlar

47 8 0
                                    

Kulübenin yeri olabildiğince kasvetliydi. Bu kadarını ben de beklemiyordum doğrusu.
Hestia:
-Alpheus, kapıyı senin açman daha doğru olur diye düşünüyorum.

Alpheus onaylar bakışlarını gözümden ayırdıktan sonra kulübeye doğru tedirgin adımlar atmaya başladı. Taşı, kapının ortasında taşla aynı şekildeki oyuğun içine yerleştirdi ve birkaç adım geri attı. Kapı açılmayınca da yanıma gelip eğildi.
Alpheus:
-Sanırım bir şeyler de söylememiz gerekiyor. Ama ne söylemeliyiz hiçbir fikrim yok.
Hestia:
-Nasıl bir şeyler? "Açıl susam açıl!" gibi mi?
Alpheus:
-Tam olarak değil ama sayılır.
Hestia:
-Bunları nereden biliyorsun?
Alpheus:
-Dedem anlatıyordu. Masal anlattığını düşünüyordum, küçüktüm o zamanlar.
Hestia:
-Her neyse, ne yapacağız şu an?
Alpheus:
-Fikirleri üreten sendin diye hatırlıyorum.

Göz devirdim. Kapıyı gücümle açmayı denedim ama kapı tahtadan olmasına rağmen bir tane çizik bile almamıştı. Etrafıma bakınırken bir ses, çok tanıdık bir ses, konuşmaya başladı.
...:
-O kapı benden başkasına açılmaz.

Arkamı döndüğümde rüyada olmayı umut ettim. Çünkü tam karşımızda duran kişi Pan'in sarayından çıkmadan önce tartışmaya girdiğim kadındı. Hephaistos yanıma doğru yürürken Alpheus'un dedikleri ikinci darbeyi vurdu.
Alpheus:
-Anneanne, burada ne işin var?

Şaka mı bu olanlar?

Hephaistos:
-Hestia, faka bastık.
Hestia:
-Bir şeye bastığımız falan yok.
...:
-Siz üçünüz benimle geliyorsunuz!

Bizi mi kastediyor? Hephaistos, Helios ve benden yani öyle mi? Bir 5 sene daha uzatmak istemiyorum bu oyunu.
Hestia:
-Biz gelmiyoruz, sen bize kapıyı açıyorsun.
...:
-Pan, sizin burada olduğunuzu biliyor mu? Öğrenmesini gerçekten ister misiniz?

Bir süre durdum. Pan'in haberi var. Bunu kullanarak bir şeyler yaptırabilir miyiz diye düşündüm ama aklıma bir şey gelmedi. Kafamız çalışmıyorsa güçlerimizi kullanmamız gerekiyor. Tabii kapıyı açamadan gitmesi aleyhimize olur.
Alpheus:
-Hestia, sözleri hatırlarsam açabiliriz. Sadece önümüzdeki engeli kaldır yeter.

Dione'ye döndüm.
Hestia:
-Yer yarılsa da içine girse?
...:
-Durun! Anlaşma yapalım. Bana birini verin kapıyı açayım.
Boreas:
-Hayır, kimse gelmiyor. Ama sen yine de kapıyı açacaksın.
...:
-Bir kişiye karşılık kapıyı açarım, dedim.
Himeros:
-Biz de sana kimse gelmiyor, dedik!
Alpheus:
-Ben gelirim.

Yine mi eksik kalıyoruz? Delirmek üzereyim.
Hestia:
-Alpheus, hatırlamıyor musun hala?
Alpheus:
-Üzgünüm. Bu yüzden ben gidiyorum zaten.

Sonra anneannesine döndü.
Alpheus:
-Evet, açmanı bekliyoruz.

Kadın, kapıya doğru yürüdü ve taşı yerinden çıkarıp tekrar taktığında kapı kusursuz bir şekilde açıldı. Bir şey söylememiz gerekmiyormuş yani.
Doris olanları rüya olmasını umut ederek izliyordu. Güçlerini kullanmaya yeltenmişti ki Alpheus onu durdurdu.
Alpheus:
-Yaptığınız tek bir yanlış her şeyi kaybetmemize sebep olabilir. Onu tanıyorum, bırakın gideyim. Yoksa her şeyi berbat edecek.

Alpheus'a döndüm.
Hestia:
-Doğru zamanda, doğru yerde karşımıza çıkmanı umut ediyorum.
Alpheus:
-Merak etmeyin, çok geç kalmam. İyi şanslar!
...:
-Boşa beklemeyin, çünkü dönmeyecek.

UYUMSUZ ELEMENTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin