Boreas'ın Ağzından;
Neden herkes kendi arasında konuşuyor ve beni dinlemiyor?
Boreas:
-Çocuklar? Siz de sıkılmadınız mı?Bana bakmıyorlar bile. Yanlış bir şey mi yaptım?
Önlerine atladım. Ne!? Kimse durmadı ve içimden geçip gittiler mi?
Tamam Boreas, sakin ol. Bu görevlerden biri olmalı. Çünkü mantıken böyle bir şeyin olması imkansız. O halde yüzleştiğim korkuma gelirsek, görmezden gelinmekten korkuyorum. Evet, herkes beni övsün, el üstünde tutsun istemem. Ama yine de görmezden gelmelerini de istemem. Tabii bunu istememem hayatım boyunca asla yaşamayacağım anlamına gelmiyor. Bu yüzden bu korkumla yüzleşmem gayet güzel olacak. Peki ne yapmam gerekiyor? Kimseyle iletişim kurmadan bir süre burada kalmam mı? Yoksa birileriyle mi konuşacağım?
Şu an hala bu saçmalığın devam ediyor olması garip. Çünkü ben bu korkumu zaten kabul ediyorum.
Bir süre durdum ve buradan kurtulmayı bekledim. Tahmin ettiğim gibi hiçbir şey olmadı. Pekala, kabul ediyorum tek korkum bu değil.
Durduğum yerden son hızla hareket ettim. Diğerlerine yetiştiğimde Hera'yı durdurmayı başarabilmiştim. O korkumu kabullendiğim için artık beni fark etmişlerdi.
Boreas:
-Hera, sana gerçekten aşığım. Yani bunu belli etmiyorum haklısın ama insanlara gerçek duygularımı belli edersem birimizden biri hayatını kaybederse çok fazla özleyeceğiz. Çok üzüleceğiz. Bundan çok korkuyorum. İnsanlara gerçek duygularımı göstermekten, onlara bağlanmaktan ve bana bağlanmalarına sebep olmaktan çok korkuyorum.Geri çekildim.
Boreas:
-Çocuklar, soğuk durduğumun farkındayım ama eğer içimden gelen şekilde davranırsam ayrılığımızın bizi çok yaralayacağını düşünüyorum. Aslında sizi uçurumdan itmek yerine beraber atlamak daha mantıklı gelmeye başladı. Sonuçta ölümden kaçamayacağız. Bari hayattayken birlikte olalım.Başarmış mıydım bilmiyorum. Daha fazla söyleyecek ve yüzleşecek hiçbir şeyim kalmamıştı.
Pes edip bir banka oturdum. Demek ki Boreas da başarısız olabiliyormuş. Bunu bu şekilde -arkadaşlarımı yarı yolda bırakarak- öğrenmek istemezdim. Ama demek ki benim de başarısız olabileceğim şeyler varmış.
Kafamı düşüncelerimi yansıttığım kaldırım taşından kaldırınca diğerlerinin bana doğru koştuğunu gördüm.
Hera:
-Boreas iyi misin?
Boreas:
-Başardım mı?
Hestia:
-Evet!
Hera:
-Bahsettiğim kadar eğlenceliydi değil mi?
Boreas:
-Yani benimki biraz karamsarlıkla doluydu ama yine de eğlenmedim diyemeyeceğim. Her neyse sizi seviyorum çocuklar...Herkes -bu cümleyi benden duyduğu için olmalı- garipçe beni süzdükten sonra gülümsediler.
Hera:
-Biz de seni seviyoruz, Boreas. Başarabileceğine emindik. Kaldı üç. Alpheus, Himeros ve Dione... Her an hazırlıklı olun.
Boreas:
-Bunun bir yanılmaca olduğunu bildiğinizde ve korkularınızla yüzleşme cesaretine sahip olduğunuzda her şey çok daha basitleşiyor. Sizin de başaracağınıza eminiz.
Himeros:
-Aynı zamanda da bize bir şeyler katıyor gibi sanki. Duyguların konusunda cesaretin had safhaya ulaşmış gözüküyor.
Boreas:
-Bazı şeylerin farkına vardım ve bu inanılmaz rahatlamış hissettiriyor. Keşke başından bunu yaşasaymışım. Değil mi?
Hestia:
-Ben kesinlikle katılıyorum. Bu Boreas'ı daha çok sevdim.Yüzüme kocaman bir gülümseme kondurdum. Artık her şey herkes için daha yolunda gözüküyor.
![](https://img.wattpad.com/cover/246580294-288-k294919.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYUMSUZ ELEMENT
Novela Juvenil"Bir şeyin doğru ya da yanlış olduğuna nasıl karar veriyoruz? Bu zamana kadar kimse düzeni bozmadı diye, köpüren ve taşıp gitmek isteyen aşkımı, içimde tutmak için çabalamak istemiyorum. Çıkıp gitsin varmak istediği yere, doğru zaman ya da yanlış za...